Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ertuğrul ERDOĞAN

Gaipten Gelen Ses

Ertuğrul ERDOĞAN Yazar Ertuğrul ERDOĞAN
08 Ocak 2011
Ertuğrul ERDOĞAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Down sendromlu çocukların bulunduğu okulun yüzme havuzunda çocuklar, öğretmenlerinin nezaretinde mutluydular. Birkaç öğrencinin çıkardığı belli belirsiz sesler havuzun bulunduğu salonu, çok olmasa da yankılandırıyordu.

Ayşe öğretmen emekli olmasına rağmen, öğrencilerinden ayrı kalmak istemiyordu. Yeni girdiği okulun havuz başında, öğrencileriyle tek tek ilgileniyor, onların ihtiyaçlarında ise hemen yanı başında oluyordu. Yemek vaktine az bir zaman kala öğrencilerini toplamak için komut verdiğinde, havuzda öğrenci kalmamıştı. Her öğrencisinin havlusunu sırtına koyup onları soyunma odasına yardımcı personelle birlikte göndermişti. Acıkan bedenler bu kez yemekhaneydi. Çatal, kaşık sesleri birbirine karıştığında Ayşe öğretmende eserlerini seyretmekten büyük zevk alıyordu. Hatta çoğu kez önündeki yemeği bırakıp, onların yemek yemelerine bile yardımcı oluyordu.

Kış mevsimiydi, dışarıda kar, hafif yağıyordu. Öğrencilerin servis minibüsleri kapının önündeydi. Şoförler, yerlerin henüz karla kaplanmamasına sevinmişti. Aileler ise çocuklarının başında araçlarındaki yerleri aldığında, okulun önünde kimsecikler kalmamıştı. Ayşe öğretmen de, kendisini alacak oğlunun arabasını içeride personellerle sohbet ederek bekledi. Beyaz araç karların içinde belli belirsiz kapıya yaklaştığında, oğlu Barbaros;
“ Anneciğim doğum günün kutlu olsun”
“ Aaaa! Çocuklarla ilgilenirken unutmuşum.”
“ Aşk olsun anneciğim, ben hiç unutur muyum? Bak sana ne aldım”
“ Parfüm mü?”
“Merak etme onu da alırız. Hani benden çok istediğin bir şey vardı. Hatırladın mı?”
“ Evet, cep telefonu değil mi?”
“ Açta gör bakalım.” Ayşe öğretmen, çabucak açtığı paketin kâğıtlarını özenle çantasına yerleştirdiğinde;
“Ya kuzum, ne zahmet ettin. “
“ Zahmet olur mu? Sana az bile, annelerin en güzeli.”
Ayşe öğretmen, gülümseyen yüzüyle arabanın önüne oturduğunda, otomobilde kar tutan yolda yavaşça evin yolunu tutmuştu. Bej renkli binanın önüne geldiklerinde, Barbaros’un yeni evli eşi de, pencerenin ardında belirmişti. Ayşe öğretmen;
“ Oğlum çok teşekkür ederim. İsterseniz bana gelin, yemeğim var birlikte yeriz. Ne dersin?”
“ Anne çok isterdik ama akşama konsere gideceğiz.”
“ Tamam, kuzum, yalnız sen bana şu telefonun ayarlarını bir yapıver. Biliyorsun teknolojiyle aramam pekiyi değil.”
Ayşe öğretmen, dinamik görünen vücudu ile dördüncü kattaki evine girdiğinde, içerisi de oldukça serindi. Hemen kombiyi yakıp, üzerini değiştirerek, oğlunun aldığı telefonu yatak odasının başucundaki sehpaya bıraktı. Mutfağa girdiğinde, çok canı istediği hamsi balıklarını ayıklamaya başladı.

Kocasını yıllar önce kaybetmişti. Tek başına yemek yemeğe de bir türlü alışamamıştı. Her yemeğe oturuşunda, oğlunu karşısında hayal ederdi. “Ne güzel sohbet ediyorduk” diye iç geçirdi. Birkaç balık sonrası iştahının kaybolduğunu anladığında, özenle kurduğu sofrayı tekrar toplayıp, salondaki televizyonun karşısına geçti. Kumandanın azizliğine sinirlendi. Birkaç kez tuşlara hızlı basarak sonunda sevdiği diziye kavuşmanın sevincini bacaklarını kanepesine uzanarak yaşadı. Gecenin ilerleyen saatlerinde, etrafta sessizliğe bürünmüştü. Neredeyse evin içinde “çıt” yoktu. Oğlunun evlenmesinden sonra yalnızlığa alışmak istese de, içindeki korku düşüncesini bir türlü yok edemiyordu…

Hep bir şeylerin olacağını, belki birazdan hırsızın içeri gireceğini, aklından hiç çıkartmıyordu… Gecenin ilerleyen saatlerinde, gözlerinin ağırlaştığını hissetti. Çok sevdiği dizisini yarım kesip yatak odasına geçti. Odasına girdiğinde garip sese anlam veremedi. Ürktü. Hemen kalkıp, sesin nereden geldiğini aramaya başladı. Yatak altlarına baksa da, bütün eşyaları elden geçirse de bitmek bilmeyen garip sesin nereden geldiğini yine de bir türlü bulamadı. Gecenin ilerleyen saatlerinde gözlerine uyku girmiyordu. Aramaktan bitap düşen yorulan bedenini yatağa bıraktığında, göz ucuyla yan tarafa baktı, eşinin ölüm günü aklına gelmişti. “Yoksa onun gaipten gelen sesimiydi” diye kendi kendine konuşmaya başladı.

Bildiği bütün duaları arka arkaya sesli okumaya başladığında, seste odanın içinde ne yükselip, nede alçalarak yankılanmaya devam ediyordu. Ayşe öğretmen, “Acaba ben deli mi, oluyorum?” sorusuna ne yanıt vereceğini bilemiyordu. Yatağından doğrulup, aynada kendini izlediğinde seste yine aynı tonuyla odanın içindeydi. Saatte gecenin üçünü gösterdiğinde, uyku artık kaçmıştı. Yarının da çok zor geçeceğini biliyordu. Kalkıp oğlunu uyandırmayı düşündü.

Ancak ona da kıyamadı. “Cin midir, şeytan mıdır?” diyerek kafasını birçok kez salladığında, “Acaba Azrail’in sesi mi?” diyerek, korkusuna korku kattı. “En iyisi banyo almak” diyerek banyoya girdiğinde, suların sesi arasında duyduğu seste kaybolmuştu. Sevinerek banyodan çıkıp, tekrar odaya geldiğinde gaipten gelen ses yine susmamıştı. Birde üst kattan gelen sese bu kez farklı tepki verdi. Kalbi neredeyse yerinden çıkacaktı. Çabucak giyinip, tansiyon aletini sol bileğine takıp bekledi. Nabzı yüz kırkları aşıyordu.

Hemen çantasındaki çoktandır içmediği dilaltı hapını aldı. Ecza dolabından da sakinleştirici şurubunu içtiğinde, biran olsun rahatlamıştı. Tekrar yatağa girdiğinde, ses yine kulaklarını tırmalamaya devam ediyordu. “Bismillah” ve “ Ayet el Kürsi” yi, defalarca tekrar etti. Artık çıldırmamak elde değildi. Ne olursa olsun diyerek, oğlunu aramaya karar verdi. Yeni alınan telefonu kulağına dayadığında, ahizeden gelen “Lütfen şarj edin, lütfen şarj edin…” komutunu veren erkek sesiyle rahatlamıştı, Kutusundan şarj aletini çıkartıp fişe taktığında, gecesini altüst eden seste bıçak gibi kesilmişti.” Ayşe öğretmen, “ Hay ben bu teknolojinin…” hayıflanmasıyla boşalan sinir arasında gülerek yatağına girdiğinde, saatte gecenin yarısını çoktan geçmişti

Paylaş
Etiketler: Ayşe öğretmenDown sendromlu çocuklarınyaşam
Önceki Yazı

Bir Buluşum Var

Sonraki Yazı

Dost ve Dostluk

Ertuğrul ERDOĞAN

Ertuğrul ERDOĞAN

İlişkili Yazılar

Edebiyat

Miğfere Küçük Yumruk

14 Nisan 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Nare

16 Şubat 2022
5k
Ertuğrul ERDOĞAN

Âdem İle Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

01 Şubat 2022
5k
Edebiyat

Âdem İli Havva’nın Kemikleri Sızlamaz mı?

20 Ocak 2022
5k
Sonraki Yazı

Dost ve Dostluk

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap