Hayat yolunda kararlı olmak, verilere dayalı bilinçli yürümeyi gerektirir. Böyle bir yürümede duygusallığı her an öne çıkartmak gereksizdir. Fakat duygusallığı da tamamen de dışarı itemezsin. Çünkü karar verme pozisyonunda duygusallık geçerli olabilir. Sonuçta hayat yolu hafife alınacak bir durum değildir.
Verilerle desteklenen, yürüyüş yol boyu planlı bir uygulamaya tabii tutulur. Uygulamada başarı beklenirken, aşabileceğin engeller, tanıtılır. Bu engellere takılmadan ilerlemenin fotoğrafını eline almış olman gerekir.
Kararlı olmanın, öngördüğü doğrultuda, kişinin yapabileceği bir olay değildir. Bu tür olaylar tartışılıp yenilikler ortaya konabilirse, sonuç alınacaktır. Sonuçlar uzman bir heyet tarafından, yorumlanmalıdır. Yorumlanan kararlar, doğru ise toplumda değer kazanacaktır. Onun için toplumsal değerler, akıllıca düşünülen kararlardır.
Akıllı kararlar, sağlam yürümek demektir. Toplumsal yürüme, başarıya adımlardır. Adımlarda, verilerin değerlendirilmesi esastır. Toplumun sosyal ve ekonomik, yönünün tayin edilmesinde, uluslararası yeterliliğin ortaya konması esastır.
Yönetimler, “ben dedim oldu” anlayışından uzaklaştıklarında, huzur bulmuşlardır.
Bugün futbol maçını, en altı kişi yönetir. Birinin bilmediğini diğerleri veya görmediğini başkası görecektir. Böyle bir birlikte düşünmek ve zekayı kullanmak, başarıya imza atacaktır. Böylece yanlışsız kararlar uygulanacaktır.
İnsanda beynin görevi, öğrenmek, öğrenirken düşünmek ve akıllı hareketi sağlamaktır. Yoksa insanlarda hayvanlar gibi iç güdüsel hareket edecekti.
Buradan da anlaşıldığı gibi insanın üstünlüğü zekâ sahibi olmasıdır.
Hasan TANRIVERDİ























