Her il ve ilçede ’Rehberler Derneği’ kurulmalıdır, her ilçede kurulmasa bile 81 il merkezinde böyle dernekler olmalıdır. Bu konuda en verimli olan il sanıyorum Çanakkale, zira iyi örgütlenmişler. Zaten o rehberler olmasa Gelibolu Yarımadası’nda ki tarihi ve turistik yerleri tam anlamı ile anlamak mümkün olmayacak, yöre tarihini iyi bilen bu rehberlerin bir kısmı turist kafilelerini gezdirmekten başka kitap yayınlamak. Harita bastırmak, konferans vermek, gazete ve dergilerde yazı yazmak. TV ve radyoda proğramlar yapmak gibi işleride görüyorlar, yabancı dil bilmeleride kendilerini popüler yapıyor. Bu konuda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yabancı dil bilen rehberleri yaz aylarında gerektiğinde görevlendiriyor ama yalnızca o kadar, hepsinin bir arada bulunacakları bir dernekleri olmadığı için vilayetlerini tanıtmak için nasıl bir prosedür izliyorlar onu bilemiyorum.
Bu konuda bölgelerine gelen yerli ve yabancı turistleri aydınlatacak dernekler kurulursa, bir araya gelecek olan dernek mensupları yabancı dil öğrenmek, kitap yayınlamak, harita yayınlamak, konferans, panel, seminer düzenlemek, radyo-tv-gazete-dergi-web sitesi sütunlarında illerini tanıtmak, başka yerlerde bu konularda açılan fuar ve sergilerde illerini tanıtmak, illerinin cd’sini çıkarmak. Filmini çekmek veya çevirmek, tarihi öyküleri. Önemli biyoğrafileri ortaya çıkarmak, fotoğraflamak. Yöresel kahramanları gün ışığına çıkarmak, festival düzenlemek. Sergi açmak, illerini tanıtabilecek yazar ve gazetecileri illerine davet ederek turizm pastasından daha fazla pay almak vb.gibi bir çok işi yapabilirler. İllerini tanıtacak yabancı dillerdeki yayınların çoğalmasına yardımcı olabilirler, bu konuda derneksiz para toplayamazlar ve kişisel başarıları sönük kalır. Bu konuda yapacakları etkinlikler bölge iş adamlarından yardım almalarınıda sağlayabilir, bölgesini tanıtmak için bu konuda imkanlarını tek başına seferber eden iş adamı ve kurumları az çok biliyoruz.
İnsanlarımız artık turizm olayının farkına vardılar, tv’de sık sık adını duydukları yerleri görmeye gidenler var. Yoğun reklam insanları bu tür bölgelere çekiyor, ayrıca sadece bu tür bir derneğin içine gireceklerin veya kuracakların illeri ile ilgili bilmedikleri bir çok konuyu kısa sürede öğreneceklerini tahmin ediyorum. Bu gün yaşadığı vilayetin kültür, turizm, coğrafi varlıklarını bilmeyen bir çok insan var. İlköğretimde öğretmenlerin çocuklara öğretttikleri ’Çevremizi Tanıyalım, Bölgemizi Tanıyalım..’ konusu var. Bu konu az veya çok kitaplarla geçiştiriliyor. Oysa dünya ülkelerindeki gelişmiş ülke öğrencileri Türkiye’ninde içinde bulunduğu bir çok yeri gezerek öğreniyorlar, bu imkanlar artık bu tür dernekler vasıtası ile bizim çocuklarımızada sağlanmalıdır. Bu konuda turizmle ilgili herkes harekete geçebilir, otobüs firmaları sahipleri. Fotoğrafçı Dernekleri veya amatör fotoğrafçılar, gazeteci-yazarlar-tv ve gazete sahipleri. Tarih, coğrafya, sanat tarihi öğretmenleri, tercümanlar, otel sahipleri vb.gibi meslekler bu iş için ön ayak olabilirler.
