Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mehmet Halil ARIK

Kaygı ve Kaygının Dayanılmaz Ağırlığı…

Mehmet Halil ARIK Yazar Mehmet Halil ARIK
27 Mart 2014
Mehmet Halil ARIK
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Türkçe sözlük; üzüntü, tasa, düşünce, kuruntu… diye vermiş; kaygı’nın karşılığını.
Kaygının karşılığı olarak verilen sözcükler arasında kendi kaygılarımıza bir kapsama alanı ararken, başlıklar ilişiyor gözümüze, günün gazete manşetlerinden: Kaygı dolu…
*”Yeni MİT yasası toplumda kaygı yaratıyor!…” ….fişlenecek miyiz!?… *Erdoğan’ın sosyal medya sitelerini kapatmaya ilişkin ifadeleri kaygı verici…(bu başlığın atıldığında, “inlerine gireceğiz inlerine!” denmişti ama henüz mavi kuş katledilmemişti) …… düşünce, ifade, eleştiri, iletişim haklarımıza yeni kısıtlamalar mı gelecek yoksa!?…
*Siyasetin sert dili toplumda kaygıları artırıyor…. …. adabı zorlayan kindar söylemlerle, toplumda huzur, güven, kardeşlik nasıl kurulacak!?..
*Irak’ta durum kaygı verici… Suriye’deki gelişmeleri bütün dünya kaygı ile izliyor.
….yurtta barış, dünyada barış’a ne oldu!?.. Tuzumuz biterse kimden isteriz ki, çemberindeyken savaşların…!?
*
Demek ki kaygı, olumsuzluklar karşısında geliştirilen insani bir tepki eylemi,!.. Önlem alınması konusunda bir uyarı gibi. Duygusal ve insani olduğu kadar da, toplumsal da. Çağdaşlık, yönü ağırlıkta yani…
Kuşku ve şüphecilik bilimsel bir gereklilik… Bu yönüyle de, kaygı duyma, “aydın” olmanın gereği… Kaygılı aydın, toplumun dinamosu bence!… “Suya sabuna dokunmaz’mış; pise bak!..” türündekiler ise, tatlı su samuru!… Aydın sayılır türden değil.
Kaygı bilgeliktir…
Kaygı; sorumluluktur…
Kaygı yükümlülüktür… Teşhistir. Ve çözüm yolunda atılan ilk adımdır…
Sizin hiç, “ya keşke hiç bilmeseydim, ya bilince gücüm yetseydi!..” dediğiniz ve yürekten hayıflandığınız anlar oldu mu!..? İşte size tam bir bilgelik ve aydın olma kaygısının dışa vurumu!… Ya keşke hiç bilmeseydim, ya bilince gücüm yetseydi!…
Ama şu bilinsin, gücün yettiği gün gelende, bilmeye gerek olacaktır.
*
Kaygı, kuşku, şüphe, evham, endişe…. Korku!…Bir zincirin halkaları. Toplumsal ya da bireysel… “Ya öyleyse!” kökenli düşünceden üreme hepside. Kuşku ve şüphe ile başlayıp kaygıya, oradan da korkuya evrilen düşünsel olgular…
Ne var ki; kaygı’nın; diğerleri ile var olan ilişkileri masum boyutta, kalamıyormuş bazılarında… Ya kaygı adamı bozuyormuş; ya da adam kendi korkuları üzerinden toplumda korku yaratıp, yarattığı korkuyu da baskı aracı olarak kullanıyormuş… Siyasi literatürde de bunun adı faşizm’miş!.. Her iki durumda da…sonuç vahim!…Vehametin büyüğü ise, ikincisi. Yani, böyle birisinin siyasi erki elinde tutuyor olması imiş.
Sonuç mu!?… Öfkeyi, hitabette sanat görme noktasına ulaşma…Ve daha ötesi, öfke; toplumu nereye götürse orası…
Böyle bir ortamda, kaygı duymayacaksa “aydın” ne gün ne zaman duyacak!… Öfkenin toplumsal korkuya dönüştürülmesinden umulan siyasi rant, toplumu ucu görülmeyen karanlık dehlizlere… yıkıma sürüklemez mi!?..
***Kaygılarını açık ederek tepki koyan aydınlara-düşünürlere; toplumumuzda “farklı(!)” bakılıyor olması, o sözünü ettiğimiz “suya sabuna dokunmazmış pise bak” söyleminin haklılığı değil midir?***
***
” Oysa dünün kaygıları, bu günün kaygıları değil artık… Çağımız bilgi çağı olduğu kadar, kaygı çağıdır da… Atlanan her çağ kendi kaygılarını da beraberinde getirmekte… Dağ büyüyende dumanı da büyümekteyse, toplum büyüdükçe niçin kaygısı da büyümesin ki… Dağ başının duman almışı değil midir bir bakıma bu gün toplumumuzun var olan çağdaş kaygısı!?
Çağdaş kaygılarla hemdert olamayan toplumlarda, kişiler toptan çağdaş olamaz ki!…
*
Kaygı duymayı bilmeyen kişinin toplumcu yönü olamayacağı açıktır!… Kaygının; toplumda süregelen olumsuzluklara karşı, bir uyarı algısı olarak geliştirilmesi ve gerektiğinde de çekinmeden sergilenmesi, açık edilmesi çağdaşlığın yüklediği hem insani hem de yurttaşlık görevi değil midir?.
“Kaygılıyız!” diyerek aşağıdaki mesajı yayınlayan edebiyatçı, oyuncu ve şarkıcıların yaptıklarını, alkışla karşılamayı onurlu bir görev addediyorum.
***“Sanat, hayatımızı diri tutan, bizi acılarımızdan arındıran, soluk almamızı sağlayan nefes borumuzdur. Bu ülkenin toplumsal değerlerine, acılarına her zaman yakın durmuş, sorunlarını gözlemlemiş, bu uğurda acılar çekmiş sanatçılar olarak diyoruz ki; Ortada yine bir öfke ve nefret kokusu var. Sanatçı ve sanatçıyı değersizleştirme, hedef gösterme, itibarsızlaştırma, suçlama, baskı altına alma girişimleri olanca hızıyla sürüp gidiyor. “Ayaklar baş oldu” sözünü sakınmadan söylenen dil, topluma nefret tohumları ekiyor. “Siz ve biz” söylemi toplumsal kutuplaşmayı keskinleştiriyor.” **** *** Toplum bireylerin bileşkesidir. Kaygının aşırısı da, sadece bireyi değil, toplumu hasta eder. Tedavisi ise; kaygıya neden olay, birey kurum her ne ise, tez elden etkinsizleştirilmesidir. “Kaygı” hastalık boyutuna ulaşmışsa ve kaygı toplumu sarmışsa; çarede gecikmeye gelmez!… En büyük tehlike, kaygının, toplumsal çılgınlık noktasına ulaşmasıdır… Kaygı, kuşku, korku, kuruntu, endişe, evham ve bilumum insan beyninin düşünceyle yarattığı nesnel ve düşünsel unsurlar, çılgınlığın potansiyelleridir… Bu potansiyelin yaratacağı gerilim, ancak siyasetin toplumsal ve kurumsal şeffaflaşması ile sönümlenir!..
Mahkemeyi kadıya mülk yapmamak… hırsıza hakim seçme hakkı tanımamak… kabaktan teraziye; b.ktan dirhem uydurmamak… kaygının, kuşkunun, korkunun panzehiridir!…
Toplumsal tedavi, kişisel tedavilerden daha uzun zaman alır… O noktaya gelirse zordur toplumun işi.. Tam da bu nedenle; gerçekten işleyen demokrasilere, hukuka, ama gerçekten işleyen bir hukuka, toplumsal hoşgörüye, tahammüle, sevgiye, saygıya, her seviyede toplumun ihtiyacı vardır!…En gerekli ihtiyaç da bunlara inanmış liderleredir!…
Siyasi boyutta, kin, nefret, ayrımcılık tohumları eken, her söylemiyle binlerce gönüllerin sırça köşklerini kıran, birbirlerinin yüzüne bakamayacak kadar, sadistçe, ağır sözler ederek rakibini mat etmeye çalışan kirli siyasetin, toplumsal kaygıları ortadan kaldıracağına olan inanç günden-güne zayıflar… Bu ise toplumsal kaosun habercisidir.
Toplumsal çılgınlığın potansiyelini artıran bu söylem sahipleri ile başımız dertte…
Biz; bireysel kaygılarımızla baş ederiz… de ; toplumu yönetmek adına yola çıkıp da, toplumsal kaygıların asli failleri olan, atsan atılmaz, satsan satılmaz olanları ne yapalım!..
Asıl kaygı bu!… Turpun büyüğü yani!…
Saygı dolu kaygılarımla!…. Ya da; Kaygı dolu saygılarımla!… 25.03.2014

Paylaş
Etiketler: kaygıYeni MİT yasası
Önceki Yazı

Adını da Kutsal İttifak Koymuşlardı!

Sonraki Yazı

Tapuları Yakmak Yada Tabuları Yıkmak!

Mehmet Halil ARIK

Mehmet Halil ARIK

İlişkili Yazılar

Ata’ya Sesleniş (II)
Genel Eğitim

Ata’ya Sesleniş (II)

13 Kasım 2025
5k
Ata’ya Sesleniş (II)
Genel Eğitim

Ata’ya Sesleniş (l)

12 Kasım 2025
5k
Bu Ülkenin Aydınlık İnsanları; (10Kasım’da Sitem)
Anma

Bu Ülkenin Aydınlık İnsanları; (10Kasım’da Sitem)

10 Kasım 2025
5k
Bir Masal, Bir Misal
Edebiyat

Bir Masal, Bir Misal

28 Ocak 2025
5k
Sonraki Yazı

Tapuları Yakmak Yada Tabuları Yıkmak!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap