Ne yazık ki, çok uzun süredir, Türk halkının büyük bir bölümü , PTT ( Pijama , terlik , televizyon) moduna gitmiştir. Okumamakta, araştırmamakta, geniş düşünmemekte,( çoğu dış güçlerin ve Türkiye2deki temsilcilerinin emrinde olan ) medya kanallarının verdiği, yalan / abartılı/kasıtlı haberlere dayanarak, kulaktan dolma bilgilerle karar vermektedir. Bilgi sahibi olmadan – fikir sahibi olmaktadır.
İki asırdır, Ülkemizde uygulanan ; “kültür emperyalizmi” , “milli ve manevi değerlerden soğutma”, ”Türk-Kürt / Laik – Antilaik/Sünni –Alevi, vb. kamplara ayrıştırma” operasyonları, çok başarılı olmuştur. Mazisini bilmeyen, öğrenme zahmetine de girmeyen, milli ve manevi değerlere sırtını dönmüş, çok çabuk beyni yıkanabilen nesiller üretilmiştir. Ülkemiz kamplara bölünmüş, kan gölüne dönüştürülmüş, huzur bırakılmamıştır. Bu arada; özellikle laiklik kavramı istismar edilerek, toplumda düşmanlıklar doğurulmuş, zulümler yapılmıştır.
Devamlı olarak , Alevi ve Kürt kardeşlerimize yapılan baskılar gündeme getirilmektedir. Halbuki asıl zulme uğrayan/baskı gören/her türlü hakkı elinden alınan /ekmeği ile oynanan /insan yerine konmayan kesim, Sünni Türklerdir. Devamlı olarak asılsız irtica yaygaraları ile ezilmiştirlerdir;
1- CHP dönemindeki zulüm ve baskıları,( uydurma Menemen Olayı dahil) oynanan oyunları, kimse inkar edemez. En azından, hepsi hepsi bir İlkokul hademesi olan, Rahmetli Babamın, yattığı falakaların hikayesini ben biliyorum. Sırf dindar diye hademelikten çıkarıldığının da şahidiyim.
2- DP devri çok mu iyi idi? Asla . Özellikle, Celal Bayar’ın etkisi ve katkısı ile , Müslümanlara her türlü baskı yapılmıştır. Atatürk’ü Koruma Kanunları icat edilmiş, 141-142-163 . maddeler zulmü yaşatılmıştır.
Tek amacı , Dinimize yapılan saldırıları göğüslemek,(Asırlardır İslam’a en büyük hizmetiyapmış) Türk Milletinin imanına sahip çıkmak olan ; Said-i Nursi Hz.lerine yapılan baskılar / zulümler/hapisler hafızalarımızdadır. Son demlerinde yatağında ölmesine bile izin verilmemiştir. Maalesef mezarı bile belli değildir.
Nurcu diye, binlerce kişi – haksız yere hapislere atılmış; yüzlerce beraat kararına rağmen yeni davalar açılmış, evler basılmış, fişlemeler yapılmıştır.
Halbuki, bu insanların hemen hepsi vatanperverdir. Vatanını her şeyden fazla sevmektedirler. Tek arzuları inançlarını korumak ve yaşatmaktır. Kimse için kötülük düşünmezler. Kanunlara herkesten fazla saygılıdırlar. Tam anlamı ile “karınca ezmez “tiplerdir.
Acaba , baskıcı ve zulmedici kesim; Said-i Nursi’nin ,Türkleri anlatan / öven/ baş üzerine koyan yazılarını okudular mı? Rahmetli Türkeş bile , bu kadar övgü düzemez ,”tevazu çizgisini , çok aşıyorum” diye düşünürdü.
Yine; bugün , Sn. Fethullah Gülen ‘in yaptığı hizmetleri; eğitime katkılarını; ve özellikle yurt dışındaki okulları ( ki bu okullardan Moskova / Kiev /Kırım/Bükreş /Tiran/Jakarta/Sudan-ABD –Özbekistan-Kırgızistan-Azerbaycan-Almanya vb. ülke ve şehirlerde bulunanlarını ziyaret ettim. Hepsi , dış İşlerimizden çok daha etkili hizmet veriyordu. Gurur kaynaklarımızdı.)İnceleyen; biraz insaf ve vicdan sahibi birinin ; aleyhte fikir yürütmesi /iftira atması mümkün olabilir mi?
3- Şimdi de, AKP dönemi baskıları başlamıştır. Sn. Başbakan, hatalı davranmakta; çevresindeki ard niyetli tiplerin etkisi altında kalmaktadır. Bugüne kadar ; Ülkeye bu kadar hizmet vermiş, özellikle de kendisine hep destek olmuş , bu geniş camiayı hasım olarak kabul etmek, zulmetmek, bence vahim bir hatadır. Bu kesimin Ülkenin birlik ve bütünlüğü için yaptığı fedakarlıkları /hizmetleri unutmuş görünmektedir. Gerçek dostlarını dışlamaktadır.
Dershaneleri kapatma fikri, vahim bir hatadır. Hukuk dışıdır. Ciddi yıkımlara ve zararlara sebebiyet verecektir. Haksız rekabetlerin kaynağı olacaktır. Zaten dökülen eğitim sistemi, tam anlamı ile enkaz haline dönüşecektir. Ve bu felaketin tamiri, çok zaman alacak, çok pahalıya mal olacaktır.( Zaten bu hukuksuzluk yargıdan dönecektir)
Kaldı ki ; son dönemde , AKP de iyice güçlenen “Türk Alerjisi” endişe vericidir. Hayrettir ki ; “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözünden , “ T.C kavramından” “Andımızdan” gıcık kapılmaktadır. İktidar, (kabine yapısına , milletvekili sayısına ve icraatlarına bakınca ) tam anlamı ile Kürt’çü bir görüntü vermektedir. Türkleri azınlık olarak gören bir anlayış hakimdir. Milli bütünlüğe zarar veren icraatlara ağırlık vermektedir.
Teröristler için , yasaksız , İnanlar için , yasaklarla dolu, bir Türkiye , tablosu çizilmektedir.
Hem İnançlarımzı kullanarak politika yapacaksın / hem de inanç sahiplerine sırtını döneceksin/ baskı uygulayacaksın. Başta İsrail/ ABD /İngiltere ve Almanya olmak üzere ,Türk ve İslam düşmanı ülkelerin , zevkle ellerini ovuşturmasına yol açacaksın. Bu tam anlamı ile nankörlüktür.
Mevlam / hepimize basiret / feraset / hidayet lütfetsin. Şımartmasın. Gururdan –Kibirden – çok bilmişlik hastalığından, korusun. Nankörlüğe düşmekten muhafaza buyursun. Her şeyin, özellikle tüm makam ve koltukların geçici olduğunu “ Kalbinde hardal tanesi kadar kibir olan , Cennete giremez” Hadis-i Şerifini unutturmasın. Dalkavuklardan kurtarsın
Bu arada , hayret ediyor ve inanamıyorum:
1- Bu ülkede ,terörün ( Türk ve İslam düşmanı) dış mihraklarca ( İsrail / ABD /Almanya/İngiltere ve AB ülkeleri ,vs.) örgütlendiğini ve yönetildiğini; Yöneticilerinin tümünün ermeni olduğunu ; Kürt meselesi olmadığını ; biraz bilgisi ve aklı olan herkes bilirken , Diyarbakır’da şov yapan / on binlerce insanımızın kanına bulanmış kirli elleri sıkan , yöneticilerimiz bilmiyorlar mı?
2- Aynı mihraklarca sahnelenen , Türkiye’de darbeyi amaçlayan , iğrenç Gezi olaylarında; tüm kırgınlıklara rağmen , kendilerini samimi inanç sahiplerinin desteklediğini / Devlete sahip çıktıklarını , ne çabuk unuttular.
3- Dershanelerin, sadece %15 i cemaate aittir. Kalan %85 de yüzbinleri aşan insan ( direkt ve en direkt olarak) çalışmaktadır. Hiçbir mantıklı gerekçeye dayanmadan , sırf inat uğruna bu kadar evladımızı ,insanımızı işsiz bırakmak vebalinden , alınacak beddualardan hiç mi korkmamaktadırlar?
Kimse Alternatifim yok diye böbürlenmemelidir. Hakim-i Mutlak olan Alemlerin Rabbi(C.C), günü gelince , ne alternatifler yaratır.
