Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar M. Burhan HEDBİ

Kaçak Çay Benimkisi

M. Burhan HEDBİ Yazar M. Burhan HEDBİ
30 Aralık 2014
M. Burhan HEDBİ
0
404
Paylaşma
5.1k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bir taraftan kazanırken bir başka taraftan kaybediyor olmak, kazanmak değildir…

Böylesi bir kazanım, kazanç sayılmaz…

Günlerden aylar, aylardan yıllar ve yıllardan da hem tarih hem de insan ömrü oluşur… Bunu bilmeyen yoktur…

Fakat bazılarımız,bu tarihi süreç içinde oluşan hayatımızdaki olayların tekdüzeliğinin ve monotonluğunun farkına varmadan doğum günlerini, yılbaşı veya herhangi bir olayın yıldönümünü kutlar… Oysa yıllar ve zaman değişse de değişemediğimizin farkına varamadık… Bu kısır döngünün içine “Mahkûm” olduğumuzun farkına varmak milattır! Değişim, tabiatın temelinde olduğu halde, değişmedik ve dolayısıyla değiştiremedik. Peki, bizler değişmiyor veya yenilenmiyorsak, yılların veya zamanın değişim ve yenilenmesinden bize ne? Yoksa tabiatımız ve dolayısıyla vicdanımız da “GDO”lular kervanına mı katılmış, haberimiz olmadan! Bunu, hüzün ve çaresizliğimizi yaşayarak anlayan ve yegâne sığınağımız olan annelerimizin şahsında anneme soruyorum:  Kanlı geçtikten sonra yılların değişmesinin önemi var mı anne! Nasılsa; hangi yıl olsa yine çocuklar öldürülecektir. Bana çocukların öldürülmeyeceği yılı anlat anne!

Zamanın kutsallığı da çirkefliği de içinde oluşan olaylardandır… Ben bunu böyle bilirim!

Bizler değişmedikten veya yenilenmedikten sonra, zalimler yaşlansa da zülüm yaşlanmayacak, ölmeyecek aksine hep dinç kalacaktır… Ve “Tarih tekerrürden ibaret” olmaya devam edecektir…

Dünü ve bugünü aynı olanlar vardır. Peki, bunlar yarınlarının da bugünleri gibi olmaması için bir şeyler yapıyorlar mı? Bugüne baktığımızda dünü görüyorsak, söz sihirbazlığına gerek yoktur sanırım. Fakat yarınlarımızda bugünleri görmemek için çabalıyorsak, bizim için bir mana taşır yılların hatta günlerin geçmesi, değişmesi. İşte o zaman yeni bir yıl veya yeni bir gün denilebilir aslında…

Geçmişten günümüze, tarihi hep aynı acılarla tekerrür edenler vardır…

Dostluk ve güven kavramını 1507 yılında bırakan, gülmeyi Helepçe’de unutan, vedalaşmayı Mahabat’ta öğrenen, Amûd’den sonra sanatın ve kültürün yansıması olan sinemalardan dahi ürkmeye başlayan, Medresa Sor gibi yıkık dökük olan, Geliyê Zilan ve Gırıkê Alakemşê’de yaşananları unutmayı başaran ve Roboski gibi yorgun olsa da Malabadê Köprüsü kadar mütevazı ve Amed’in surları kadar kadim olduğundan; halen Selaheddin misali vakur ve Hevler gibi dimdik ayakta kalmayı başaranlar, hep aynı makûs tarihi yaşamaktadırlar…

Neden, niçin…?

Mürteci hayallerim, müşahede ettiği olaylardan ötürü duygularımı eskilere irtica ettiriyor! Zira bugünlerde, yıllar önce yaşadığım duygularım tekerrür etmeye başladı…

O zamanlarda da: Yanımda ne Cibranlı Halit Bey, ne de Fuad Bey vardı… Ne Kemal Fevzi, ne Yusif Ziya, ne de Hanili Salih Beyleri mezaristandan çıkarma gücüm vardı ki onlarla hasbıhal edebileyim… Ne Heyderan, ne de Celali aşiretleri gibi aşiretlere sahiptim… Ne Şeyh Abdülkadirî Nehrî gibi bana vaaz edecek, ne de Melekanlı Şey Abdullah gibi beni teselli edecek birini bulabilmiştim… Kadi Muhammed misali birini de görememiştim ki halimi ona arz ve şikâyet edeyim…

İşte bu yüzden, kalemin yardımıyla o duygularımı kâğıda dökmekle yetinmiştim:

BENİMKİSİ

Var mı sıcacık çay kaçağından

Bir de simit gibisi…

Ülkende saklanmadan ve korkup kaçmadan

Doyduktan sonraki huzur hissi…

Sabahları çığlıklarla değil

Ezan sedaları ile uyanmak…

Serbestçe uçan kuş misali

Gökyüzünde kanat çırparak…

Olmazsa dalın haydi neyse

Olup da kondurulmamak benimkisi…

****

Helepçe’deki yası paylaşıp ağıtlarına katılmak.

Amûd’a gidip sinemadaki ateşe dalmak.

Ve ölünce Diyarbakır Surlarına gömülmek…

Bir de kendine dönüp, gözyaşlarına boğulmak.

Yalnız seninle yalnız senin için tüm bunları yaşamak.

Hayali dahi olağan dışı olanı, düşünmek benimkisi…

****

O dala konma hayali birçok yiğit gibi beni de mahrum kıldı candan.

Zaten kargalar konmuş dalıma bari koparmayın canandan.

Gülün açılışını görmek değil midir, bülbülü giriftar eden uykudan?

Yeter! Can gitti, mal bitti huzur kalmadı siz de kalkın uykudan.

Korkuyorum, korkmaktan değil korkum korkmamaktan.

Çünkü özgürlüklerde mahkûmiyet esaretlerde ise özgürlük benimkisi…

 ****

Aldatılmışlığın adası…

Ve olmuşum yalnızlığın, arkadan vurulmuşluğun adamı.

Yangınlarda hasret saraylarının kralı ve çilelerin adamı.

Öylesine unutulmuşum ki yazdığım taşlar dahi silmiş adımı.

Yoruldum hainlerden kahpeliklerden alçalıyorum

Çırpamıyorum kanatlarımı…

Ve hayatımın son sahnesindeki rüzgârlar

Kopardı umut yapraklarımı…

İşte çığlık çığlığa bırakılmışlığın

Ve yaşanmış bir “Burhan’ın” Hikâyesi benimkisi!

Evet, ta yıllar öncesinden (1997) yazmışım yazmasına ama maalesef günümüze de tercümanlık edebiliyor bu satırlar. Bu duyguların yarınlarımızda yaşanılacaklara da tercüman olmaması dileğiyle…

 

Paylaş
Etiketler: bugünüdünüKaçak çayM.Burhan HEDBİ
Önceki Yazı

Sarıgül, İnönü kavgasının kodları 2014 Seçim Sonuçlarında Gizlidir…

Sonraki Yazı

Başka Türkiye Yok!

M. Burhan HEDBİ

M. Burhan HEDBİ

İlişkili Yazılar

Neyimiz İslâma Göre
Din ve Ahlak

Hay”dan Gelen Ölüm

14 Kasım 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Genel Eğitim

Bir Bayram Mektebi

05 Haziran 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Edebiyat

Kim Konuşuyor?

01 Haziran 2025
5k
Neyimiz İslâma Göre
Genel Eğitim

Sıkışmışlık

20 Mayıs 2025
5k
Sonraki Yazı

Başka Türkiye Yok!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap