Türkiye de finans piyasasında anlaşılmaz bir huzursuzluk var. Teknik göstergelerde olumsuz bir ifade var. Yatırımlarımızda temkini elde bırakmamak gerek.
Karışık ve karamsar bir hafta geride kaldı. Türkiye olumsuz ayrıştı. Önümüzdeki haftalar özellikle Euro bölgesinde bir çok gelişmeye gebe duruyor. Türkiye de finans piyasasında anlaşılmaz bir huzursuzluk var. Teknik göstergelerde olumsuz bir ifade var. Yatırımlarımızda temkini elde bırakmamak gerek. Varlıklarımızın değerini korumak en önemli amaç olmalı.
Geçtiğimiz hafta gelişen piyasalarda para çıkışın sürdüğünü gördük. Avrupa da yaşanan endişe ve genel olarak yaşanması beklenen büyüme sıkıntısı para çıkışını hızlandırdı. Citi grup’un yaptığı bir analizde resesyona ilişkin endişe ve Avrupa borç krizinin etkisi ile en fazla para çıkışın son 2 ayda bu hafta yaşandığını belirtiyor. EPFR Global’in rakamlarına göre de bu hafta sonu itibari ile son haftada fonlardan 3,3 Milyar Dolar çıktı. ) Ağustosta sonlana hafta 7,7 Milyar Dolarlık çıkışın görüldüğü haftadan sonra en yüke hafta olduğu kayıtlara geçmiş oldu. Ayrıca Çin de de büyüme sorunların olabileceğini belirtilen uzmanlar daralmanın sürebileceğini ifade ettiler.
Kredi derecelendirme kuruluşu FİTCH, ispanya ( İki basamak AA dan AA-)ve İtalya’nın ( AA- den A!ya) kredi notunu düşürdü. Ayrıca Portekiz de negatif izlemeye alındı… Bu durum haftanın sonlarına doğru olumluya dönen havayı olumsuz etkiler gibi duruyor.
Geçen hafta sonu en çok dikkati çeken diğer bir husus da OBAMA’nın Ab ye olan uyarısı idi. Euro Bölgesindeki borç krizinin ABD istihdam planının onaylamasından daha önemli olduğunun vurguladı. Avrupalıları acil çözüm bulmaya davet etti. Kasım da yapılacak G-20 zirvesinde sunmak üzere somut bir eylem planı hazırlamalarını istedi. Avrupa krizinin ABD üzerine çok reel bir etkisinin olabileceğini vurguladı.
Ayrıca Obama Çin’i parası Yuan’ın değerini düşürmek için para piyasalarına müdahale ederek, dünya ticaret piyasalarını olumsuz etkilemekle suçladı.
En tuhaf yorum Dünya Bankası Başkanı Zoellick den geldi. Ona göre Almanya başbakanı Angela Merkel’İ borç krizi konusunda sorumlu tuttu. Merkel in bu konuda vizyon sahibi olmamakla eleştirdi.
Kısaca gündem daha çok Avrupa ya Euro bölgesine odaklanıyor. Kısa süre içinde likiidte sorunların çözen Euro bölgesi bankacılık açısından pek iyi bir gelecek beklemiyor. Geçen haftaya damgasını vuran DEXIA ve RBS krizlerini daha yeni krizler eklenmesi beklenebilir. Bu arada bütün Avrupa da bankacılık hisseleri kaçınılan hisseler oldu. Avrupa da bugüne kadar sadece likidite çözümü var gerisi bir türkü gelemiyor.Şimdide Avrupa bankalarını yeniden sermayelendirmesi konusunda bir karar vermeye çalışıyorlar. Bu konuda da farklı sesler çıkıyor ve önümüzdeki günlere bu kararlar damgasını vuracak gibi duruyor.
Türkiye de ne oldu?
İç piyasa açısından Merkez bankasının (MB) bu hafta yaptığı döviz satım ihaleleri en dikkat çekici eylemlerdi. MB birden proaktif davranarak piyasada beklenmeyen miktarlarda Amerikan doları (USD) satıcısı olacağını açıklaması ve her bir ihalede, önce 750 Milyon USD sonrada 350 er Milyon USD satması dikkat çekici ve ilginç oldu. Asıl dikkat çekici olan bu satışlara rağmen 1,8 Milyar USD, 2,088 Milyar USD 1,30 Milyar USD taleplerin gelmesi idi. Bunu herkes çeşitli şekilde yorumladı. Tabi merkez bankası bu talepleri karşılamadığı için fazla bir yorum yapma şansımızda olmadı. Elbette bir açıklaması vardır. Ama piyasa üzerinde ciddi bir negatif baksa yaratan bu olgu haftanı son günü gelen parite etkisi ile sıkıntı oluşturmadı. Piyasa bu talep karşısında çeşitli senaryolar üzerinde tartışıyorlar. Bir görüşe göre bu spekülatif ataktı, bazı çevreler MB zorlamak için bunu bilinçli yapıyorlar dendi. Bazı çevrelerde bunu zorlayanlar MB’nın faiz silahını kullanması gerektiği yönünde baskının bir yansıması olarak yorumladı. MB’nın düşük faiz politikasını sürdürme kararlılığı cari açık ve kısa vadeli finansman ihtiyacı karşılanması açısından para girişi sağlamıyor yorumları var.
Bir diğer görüşse göre de bazı kurumsa firmalar ödeme ve transferlerini yapmak zorunda kaldılar. Bunun için yüklü ödeme haftasında bu transferler için USD ihtiyacı doğru dendi. Bu müdahalelerle USD /TL paritesi 1,91 den 1,84 e gerileyerek haftayı kapadı. Hafta içinde kurların seyrini izleyerek 1,90 seviyesinin geçilip geçilmeyeceği izlenerek kararlar verilecek. Tekrar daha önce yazdığım gibi 1,90 seviyesinin üzerinde kurlar kalıcı olarak durması zor. Belki kısa süreli ataklar yapabilir ama kalıcılık sağlamaz.
Borsada ne oldu? Ne olur ?
IMKB endeksleri de bu karışık havadan nasiplendi. Özellikle bankacılık hisselerini ciddi satışlar gördük Telekom hislerinde kısman yaşanan alımlar endeksin daha ciddi düşmesine engel oldu ise de özellikle 51,000 seviyesinden hızlıca yükselen endekste etkin olan bankalarda ciddi satışlar hafta boyunca gözlemlendi. Özellikle endeksi en çok etkileyen bir banka hissesinde çok ciddi miktarda yabancı satışını takas dan taklip etmek mümkündü. Türkiye piyasasında yabancı ortağı olan Türk bankaların görünümleri negatife bazı bankalarında notlarının düşürülmesi ile gözlemlenen sıkıntılar hisse senedi fiyatlarında olumsuz etkide bulundu.
IMKB100 endeksi 56500 seviyesinde bulunan desteğinde biraz tutunma gayreti gösteriyor. Teknik olarak da endeks de iyi bir görüntü yok 57180 seviyesi gün içinde korunamazsa 56500 seviyesi de kırılır gibi duruyor.55,500- 55,000-53900 destek seviyeleri gibi duruyor. Direnç içinde 57500-57900-58200-59500 rakamlarını sırası ile telaffuz edebiliriz.
Borsayı bulunduğu seviyeye bütün hisseler maalesef taşıyamadı. Belli bir takım, sayısı iki elin parmağını geçmeyecek hisseler daha çok endeksi bu seviyelere taşıdı. Bu dönemde de zayıf bir seyir izleyen IMKB, bu hisselerin performansı ile kendine yön verecektir. Hisse değişimleri yaşandığı gözlemleniyor. Bu değişimleri takip ederek yıl sonuna ve kısa vadeli döneme ilişkin nerede hareket olabileceğini kestirebilirsiniz.
Altın; güvenilir saklama aracı olmaya devam edecek. Düşüş ve çıkışlar sizi yanıltmasın.
************
Sayın “Tenzile Erdoğan” mekanın Cennet olsun.. Büyüklerimiz olan örnek evlatlarını görünce Annelerimizi tekrar bize hatırlattın..
“Rabbin ondan başkasına ibadet etmemenizi ve anne babaya iyilik etmenizi emretmiştir. İkisinden birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara öf bile deme; onları azarlama onlara güzel söz söyle; onlara rahmet ve şefkat dolu tevazu kanadını ger. Onlara alçak gönüllü ve şefkatli davran ve onlar hakkında dua edip şöyle de: Ey Rabbim, bunlar küçükken beni nasıl yetiştirip büyüttülerse, sen de onlara merhamet et, acı.” (İsra Suresi, ayet 23-24)
“Biz insana anne ve babasını tavsiye ettik anası onu zayıflık üstüne zayıflık çekerek karnında taşımıştır. Onun (memeden) ayrılmasıda iki yıl içinde olmuştur onun için biz insana bana ve ana baba şükret dönüş banadır diye öğüt verdik.” (Lokman Suresi, ayet 14)
