Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar İdil TULUNOĞLU

Gerçek Kriz Hangisi

Maide ÖREN Yazar Maide ÖREN
04 Temmuz 2009
İdil TULUNOĞLU
4
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ekonomik Kriz

Son zamanlarda baş gösteren ekonomik kriz Türkiye’yi tamamen vurdu mu bilmem ama bizim haneye fena çarptı. Oldukça vurdumduymaz bir kişiliğe sahip olsam da ben bile stres sahibi oldum bu buhranda.

 “Benim konum; sanat aşkı, kültür aşkıdır” derken, aman Tanrım!.. Gerçek aşk paraymış meğer… Temel ihtiyaçları bile karşılayamayacak hâle gelmişiz ki hane halkında bu durumu en son keşfeden yine ben oldum.
Mutlu mutlu yaşamaktayken, nasıl bir anda parasızlık girdabına sürüklendiğimi fark edişimin öyküsüne gelince…

Bir akşam, çok sevdiğim arkadaşımla gittiğim kafede içmişiz çaylarımızı, yemişiz tatlılarımızı, istemişiz hesabı: O da ne? Cüzdan da nakit kalmamış! Olsun… İsterse ceplerim bomboş olsun. Çıkardım kredi kartımı, uzattım havalı havalı… Burnuma dayanan pos makinesine girdim şifreyi… Otuz saniye geçmeden, tırrrt diye çıkan kâğıdı cırrt diye çeken garson:                                                                                                                                           

-“Hanfendi, limit yetersiz diyor.” demez mi?                                                                                

Eyvah! Ne oluyor? Etrafı bir sis bulutu kaplamaya başladı. Perspektifte de bir hata olmalı. Kocaman pos makineli dev bir garson bana bakıyor ve ben “Guliver’in Cüceler Ülkesi”ne ışınlanıvermişim. Küçüldükçe küçülüyorum. Yok, yok, “Âlice Harikalar Diyarında”yım, yanlış kurabiyeyi yedim sanırım. İç sesim: “Tekrar denemek istiyorum. Joker hakkımı kullanabilir miyim? Hımm olmaz mı? Pas geçsek? O da mı olmuyor?” diye yalvarırken,                                                                        

-“Peki, nakit ödeyeyim.” cümlesi dökülüverdi dudaklarımdan.

Sesim, cümlenin sonuna doğru iyice kısılmış, duyulmaz bir hâldeydi. “Nakit mi ödeyeyim, ben ne dedim, hangi parayla?”                                                                                                  

Görüntü yeniden netleşmeye başlayıp sis bulutu dağıldığında, arkadaşımın hesabı çoktan ödemiş olduğunu fark ettim. Banaysa onun hakkını nasıl ödeyeceğimi düşünmek kalmıştı. Sohbet o kadar tatlıydı ki saatin gece yarısını geçtiği gerçeği balyoz gibi indi masaya… Taksiye binmezsem balkabağına dönüşürdüm mutlaka…

ATM önünde kısa bir konaklamadan sonra nakit avans umudu da suya düştü tabii…                                                                              

Başa gelen çekilir! Çekildi de… Toplu taşıma araçları hangi gün için duruyordu ki?                                                                                                                                        

Neyse sonunda vardım eve…

Bazı geceler odamda yattığım yerden bazı gecelerse salonda, üyesi olduğumuz dijital televizyon yayınının akvaryum görüntülü; 50’ler, 60’lar müzik kanalı eşliğinde kitap okurdum. Bu da o gecelerden biri…                                                                                         

Aldım çayımı, açtım kitabımı; bastım kumandaya, buldum kanalımı…                                   

O da ne? “Üyeliğiniz bu kanalı kapsamamaktadır.”                                                                

Nasıl olur? Daha dün gece kapsıyordu.                                                                                         

Aa, alt tarafı müzik kanalıydı. Onu da mı bir üst üyelik paketine taşımışlar? Ben de yerel bir kanal açarım. Allah Allah…

 “Üyeliğiniz bu kanalı kapsamamaktadır.”

Otuz saniyelik bir boş bakıştan sonra birden jeton düşüverdi. Kredi kartım ne kadar zamandır yetersizdi ki üyesi olduğumuz dijital televizyon yayın sistemi parayı çekememiş, bir gece yarısı darbesiyle tüm yayını bizden alıp gitmişti.                                                                          

Neyse yarın ilk iş telefon açıp nakit yatıracağımı söylerim. Zaten otomatik ödeme tersti bana…

Sabah uyanır uyanmaz cep telefonumu açmaya yeltendim. Bastım açma tuşuna, tık yok.  Nasıl açılmaz, basamadım mı?                                                                                                 

Bir daha bastım: Tepki de hayat belirtisi de yok. Olamaz, telefonum açılmıyor! Daha dün gece sapasağlam olan telefon, bu sabah nasıl açılmıyor? Telefonu açmakla uğraşırken, bir yandan asabi bir şekilde aile fertlerine seslenmeye başladım:                                                     

–“Ben bu televizyon yayınının üyeliğini iptal ettiriyorum, neydi telefon numarası?”              

Bir elim hâlâ telefonu açmaya çalışıyor, diğer yandan da ev telefonunun ahizesini kaldırmış anneme numarayı söylemesi için delileniyorum. Annem bana bir şey söylemek istercesine tam ağzını açmıştı ki numarayı hatırlayıp tuşladım hemen. Kulaklarıma inanamıyordum: “Dııııt… Sayın abonemiz, telefonunuz borcundan dolayı kesilmiştir…”                                            

İmdat! Annem fonda; evle ne kadar ilgisiz olduğum, telefonun ne zamandır kesik olduğu hakkında konuşurken, ben cep telefonuna sarılmıştım bile. Bu sefer de o su koyuverip “batarya zayıf” demez mi? Muhtemelen ilk çalışta, açılma yerine kapanacaktı.

Öf! Neler oluyor böyle?                                                                                                                 

Tırım tırım şarj aletini aramaya başladım. Yok, yok yok! Bir türlü bulamıyorum.                

Evdeki tüm telefonlar aynı marka olduğundan tek tip aletle şarj ediliyordu. Çok yardımsever bir aileyiz ya aynı cins olan şarj aletlerini “Siz de yok mu?” sorusunu soran herkese dağıtmış, bütün aile fertleri tek bir şarj aletiyle idare eder duruma gelmiştik. Sevgili kardeşim de kendisine ait şarj makinesini işe giderken yanında götürmüş; evde birbirinden zayıf bataryalı, şarj edilmeyi bekleyen bir sürü telefon bırakmıştı. Birkaç deneme sonunda ebeveynimin telefon bataryaları da sıfırı tüketip “çalışmam!” diye haykırdı..

Kredi kartım işlemez durumda, televizyon izleyebilmek için tek çarem olan dijital yayın kararmış, ev telefonu kesilmiş ve ben; biri bozuk, diğerlerinin bataryası boşalmış bir sürü telefonla baş başa kalmıştım. Şarj edebilsem ne olacaktı ki? Cevabı geldi hemen: Kontörüm de bitmişti…

Kötü bir rüyada gibiydim. Hani şu koşmak isteyip sürekli yerinizde saydığınız ya da bir ayakkabınızın tekini sokakta kaybettiğiniz o garip rüyalardan…

Sanmayın ki sözünü ettiğim o rüya burada kesildi de uyandım. Ne gezer!                                   

Kötü rüya karabasana dönüp üstüme üstüme gelmeye devam etti bıkmadan. O devam eder de benim yazım etmez mi?

Tabii ki edecek… Hem de pehlivan tefrikası gibi uzun uzun… 36 kısım tekmili birden yazmaya kalksam okurun da editörün de sabrı taşacak. O hâlde bu defalık burada kesmem gerek. “Tekrar görüşmek üzere…” diyerek, selamlıyorum sizleri…

 Mutlu kalın, esen kalın her zaman…

Paylaş
Etiketler: ekonomihayatinsankültür
Önceki Yazı

Dış Politika ve Türkiye Üzerine – II

Sonraki Yazı

Arındıramadığımız Gönül…

Maide ÖREN

Maide ÖREN

maide_yogi@hotmail.com

İlişkili Yazılar

İdil TULUNOĞLU

Kriz İçinde Geçici Bir Mucize

14 Temmuz 2009
5k
İdil TULUNOĞLU

Çileye Devam

13 Temmuz 2009
5k
İdil TULUNOĞLU

Hibrit Dil

27 Haziran 2009
5k
İdil TULUNOĞLU

Süreyya

19 Haziran 2009
5k
Sonraki Yazı

Arındıramadığımız Gönül…

Yorumlar 4

  1. Halit SUİÇMEZ says:
    16 yıl önce

    Merhaba,

    Demek ki, gerçek kriz hane halklarını fena etkilemiş.

    Güzel anlatmışsın öyküyü.. selamlar..sevgiler..

    halit

  2. MORİS OVADYA says:
    16 yıl önce

    Yazınızı çok beğendim. Çok eğlenceli olmuş. Ayrıca çok önemli bir konuya değinmişsiniz . Teşekkür ediyoruz ve devamını dört gözle bekliyoruz

  3. Şeli Levi says:
    16 yıl önce

    tebrikler elinize sağlık. hikayenin sonunu merak etmemek elde değil

  4. ege şaziment says:
    16 yıl önce

    Krizin etkilerini sıkısıklıktan basa gelebilecekleri harika bir dille anlatmıssınız. çok heyecanlı gidiyor .
    son yazınızı da okudum fakat yoruma kalaplı dıyor. ayrıca hibrit dil yazınız da cok guzel yorumları hak eden bır yazı. kapalı oldugundan buraya yazıyorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap