Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Edebiyat & Sanat

İnsanlığımızı Kaybetmeyelim

Ömer Sabri KURŞUN Yazar Ömer Sabri KURŞUN
04 Nisan 2023
Edebiyat & Sanat, Eğitim & Kültür, Genel Eğitim, Ömer Sabri KURŞUN
0
İnsanlığımızı Kaybetmeyelim
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…

İNSANLIĞIMIZI KAYBETMİYELİM

“Şu çıkan buluta bak, bu inen suya inat,
Fakat Sakarya başka, yokuş mu çıkıyor ne,
Kurşundan bir yük binmiş, köpükten gövdesine…”
Bundan yıllar yılar önce üstat ne de güzel resmetmiş aşkı. Sakarya Nehri’nin kenarından…

Sakarya aşktır değerli dostlar. Din, dil, ırk ayrımı yapmadan isteyen herkese kucak açan, barındıran, su veren, ekmek veren güzel bir aşk. Vatandır aşk
Peki biz bu aşka nasıl karşılık veriyoruz, nasıl ihanet ediyoruz, nasıl nankörlük yapıyoruz?..
Her geçen gün artan asayiş olayları, kadına şiddet, istismar suçları, yaralama ve öldürme, trafikte kavga, narkotik suçlar, organize suçlar ve daha niceleri. Biz böyle değildik, büyüklerimizden de böyle görmedik sevgili dostlar.
Sokaklarda kültürümüze, örfümüze hatta insanlığımıza dair demi hiçbir şey kalmadı?.. Yaşadığımız şehirleri, oturduğumuz mahalleyi, apartmanımızı aşkla yaşamak varken sahipsiz bırakmayalım sevgili dostlar. Sahip çıkalım, koruyalım…
İnsana özgü bir olgu olan kötülük, insana özgü olan sevgiyi ve özgürlüğü ortadan kaldırmaya yönelik bir girişime yani insan öncesi duruma gerilemeye işaret eder…

Erich Fromm’un tanımıyla kötülük insanın, insanlığının yükünden kaçmaya yönelik trajik girişimi içinde kendini kaybetmesi yani insanlık alanından çıkıp insanlık dışı alana girmesidir.
İnsanın her türlü kötülük olasılığını hayal etmesi ve onu beslemesine yönelik hayal gücünün genişliği kötülüğün potansiyelini büyütmekte…

Yaşam sevgisine karşı ölüm saplantısı, insan sevgisine karşı narsistik duygulara dayalı ego saplantısı insanı nefrete ve yıkmaya götürürken onu çürütür. Oysa yaşam ve insan sevgisi özgürlüğü de içine alarak insanı insanlık alanında tutar ve geliştirir.

İyi insan olmamız bize, çocuklarımıza ve toplumumuza en azından ahlak ve güzel bir kültür katacaktır.
Unutmayalım sevgili dostlar, her insan bir dünyadır, bu yüzden önce kendi dünyamızı güzelleştirelim.
İnsanların giderek bireyselleşti ve bencilleşti. Vaz geçelim benlikten, biz olalım hep beraber, omuz omuza, elele…
Bakın giderek yalnızlaşıyoruz. Bütün bu çılgınlığın ve şaşkınlığın temelinde insanların özünden uzaklaşması, kendi özüne yabancılaşması ve bireyselleşmesi var. Bizim yapmamız gereken özümüze dönmek. Toplumsal birliği, dayanışmayı, paylaşmayı hatırlamak…
Çocukluğumuzda her şey paylaşılırdı. Biri tarhana yapardı herkesle paylaşırdı. Ötekisi erişte yapardı bölüşürlerdi. Eskisi gibi olmamız lazım. Bugün insanlar yılarca aynı apartmanda oturuyor birbirini tanımıyor. Evde anne, baba, çocuk bile birbirine yabancılaştı. Herkesin elinde telefon… İnsanlar sosyal ortamlarda bile birbiriyle iletişim kuramıyor.
İnsanlığa sadakatine inandığımız her insanın eşiğine gidelim. Eskiden kapı komşularımız, aynı eşiği paylaştığımız insanlar olurdu. Unutuldu mu bu değerler?.. Nereden başlamalı?..

İnsanların birbirine en çok güven duyduğu şehirler, aynı zamanda en mutlu oldukları şehirler ancak, modern şehirde güven neredeyse kayıplara karışmış durumda. Komşumuzdan tam emin olamıyoruz. Bize sürekli televizyon ve gazete haberlerinden kötü havadis zerk ediliyor. Karşımızdaki insanın her an bir cani, katil, sapık olabileceği düşüncesiyle kirlenerek, aslında dostumuz olabilecek, sohbet edebileceğimiz bir insandan işkillenmeye başlıyoruz. Bu da toplumdaki beşeri sermayenin altını oyuyor ve bizi güvensiz ve yalnız insanlar haline getiriyor.
Senelerdir aynı apartmanda oturmamıza rağmen komşularımızı tanımayabiliyoruz. İnsanlar asansöre girdikleri zaman birbirlerine selam vermiyorlar, başlarını çeviriyorlar, bir güzel sözden imtina ediyorlar. Oysa şehir, tek başımıza inşa edemeyeceğimiz ortak iyiyi birlikte, komşuluk ahlakıyla inşa ettiğimiz bir yer de olabilirdi. Kendimizi başkalarının bakışından ve ‘kem göz’ünden sakınmak için evin mahremiyetine çekilmeyi bildiğimiz kadar mutluluğun iş birliğinde, dostluk ve yarenlikte yattığını unutmadan komşuluğu diri tutmayı başarmalıyız. İnsan aynı zamanda bir ses, bir yankı, bir yüz arayan bir varlık.

Kemal Sayar, önemli bir psikiyatrist. Tıp bilgisini şiir ve tasavvufla harmanlaması bir yana, aynı zamanda önemli bir yazar ve şair de.
Şu satırlar onun: “Elimi dostça omzuna koydum, meğer yarası tam oradaymış.”
İyilik bazen, uzak kalabilmek inceliğini gösterebilmektir. Orada olmak ama yarayı deşmemek…
Ayrıca Dr. Kemal Sayar demiş ki: “Susuzluğunu gidermek isteyen, kulağını dostun çeşmesine uzatsın ve oradan kana kana işitsin.”

Güzel bir söz vardır dostlarım; “İnsanlığınız size zimmetlidir kaybetmeyiniz.”

Johann Wolfgang Goethe insanın acizliğine, çaresizliğine en derinden bakmış bir yazar. “Bazen gezegenimiz acaba evrenin tımarhanesi mi diye düşünmeden edemiyorum.” demesi de bundan. Ve ekler: “Dünya hassas kalpler için cehennem gibidir.”

İnsanoğlu bazen tıkanıp kalıyor…
Hani bir söz var ya: “Dil varıyorsa el varmıyor, el varıyorsa dil varmıyor.”
Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık misali.. Yüzsüzlerin hatalarını yüzüne vurmak istiyorum ama!..
Allah’tan utanıyorum, çevremden utanıyorum. Kısacası terbiyem müsaade etmiyor.
Çünkü Allah resulü insanların hatasını yüzüne vurmayın diyor. Ama ikaz etmemizi istiyor.
Keşke ikaz edebilsek veya ikazdan da anlayabilsek!..

İnsan, makam, unvan, titr putu peşinde titrek adımlarla koşanlardan değil, yaratanın gösterdiği yolda hem Rabbin yarattığı tabiat kanunlarını hem Rabbin indirdiği İslam dini kurallarını öğrenerek Rabbin rızasına kilitlenen insanlardan olmaya çalışalım. Güç, zehirli bir yılan gibi vücuda hızla yayılır ama alışkanlık yapan ilaç gibi de yavaş yavaş nüfus eder.
Kısa sürede alışkanlık, yerini müptela olmaya bırakır, bunun farkına varmak da mümkün olmaz.

İnsan kadim çağlardan bu yana, Kur’an-ı Kerim’de de “eşrefimahlukat” (yaratılmışların en şereflisi) olarak tanımlanmıştır ama “yaratılmışların en şereflisi olarak belirtilen insan”, eğer yaratılış formatının (yani Kur’anı Kerim’de belirtilen çizginin) dışına çıkarsa, “yaratılmışların en şerlisi” haline geliyor maalesef.

Bu dünyadan nice insanlar gelip geçmiştir. Soruyorum, onların saltanatlarından, koltuklarından, mallarından, mülklerinden, saray ve köşklerinden, hazineler dolusu altınlarından geriye ne kalmıştır?..
Onlar nereye gittiler?.. Gittiklerinde yanlarında ne götürebildiler?..
Önemli olan İnsanların kalbine taht kurmak değil midir?..

Hepimiz tek tipleşmeye başladık, Görüntümüz yapaylaştı, insanlar robotlaşıyor, tek dünya düzenine doğru gidiliyor sanki. Umarım insanlar daha fazla insanlığını kaybetmez
Hayat insanı sürekli seçimler yapmak zorunda bırakır. Başka insanların acıları, duyguları, doğanın ve sanatın güzellikleri bizi etkiliyorsa yani farkındalıkla yaşama ve sevgiye kucak açmışsak iyiye yönelebiliriz. Yaşama ve sevgiye kayıtsızlaşırsak iyiyi seçme imkânı ve umudu da kalmaz.
Yarının ne olacağını bilemediğimiz bu dünyada insanları kırmak yerine; sevelim, onları kaybetmeyelim kazanalım.
İnsanları sevmeye başladığımız zaman inanın kalbimizdeki haset, kin. Nefret ve düşmanlıkta bitecektir ve kalpler sevgiyle dolup taşacaktır…
16’ncı Yüzyılda yaşayan divan şairimiz Bâkî ne demiş; günümüze kadar gelen ve bugün de bir atasözü gibi tekrarlanan GAZEL şiirinde: “Âvâzeyi bu âleme Davud gibi sal / Bâkî kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş…”

Bu nedenle ki dostlar, her zaman ki sözlerimi tekrarlayarak günü noktalıyorum…
Sevgiyle, sevdiklerinizle tüm kirlenmişliklerden uzak, mutlu gülen bir yüzle, sevin, sevilin, hayat sevince güzel…
Kim; Barış adına, Sevgi adına, İnsanlık adına yoklama alırsa, Ben; ‘Buradayım…’ her zaman ve her an…____Atalarımızdan emanet aldığımız bu Vatanın sahipleri yalnızca bu Vatanı karşılıksız seve bilenlerdir… Mutlu ve umutlu, acısız, gözyaşsız günler dilerim. Gününüze aydınlık, hayırlarla ve bereketle dolsun. Güzel bir haftayı ve haftanın günlerini sevdiklerinizle ve gönlünüzdeki düşlediğiniz gibi geçirin… Her bir yüreğe uzun sağlıklı ve mutlu bir gün daha dilerim, içi sevgi dolu hayat ağacınıza asılan.
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbet olsun… Sağlık ve huzur ile hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir gün, bir yerlerde, görüşmek ümidiyle…

#öskurşun#

Paylaş
Etiketler: asayiş olaylarıdildindivan şairimizgazelırknarkotik suçlarnarsistik duygularsakarya nehriyazar ve şair
Önceki Yazı

İki Kulak Bir Ağız Dinle Beni Yavrucağız

Sonraki Yazı

Fıtır Sadakası Nedir Kimlere Verilir ?

Ömer Sabri KURŞUN

Ömer Sabri KURŞUN

İlişkili Yazılar

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor
Din ve Ahlak

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
5k
Ve Bilirsin
Edebiyat

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
5k
Yaşlı Adam Yanıyor
Hasan TANRIVERDİ

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
5k
Yörüklerin Harika Öğütleri
Eğitim & Kültür

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
5k
Sonraki Yazı

Fıtır Sadakası Nedir Kimlere Verilir ?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap