Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Şükran GÜNAY

Gız Öğretmen(Kız Öğretmen) /İmece (III)

Şükran GÜNAY Yazar Şükran GÜNAY
18 Kasım 2020
Şükran GÜNAY
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Şubat tatilinde Kuşadası’na gittim. Sömestir tatil dönüşü (karne tatili) unutamayacağım an(ı)lardan biridir. Koçarlı’dan bizim dağ köyüne tırmanan cibimiz  nihayetinde Gaffarlar köyü yolunun başına geldi. Yol boyu; şiddetli, esintili yağmur yağmış sonradan dinmişti. Köyümüzün yolu berbat görünüyordu. Yol dediysem sakın asfalt filan anlama! Cibin gele gide açtığı bir yol! Dağ yolu! Keçi yolunun genişi işte! Yağmur yağdığı için; toprakta derin çukurlar açılmış, içlerini yağmur suları doldurmuş, kimi yerlerde taşlar  irili ufaklı serpilmiş, kimi yerlerde ise kaygan çamurlu bataklıklar oluşmuştu. Sözün kısası; arabamız zorlanıyor, şoförümüz darlanıyor, yolcular pür dikkat sessizce bekliyorlardı. Derken araba çamurlara battı. Cipte hanım olarak bir ben vardım. Tüm yolcular indiler. Çamurlara bata çıka arabayı bataklıktan kurtardılar. Ne kadar israr ettimse de bana izin vermediler. Ben onlara destek olamadım. Onlar ıslanmış, her tarafları çamur içinde evlerine dönerlerken; tertemiz giysilerimle kendimden utanıyordum.

Susuzluk, yolsuzluk, elektiriksizlik zihnimi durmadan meşgul ediyordu. Neden suyumuz yoktu? Niçin yolumuz diğer köylerinki gibi düzgün değildi? Köyümüze elektrik neden gelmemişti? Koçarlı’ya indiğimde İlköğretim Müdürlüğüne uğradım. Durumları anlattım. Sorguladım. Yeterli cavabı alamayınca Aydın Milli eğitim Müdürlüğüne gittim. Aldığım bilgiler beni şaşırtacak şekildeydi. Köyümüzün beş yıllık kalkınma planına dahil edilmediğini, bu nedenle de hiçbir şey yapılamadığını söylüyorlardı.

Gözlerime uyku girmiyordu. Çaresizdim. Bu böyle devam edemezdi. Bu insanların da suya, yola ihitiyaçları karşılanmalıydı. Köyümüze elektrik gelmeliydi. Çok düşündüm. Sordum, soruşturdum. Rahmetli Muhtar Raşit Amca’dan gerekli bilgiyi aldıktan sonra sürekli çözümler aramaya başladım. Beş buçuk kilometre uzaklıkta köyümüze yetecek kadar suyu olan bir kaynak varmış. “Devlet bu suyu getirmek için gerekli su demirini verirse imece usuli ile suyumuzu getiririz.” diye düşündüm. Muhtarımıza bunu anlattım. Olurunu aldım. Bana yardımcı olacağına söz verdi.

«Şükran Öğretmenim, devlet yeter ki su demirimizi versin. Kahvede toplantılar yapar, köylümüze durumu anlatırız.” dedi.

Zamanın Başbakanı Sayın Süleyman Demirel’e bir mektup yazmayı planladım. Yerimde duramıyordum. Ne yazacağımı biliyor, ama nasıl başlayacağımı bulamıyordum. Dertleri biliyordum. Nasıl dile getireceğimi de. Gel gelelim nasıl hitap edeceğime karar veremiyordum. Bu sorunun çözülmesi şarttı. Buna inancım tamdı. Bürokrasinin dar boğazından aşıp direkt Başbakanımız Süleyman Demirel’e ulaşmalıydım. Bu konuda kararlıydım. Ankara’ya bir kez bile gitmemiş olan ben, kalemimle ve inacımla Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Başbakanı’na seslenecek, mazlum köyümü anlatacaktım.

Köylülülerimin yardımlarıyla bir çalışma masası yaptırmış, çalışmalarımı onun üzerinde yapıyordum. Düşüncelerimin çok yoğun olduğu bir gece, duygularımı gaz lambasının gecemi aydınlatan ışığının altında yazmaya başladım. Başlığını boş bırakmıştım. Köylülerimin sıkıntılarını bir bir satırlara döktüm. Yaşadıklarımı tüm çıplaklığı ile yazdım. Mektup bitmişti. Başında nasıl hitap edecektim? En doğrusu ne olmalıydı?  Kime yazıyordum? Başbakanımız beni anlayacak mıydı? Cevap verecek miydi? İçimden bir ses istediğim cavabı verdi: Evet, içimden geldiği gibi başlamalıydım ve de öyle yaptım.

 

“Saygıdeğer Meslektaşım,

Size meslektaşım diyorum, çünkü her ikimiz de aynı aşkla görev yapıyoruz. Ben öğretmenim, siz Başbakan. Görevimiz; vatana, millete hizmet etmek.

Mektubumu iadeli taahhütlü postaya verilmek üzere köyümüzün şoförü Hasan Özcan’a teslim ettim. Zarfın üzerine büyük harflerle birkaç sıra halinde; KİŞİYE ÖZELDİR!” yazdım. Israrla tembih ettim doğru postalanması hakkında. “Sakın postalandı belgesini almayı unutma!” dedim. Kafama koymuştum. Köyümün suyu, elektiriği, yolu olacaktı. Sene 1967-1968 Öğretim Yılı.

Cibin korna seslerini her duyuşumda yüreğim serçecik gibi titriyordu. Gelecek haberi bekliyordum. Okul tatiline gireceğimiz günlerde mektubumun alıntı belgesini getirdi Hasan Özcan. Sevinçten elim ayağım dolaştı. Kimselere bir şeyler demedim Muhtar Raşit Çetin Amca’dan başka. Sadece Hasan Özcan kardeşime anlattım. Bir de Mustafa Katırcı kardeşime. Onlar bana abla diyor ben de kardeşim diye sesleniyordum. Oysa üçümüz de elli doğumluyduk.  Bu mektuptan birşey çıkmaz diye düşünseler de benim moralimi bozmamak için her ikisi de sesini çıkarmıyordu. Muhtarımız Raşit Amcam ama benim gibi umutluydu. Konuşmaları, tutumlarıyla hep olumluydu. Babam Adil Günay gibi çalışanın kazanacağına inanıyordu.

Köy Öğretmeni olmak nedir? Köy çocukları ile çalışmanın verdiği huzur, heyecan, doyum nasıl ve nicedir? Tüm bunları bilmek için yaşamak gerek. Yine okul açılmış, yepyeni bir öğretim yılına başlamıştık. Okul bahçesini öğrencilerimin rahatlıkla oynayabileceği şekilde düzenlemeden, örnek ekim yapma çalışmalarından, bayram kutlamalarına kadar oldukça faal ikinci öğretim yılının ilkbaharına gelmiştik. Köylülerin bana karşı apayrı bir güveni oluşmuş, kız çocuklarını seve seve okula gönderir olmuşlardı. Geceleri evimde lüks lambasının altında onlara ekstra kurslar verme çabalarım velilerimi bana daha çok yaklaştırmıştı. Veli toplantıları yaptığımda koşa koşa geliyorlardı. Her seferinde onlara şeker, kolonya ikram ediyordum. Sanki köylüler anam babam, ben de onların kızı, bacısı, ablası idim. Köylerine gelen ilk Gız Öğretmen! Öğretmenliğime duydukları saygı kayıda değerdi. Kendilerinden biri olarak gördüklerinden her türlü ihtiyacım ile ilgileniyorlardı. Yumurtadan zeytine, evimdeki ihtiyaçlara kadar her ne almış ve yaptırmışsam; parasını kesinlikle veriyor, kimsenin hakkının bana geçmemesi için elimden geleni yapıyordum. Köylü kadınlarının bana koltuk altlarında bohçalar içinde getirdikleri sebze, meyveye için asla para almıyorlardı. “Bizim bahçıda yelede çürüp gidipbatı bunla öretmen hanım. Heç parenen mi olu?  Afiyetle yiyive gitsin. Helal hoş olsun.” diyerek beni rahatlatırlardı.

Paylaş
Etiketler: BAŞBAKANcibinsüleyman demirel
Önceki Yazı

Unutuluyor Kabiller Ama Unutulmuyor Habiller 

Sonraki Yazı

Güvercin Kurbana Veriliyor

Şükran GÜNAY

Şükran GÜNAY

İlişkili Yazılar

Sonbaharda Aşk
Doğa-Çevre

Sonbaharda Aşk

12 Kasım 2025
5k
Her Kasımda Hallerim
Anma

Her Kasımda Hallerim

10 Kasım 2025
5k
Dün-Şimdi-Yarın
Edebiyat

Dün-Şimdi-Yarın

07 Kasım 2025
5k
Sonbaharda Hallerim
Doğa-Çevre

Sonbaharda Hallerim

20 Eylül 2025
5k
Sonraki Yazı

Güvercin Kurbana Veriliyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap