Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Zy YazarPortal ANONİM

Hastanelerde Özelleştirme Rezaleti Devam Ediyor!

ZKategorisiz Yazar ZKategorisiz
29 Temmuz 2009
Zy YazarPortal ANONİM
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Değerli arkadaşlar, tam 15 yıl boyunca Sağlık sektöründeki aymazlıkları, olumsuzlukları, yanlışları dile getirdim. Vurguladım. Yazdım. Neticede çok insanı ve görevliyi yargıya teslim ettim. Çoğu da ceza aldı. Ayrıca makamından, mevkisinden de oldu. Neyse, konu bu değil. Konu SAĞLIK SEKTÖRÜNDE hızla gelişen ve bitmek bilmeyen özelleştirme işi.
Nereden bakarsanız bakın, yanlış ve sürdürülebilirlik fayda açısından zararlı. Devlete de zararlı, millete de…
Bakın ben ÖZEL SAĞLIK HİZMETLERİNDEN bahsetmiyorum. Yani özel sağlık kuruluşları yâda Özelleşen hastaneler, satılan hastaneler için söylemiyorum. İşin o tarafında değilim. O sonraki bir konumuz. Bugünkü konu sağlık sektöründe, Devletin kendi emrinde olan ve yönetiminde olan (Devlet hastaneleri, Sağlık müdürlükleri, Üniversite hastaneleri gibi) yerlerde özelleşen hizmetlerden bahsedeceğim. Hizmet alımları adı altındaki rezaletlerden bahsedeceğim. Uygulamadaki rezaletler ve gereksizliklerden bahsedeceğim. Şimdi….
Gün geçmiyor ki, hastane güvenlikçileri adam dövdü, hasta yakını dövdü, hasta dövdü, güvenlikçi terör estirdi gibi haberlere rastlamayalım. Basında bu tür haberlere alıştık artık.
Yine Hastanede yemekten zehirlenme, yemekte bozukluk, yemekte kalitesizlik, gramaj eksikliği, etten çalma, at eşek eti yedirme, rasyonları kabartma, bu vesile ili hastaneleri soyma haberleri yine basında yer alıyor.
Ayrıca yine bakıyorsunuz hastanede temizlik firması terörü, yoğun bakım ünitesinde temizlik işçileri görev yapıyor, ameliyathanede temizlikçi görev yapıyor, temizlikçiler odacılık yapıyor, hastalar temizlikçiler ile kapıştı, temizlikçiler hasta yakınını dövdü, yâda hastayı dövdü haberleri…
Yâda Hastanelerde bilgi işlem faturalandırma özelleşmiş. Vermişler müteahhide, o da özel bir program ile işleri yapıyor. Yanına onlarca da adam almış çalıştırıyor. Hepsi özel. Devlet memuru değil. Sorumluluğu yapılan sözleşme ile sınırlı. İmza yetkileri yok. Ama devletin gelirini, giderini faturalıyorlar. Her şeyden haberdarlar. Ve bakıyorsunuz trilyonluk fatura vurgunları haberlere yansıyor. Şu kurum bu kadar soydu, bu kurumda şu kadar kez ameliyat yapıldı, erkeğe doğum kontrolü gibi anlamsız fatura ve haberler ortaya çıkıyor.
Bir bakıyorsunuz, sağlık müdürlüğünde sekreter temizlik firması çalışanı özelden. Devlet memuru değil yani. Yâda telefona bakan santral memuru… Yâda ayniyata bakan kişi… Kapıdaki güvenlik görevlisi… Böyle şey olur mu? Oluyor ve devletin kurumları özellere teslim edilmiş oluyor. Daha başka…
Başkası ve en kötüsü, hastanelerde MR denilen Emar cihazları, Tomografi cihazları özelleşmiş, iyi mi? Devletin mekânındaki bu cihazlar özele verilmiş, müteahhide para basıyorlar. Olan da hastaya oluyor. Çin işkencesine tabi oluyorlar. Bir tantana çıksın, hesap soramıyorsunuz onlardan. Çünkü muhatabınız Hastane, sağlık kuruluşu. Ama iş özelleşmiş. Sorumlulukları yapılan sözleşme ile belli. Hiçbir şey çıkmıyor. Tabiî ki tüm bu söyleyip de yazdıklarım bu kurumlardaki tüm hizmet alımları için geçerli.
Ama özellikle Sağlık kuruluşlarında, hastane, üniversite hastaneleri, sağlık müdürlükleri gibi yerlerde bu iş sakıncalar doğuruyor.
Öyle ki bu tür hizmet alımlarında hizmeti alan ve hizmeti sağlayan taraf çok zor anlar yaşıyor. Yok mok dense de, iş öyle. Birde bunların içinde devletin kurumunda iş yaptığı için kendini çok önemli ve güvenilir gösterenler (devlet memuru, devlet dairesi kimliği) oluyor. Bir bakıyorsunuz piyasaya trilyonluk borç takmış, etrafı dolandırıp gözden kaybolmuş. Yâda kaybolmak için fırsat kolluyor. Kısacası bu özelleştirme işi son derece sakıncalı. Her açıdan sakıncalı…
Devletin sağlık gibi ulvi bir kuruluşunda, (sağlık müdürlükleri, hastaneler, üniversite hastaneleri gibi) yerlerde hem kavga gürültü bitmiyor, hem şifa bulmak için gelen hastalar değişik entrika ve oyunlara malzeme oluyorlar. Bu işin önüne geçmek lazım…
Adam müteahhit, devletin mekânında, devlete ait iş yerinde, devlete ait her sırrı, her işi görüyor, yaşıyor ve biliyor. Sonra, sonrası malum… Dolandırma, satma, üçkâğıt, alavere, dalavere ve her numara dönüyor. Devlete ait bilgi ve belgeler sızıyor. Bu iş nasıl oluyor? Bir düşünün.Her yerde, her birimde sen temizlik firmasının, yemekçinin, güvenlikçinin adamlarını çalıştırırsan olacağı budur.
İşte her yerde hastane çeteleri, medikal soyguncu çeteleri, yemek hizmeti çetesi, temizlik firması çetesi, güvenlik firması çetesi gibi haberleri de okuyoruz. Neden?
Çünkü bu işleri birisi adlımı bir daha bir başkası almasın diye her rolü, her numarayı yapıyor. Firmalar bir araya geliyor bu iş benim sen girme, al sana şu kadar. Diye diye işler hem sağlıksız, hem kalitesiz yürüyor, hem de bir müddet sonra soygun şekline dönüşüyor. Bir ihbar ve sıkı bir takip, derken çeteler ortaya çıkıyor. Hâlbuki bu işlere gerek yok.
Kaldırın bu devletin sağlık kurumlarındaki hizmetlerin özelleşmesi işini olsun bitsin. Faturalandırma, temizlik, güvenlik, bilgi işlem, yemek emar (MR) , tomografi gibi işleri devletin kendi elemanı, memuru yapsın. Siz bu hizmetleri elin oğluna yaptırırken bir kar marjı vermiyor musunuz? Veriyorsunuz. Peki, hizmeti alırken elli çeşit sorunla karşılaşmıyor musunuz? Karşılaşıyorsunuz… Bu soygun, çete, mete işleri nerden çıktı? Bunlardan… Peki, öyle ise niçin bu işin kökünü kazımıyorsunuz? Kökünü kazımak işi bu hizmetleri kurumun kendisinin kendi elemanı ile yapmasıdır. Yani devletin kurumunda devletin kendi personeli yapacak. Hem soyulmayacak, hem yolunmayacak, hem yıpranmayacak…
Her gün bir operasyon ile çete mete davası ile kurum ve kuruluşlar yıpranıyor yazık değil mi? Doktorun, hastane müdürünün, Başhekimin, satın alma birimlerinde çalışanların şerefi, haysiyeti, namusu bir dakikada kirleniyor. Yazık değil mi? Kim için, ne için, neden?
Hem kurum yıpranıyor kamuoyunda, hem görevli kişiler. Kimsenin sevgisi, saygısı kalmıyor.
Bu işlerin düzeltilmesi lazımdır. Hem de çok acil. Devlet Sağlık kurumlarında yolsuzluğun bitmesini istiyorsa devlet bu hizmet alımlarını özelleştirmekten vazgeçsin. Kendi işini kendi personel ve aracı ile kendi yapsın. İnanın kurumlar kazanca geçecektir. Ayrıca kurumlardan döner sermaye payı alanların döner sermaye payları da artacaktır.
En önemlisi ise, kurumların yok olmaya yüz tutan saygınlığı tekrar kazanılacaktır.
Bizden bir kez daha önemle altını çizerek duyurmak… Gerisi ilgili ve yetkiliye kalmış.
Saygılarımızla.

Paylaş
Etiketler: AMELİYATHANEBAKICIBİLGİ İŞLEMçetedevletFATURALANDIRMAFİRMAGÜVENLİKÇİhastaHASTAHANEHİZMET ALIMIMÜTEAHHİTözelleştirmesağlıkSOYGUNTEMİZLİKÇİüniversiteYEMEKÇİYOĞUN BAKIM..
Önceki Yazı

“Sorunlarımızı Kendimiz Çözmeliyiz”

Sonraki Yazı

Kim Soruyor Bunları?

ZKategorisiz

ZKategorisiz

İlişkili Yazılar

Göz Gördü Gönül Katlanmadı
Hasan TANRIVERDİ

Farklı Ülkeler

30 Mayıs 2025
5k
Şeytana Güç Adem’e Kahırdan Verildi…
Zy YazarPortal ANONİM

Şeytana Güç Adem’e Kahırdan Verildi…

25 Ekim 2024
5k
Kadın ve Çocuk Cinayetleri Neden Durdurulamıyor?
Zy YazarPortal ANONİM

Kadın ve Çocuk Cinayetleri Neden Durdurulamıyor?

25 Eylül 2024
5k
Çocukların Dostu Kitaplardır
Edebiyat

Çocukların Dostu Kitaplardır

07 Eylül 2024
5k
Sonraki Yazı

Kim Soruyor Bunları?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap