Gün/aydın dostlarım…
Yaşamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlanğıcım ben…
“HIDRELLEZ”
(Bahar Bayramı)
Hıdrellez, bütün Türk dünyasında bilinen mevsimlik bayramlarımızdan biridir. Ruz-ı Hızır (Hızır günü) olarak adlandırılan hıdrellez günü, Hızır ve İlyas Peygamber’in yeryüzünde buluştukları gün olduğu savıyla kutlanmaktadır.
Halk arasındaki yaygın inanışa göre; İlyas ve Hızır Peygamberlerin yeryüzünde buluştuğu gün olan Hıdırellez Günü; Hz. Hızır ile Hz. İlyas “ab-ı hayat” suyunu içmişler ve ölümsüzlüğe kavuşmuşlardır. Bu iki dost, ab-ı hayat suyunu içtikten sonra; Hızır karadakilerin, İlyas ise denizdekilerin yardımcısı olmuştur. Baharın, baharla vücut bulan taze hayatın sembolü olan Hıdırellez, kültürel ve sosyal bağlarlarla kardeşliğimizin pekişmesine vesile olan bir gündür.
Ve yine halk arasında Hızır’dan beklenen şeyler ise darda kalanlara, sıkıntıda olanlara yardım etmesi, insanlara bolluk-bereket bahşetmesi gibi hususlardır. Türk’lerdeki bazı deyim veya atasözleri bunu güzel bir biçimde aksettirmektedir: “Kul daralmayınca / sıkışmayınca Hızır yetişmez.”
Her yaratılanı, Yaratan’ın emaneti saklı bir cevheri olarak addedip, Yunus Emre’nin o veciz ifadesiyle “Yaratılanı Yaratan’dan ötürü seven” bir insanın ruh ikliminde inkişaf eden hasletlerinin membaı, Hızır ve İlyas Peygamberlerin içtiği ab-ı hayat suyudur. Bu ab-ı hayat suyunun bereketini sembolize eden Hıdrellez’in kaynağı da, Mevlana’nın;
“Bu denizde ne ölmek var bize
Bu denizde ne gam, ne dert, ne keder.
Bu deniz alabildiğine muhabbet,
Bu deniz iyilikten, cömertlikten ibaret”
dizelerinde mahfuz olan sevgidir…
“Kaynar kazan taşmaz mı,
Yol buradan aşmaz mı,
Merak etme seherim,
Ayrılan kavuşmaz mı?
Adaya giden olsa,
Seher gören olsa,
Uçan kuşa yalvardım,
Bir haber veren olsa.”
“Bu iki dörtlük, Sayın Numan Güneş’in (Hayatım ve Görüşlerim kitabından alınmıştır.)
Hey gidi günler hey, neydi o günler demeyi pek sevmem ama daha dün gibi geliyor insana. Mahallede toplanır, kızlı, erkekli ateş yakılır, üzerinden atlardık. Darbuka ile şarkılar söyler, oynardık. Dörtlük maniler okunurdu. Eski hıdrellez kutlamaları bir başkaydı.
Söze neyle başladık, nerelere geldik. Öyle ya da böyle günler geçiyor, geçiyor geçmesine de, insanoğlu geçen günleri arıyor, özlüyor. Geçmişte yaşanan o günleri özlüyorum. Dileğim o günleri bugünkü nesil de anlayıp yaşayabilse. En önemlisi yaşatabilse…
Bu duygu ve düşüncelerle; umut ve sevgi dolu bir geleceğin müjdecisi kabul edilen Hıdrellez’in, toplumsal huzur ve dayanışmayı artırması dileklerimle; tüm dostlarımın Hıdrellez Gününü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Hıdırellez (bahar) bayramınız kutlu olsun… Her gününüz bahar bayramı olsun…
Sevgiyle kalınız… Mutlu kalınız… Umutlarınız ve düşleriniz gerçek olsun…
Gönül soframdan gönül sofranıza muhabbetler gönderdim…
Hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir yerlerde bir gün görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#
Hıdrellez
Dört kıtada kutlanır, arzu istek dilenir
Susayan topraklara berekettir Hıdrellez
Dualar edilirken kalpten kötü elenir
Yaşamda kıpır kıpır harekettir Hıdrellez
Yeşerir tüm tabiat ağaçlar dallanır
Rengârenk çiçeklerle berekettir Hıdrellez
Delikanlılar çalar kızlar oynar sallanır,
Gönülde kıpır kıpır harekettir Hıdrellez…
05.05.2022/ 11.00 – İZMİR (2)
Ömer Sabri Kurşun