Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Ekonomi

Değişim Geleceğe, Gelecek Değişime

Emin ORHAN Yazar Emin ORHAN
05 Şubat 2024
Ekonomi, Emin ORHAN, Siyaset & Politika
0
Değişim Geleceğe, Gelecek Değişime
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İnşaattan her şeye deneyimlerimizi değiştireceğiz.

Gayrımenkulde değişim  Yaşanabilirliktir… Yaşanabilirlik, Uygun, yerel ve kompak toplu, konfor ve refahı kolaylaştıran  işlevi olan konutlaşma.

Konut imalatında dayanıklık esastır. Türkiye bir deprem kuşağı ülkesidir. . Sürdürülebilirlik. Yeşil ve sürdürülebilir eko sistemler, nötr karbon şehirleşme beklentilerimizdir. Uygun fiyatlar, konut edinimini kolaylaştıran politikaların eseridir. 

Net Sıfır Karbon Şehirler:

Entegre Bir Yaklaşım şehirleşme ve konut ediniminde bütünleşik anlayışımızdır.  Esneklik kentleşme anlayışımızda,
Çeşitli durumlara karşı kapsamlı hazırlık gelecekteki şoklara karşı hazır olmalıyız.

Vatandaşların sahip olduğu kapsayıcı kentsel ortamlar hizmetlere ve altyapıya eşit erişim kolaylığı sağlamalıdır. 

Kamu otoriteleri ile işbirliği yaparak uygun fiyatlı konut edinimi ile kentlerde yaşamanın sağlanması sağlık ve refahı güçlendirerek yaşanabilirliği kolaylaştırmaktır. 

Konut tasarımı karbonsuzlaştırmayı destekleyerek sürdürülebilirliği sağlamalıdır. Enerji verimliliği ile beraber çeşitli tehditlere karşı konutları güçlü yapmak, dayanıklılığı sağlamak  gereklidir.
Sürdürülebilirlik, karbon emisyonlarını azaltmak ve kentleri güvenli hale getirmek için devamlı çalışmak anlmına gelir. Yaşanabilirlik, hizmetleri ve sağlık ihtiyaçlarını daha adil sunmaktır. 

Daha iyi bir gelecek için geriye bakamayız. Sürdürülemez bir yolda ısrar etmeyelim. Daha iyi bir gelecek için ileriye bakmalıyız. 

Sürdürülebilir, kapsayıcı yeni bir büyüme yolunun çerçevesi ortak ufuklarımızda daha iyi bir toplum inşa etmemize yarayacak mı?

Daha iyi bir toplum inşa etmek, insana yatırım, kapsayıcılık ve sosyal sermaye inşa etmemiz ile mümkün olacaktır. Büyümemizde iklim ve biyoçeşitlilik daha iyi ekonomi oluşturmamızda rol oynayacaktır. Hemen. Şimdi! Hareket eden ortak bir sorumluluğa yönelmeliyiz. Derin bir stres toplumumuza ve ekonomize katkı sağlamaz. Polİtik dönüşüm tüm paydaşları kucaklayacak. Yanlışların toplumumuzda ve ekonomimizde sürdürülemez hale geldiğini görmüyormuyuz? Kararlı değişim, ortak anlayış ve ortak eylem zamanı. 

Ülkemizin amacı, tüm paydaşlarını ortak ve sürekli değer yaratmaya dahil etmek olmalıdır. 

İnsanın sistemin parçası olarak toplumsal özlemleri yerine getirmesini amaçlayan performansa ihtiyacımız var. Geri dönüşü olan, çevresel, sosyal ve iyi yönetişim hedeflerine ulaşmamız ivme ile artış sergilemelidir. 

Eşitsizliklere değil umuda açılan bir yola ihtiyacımız var. Liderliklerimiz dayanışmayı takdir etmelidir. Bir araya gelen, uyum içinde çalışan bir topluluğa ihtiyacımız olacaktır. Türkiye’de eşitsizlik ve başarısızlıkların temelinde kapasitemizin, yetenek ve potansiyel kaynakların israf edildiği, ve sürdürülemez bir tüketim fazlalığı anlamına gelmektedir. 

Yeni teknolojilere ve uygulamalara dayanacak sürdürülebilirlik, Türkiye’nin sanayileşmedeki devriminin itici gücü olacaktır. Değişimi, kapsayıcı, verimli, dinamik ve doğa-insan uyumu olarak tanımlıyoruz. Türkiye için yeni iş fırsatları olacaktır. Büyüme üzerindeki yüklerden kurtulacağız. Güçlendireceğimiz ve birbirimizle etkileşime geçeceğimiz ortak bir ufuk ve ortak hedeflerimiz var. Kapsayıcı, daha adil, daha çekici bir büyüme yaşam standartlarımızı yükseltecektir. Geride kimseyi bırakmayan, eko sisteme bağlı ortak vizyon ve hedefler sürdürülebilir büyüme yolumuzun çerçevesidir. Türk Toplumunu geniş tabanlı iyileştirmeye odaklı, işi ve aşı sağlayıcı, güveni tesis edici, daha iyi daha dirençli bir toplum olmak için kapsayıcılığı teşvik ediyoruz, sosyal sermaye inşa ediyoruz ve eşitsizliğe set çekecek tedbirler alıyoruz. Daha iyi ekonomi daha iyi yaşam getirir. Adil, kapsayıcı, sürdürülebilir bir toparlanma şekillendirmek istiyoruz. Daha iyi bir gelecek için harekete geçmeliyiz. Zengin iş imkanları, yatırım odaklı ekonomiyi sürdürmek istemek ve mali sürdürülebilirliğin çerçevesini belirlerken büyümenin sağlam temellerini atmanın gelecek inşa etme demek olduğunu bilerek yol almak. Sosyal bir sözleşme gibi eğitim, sağlık, yaşlı bakımı ve gençlerin korunması konularında yeni bir oluşuma ihtiyaç var. Adaleti sağlamak, eşitlik ve güven etrafında refahın adil paylaşımı esas olmalıdır. Mali ilerleme, şeffaf yönetim ile yeniden dengelenerek gelir ve giderde denklik olacak yeni politikalar gerekliliklerimizdir. Sürdürülebilir büyümemizde fiziki, insani ve doğal sermayemizi etkinleştireceğiz. Altyapımızı, teşviklerimizi dengeli yenilikçi sanayiye yönelik politika oluşturacağız. Uluslararası ve bölgesel işbirliklerine açık olacağız. Türkiye’de uyumlu bir topluluk için refahı yayacağız. Sürdürülebilir kalkınma hedefleri, yoksulluğa karşı, gelir artırıcı, istihdam sağlayıcı, iyi sağlık getirici, eşitsizlikleri azaltıcı, barış, güvenlik, işbirliği ve çevre- biyoçeşitlilik koruyucu hedefleri olan somut bir iştir. İşsizlik ve artan yoksulluk ile kalkınma yapamayız. Endüstride, inovasyon, teknoloji konularında önemli ilerleme kaydedersek sürdürülebilir kalkınmada bir perspektifimiz olur. Aşırı yoksulluk yaşayan bir ülkenin sürdürülebilir kalkınma anlamında doğru ilerleme şansı yoktur. İlerleme, araştırma, geliştirmeye yönelik yatırımlarla ilintilidir.  Hedefe gitme anlamında adaptasyon, esneklik, çevre ve biyo çeşitlilik stratejik tasarlamanın konusudur.  Kapsayıcı refah, adil sosyal sistemler vizyonumuzun ana parçalarıdır. Değişimi uygulama hırsımız var. Ortak bir vizyonu geliştirmek kapsayıcı bir büyüme anlayışı olacaktır.  Eşitsizlikleri azaltmak ve refahı paylaşmak konusunda ortak bir uzlaşma endişeleri ortadan kaldıracaktır.  Servet boşlukları, kırılgan yoksulluk gerçeğimiz olamaz. Eğtime ve sağlığa adil erişim konusunda milli bir diyaloğa ihtiyacımız var. Nüfusumuz yaşlanıyor. Daha iyi bir ekonomiyi düşünmeli ve tasarlamalıyız.  İnsan sermayemizi yeniden inşa ederken doğayı  düşünmeliyiz. Adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınma insan ve tabiat arasındaki uyumun geleceğidir. Türkiye içindeki eşitsizlikler, kırılgan işgücü, düşük gelir grupları, geçinemeyen emekliler, yoksulluk içinde yaşayan herkes, kadınlar, geri kalmış bölgeler, köylüler ve şehirlerde zorlukla ayakta durmaya çalışan herkesim artan pahalılık ile orantısız bir şekilde daha da eşitsizlik önünde fakirleştiler.  Yaşam ve geçim koşulları aşırı yoksulluk olan milyonlarca insanımız var. Zirvede servet birikirken, likidite artarken eşitsizliğin getirdiği fakirliği görmeme imkanımız yoktur. Varlık fiyatları artarken sabit gelirlilerin varlıklara ulaşma imkanları kalmadı. Yoksul ve savunmasız bir toplulukla sürdürülebilir kalkınma yapamazsınız. Ekonomik iyileşme evet. Ama önce eşitlik ve refahta, adil paylaşım.  Mali bir konsolidasyon toparlanmamız için gerek şart. Ama, bundan ne kast ediyoruz? Bizim önceliğimiz fakirliğe meydan okumadır. Eşitlik, yoksullara daha geniş refahtan pay alma fırsatları sunma adınadır. Yoksa, belli gruplara, güçlü çıkar çevrelerine daha geniş imkanlar sağlama olamaz. Adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınmanın ilk hedefi gıda güvenliği, sağlık ve eğitimdir. İnsanların yaşamlarını ve geçimlerini destekleme ana amaçtır. Yatırım ve büyümeyi sağlama ve teşvik etme insan ihtiyaçları üzerine oturan adil bir amaçtır. Mali duruşu şeffaflık olan, uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilirliği, esnek, kapsayıcı ve insan sermayesi üzerinde yükselen çevreci bir anlayıştır. 

Türk Ekonomisinin motorunun rahatça çalıştığı, iş ürettiği ve ücretlerin, kamu gelirlerinin arttığı zaman için yatırım odaklı teşvik ve büyüme programı uygulamak devletin de mali disipline uyması anlamını taşır. Yüksek borç ve sınırlı kaynaklarımıza rağmen Türkiye, toparlanma ve ilerleme kabiliyetine sahiptir. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerimiz, kapsayıcılık, eşitsizliğin azaltılması, siyasi ve kurumsal hesap verebilirlik anlamına da gelmektedir.  Türkiye, artan eşitsizlikle anca güvencesizlik duygusu yaratabilecek bir ülke olur. Bugün yurt dışına gidişlerin ve ülkeden uzaklaşmaların temel sebebi budur. Sosyal hareketliliğin azaldığı ve gelir eşitsizliğinin nesilden nesile aktarıldığı Türkiye bir fırsat ülkesi olamaz. Halkın ekonomik koşullardan duyduğu yaygın hoşnutsuzluk artarak devam ediyor.. Eşitsizlik ve daletsizlik duygusu da Türkiye’den beyin kaçışını hızlandırmış durumdadır. Bu aynı zamanda toplumsal bir bölünmeye sebep de oldu. Politik yeni milliyetçilik biçimleri, aşırı kutuplaşma ve sert siyasi söylemlerin şiddetlendirdiği çözüm üretmeyen baskıcı erkler, eşitsizlik ve güvensizlik ortamını örtbas etme yolunu kolaycılık olarak tercih etmektedirler. Buradaki zorluk ise ekonomiyi yeniden tasarlamamıza imkan vermemektedir. Oysa değişim için güvensizlikle mücadele etmek, sosyal hareketliliği geliştirmek ve kaynaklara tüm paydaşların erişimini kolaylaştırmak, kamu maliyesinin dağıtım etkisini şeffaf ve adil yeniden değerlendirmek ve toplumun tamamını adil eşitlikçi kucaklamak gerekir. Türkiye orta gelirli hanelerini güçlendirmek durumundadır. Daha iyi bir toplum için. İnsanlarına yatırım yapmak için. Kapsayıcılığı teşvik etmek için. Sosyal sermaye inşa etmek için. Güvensizlikleri aşmak için. Riskleri paylaşmak için. Korkularımızdan kurtulmak için adalet kurumlarımıza olan inancımızı tazelemek için. Temel hizmetlerin, konut, eğitim ve sağlık yaygınlaşması ve eşitsizliğin önüne geçmek için. Bugün emeklilik aylıkları yaşamaya yetmemektedir. İnsanların hayatlarının sonunda daha fazla güvenlik araması elzemdir. Eşitsizliğin her yerde olduğu başarısız ekonomik koşulları kabullenemeyiz. Yoksul ve yoksun, eşitsiz ve fırsatlara ulaşamayan bir Türkiye kabullemeyiz. Siyasi bir iradeye ve mali araçlara ihtiyacımız var. Kamu harcamalarını eşitlikçi harcamalara dönüştüren siyasi aktörler ve hesap verebilir mekanizmalar ile eşitlikçiliği öncelemiş ülke politikaları önceliğimizdir. Kamu maliyesinin dağıtım etkisini yeniden değerlendirmeliyiz. Verimlilik için temel gereklilik bunlardır.

Öğrenmenin iş, aş ve hayat direnci getiren eğitim sistemleri gerçekçidir. Erişilebilir bir sağlık politikası, sağlık sigortasının geniş kapsayıcılığı, tüm paydaşları sistemin içine alan bir güvenlik çemberi olacaktır. Servetin belli ellerde toplanması, refahın yukarı yönlü birikmesi vergi boşlukları ve muafiyetlerle ilgilidir. Servet vergilendirilmelidir. Gelir eşitsizliğinin derin bir sosyal etkisi var.  Doğru bir hizalamaya ihtiyaç duyuyoruz. Servetin ve kaynakların değişime karşı direnmesi yerine teknoloji odaklı pazarlar yaratması ve eşitliği güçlendirmesi için stabil gelirlerden sınai üretime yönelmesi teşvik edilmelidir. Artan tüm bu eşitsizlikler, insan sermayemizin potansiyeli altında gelişmesine neden olarak uzun vadeli ekonomik büyümemizi de engellemektedir. 

Eşitsizlikle mücadele, Türkiye’nin daha sağlıklı, daha kapsayıcı toplum olmasında vergileri yeniden düzenlemek, sermaye kazançlarını vergilendirmek, doğrudan vergileri artırmak, zenginlere fayda sağlayan boşlukları kapatmak ve vergi yükünü dar gelirliler lehine hafifletmek amacı ile dolaylı vergilerde düşürmelere gitmek gerekir. Sosyal risklerle mücadele ve fırsatlara eşit erişim için gereken yol budur. Toplumsal bir sorumluluğumuz var. 

Türkiye’de tüm insanlara adil, hakkaniyetli koşullar ile çalışma ve fırsat sunumu ahlaki, yasal ve ekonomik bir eşit erişim zorunluluğu olmalıdır. 

Türk insanının yeteneklerinden yararlanmak rekabet avantajımızı geliştirecektir. Karlı, inovatif şirketler çoğalacak ve çalışan bağlılığı artacaktır.  Organizasyon çabalarımızda çeşitlilik, hakkaniyet, kapsayıcılık ile adil olmak sürdürülebilir bir toparlanmayı şekillendirecektir. 


Yenilenebilir enerji, güneş ve rüzgâr en düşük maliyetli enerji elde etme fırsatlarını bize sunmaya devam edecektir. 

Havacılıkta daha rekabetçi, enerji verimliliği iyileştirmeleri yapılmaktadır. 

Hava kirliliğine maruz kalmayacak bir Türkiye’de sağlık harcamalarıda o nisbi oranda azalacaktır. Düşük karbonlu elektrik üretimi gezegenimizde potansiyel enerji üretimi anlamını taşımaktadır. Nakliye işlerimizde, kara, hava ve deniz taşımacılığımızda emisyonlarımızı azaltacak enerji alternatiflerine yöneleceğiz. Türkiye, sivil havacılıkta yükselmektedir. Temiz gökyüzü yarınlarımızın teminatıdır. Havacılık yakıtlarında temiz enerji elde etme, üretme yollarını aramalıyız. Dekarbonizasyon politikamız olarak temiz havacılık yakıtlarını sürdürülebilirlik açısından gelişimini desteklemeliyiz. Yüksek teknolojiye hazırlık yapalım. 

Dijitalleşmeyi ve yeniliği hızlandırmalıyız. 

Ağır sanayimizin enerji verimliliğini geliştirip , karbon salınımını azaltacağız. Enerji verimliliği ve düşük karbonlu ısıtmaya yatırımlarımız artacaktır.  Karbon dışı verimli enerji yatırımları teşvik edilecektir. Sosyal ve ekonomik işlerimizde verimlilik, iklim ve diğer işlerimiz adil, kapsayıcı şekillenerek sürdürülebilir bir toparlanma sürecine girebiliriz. Esnek ve uyumlu yatırım politikalarımız fırsatlarımızın başlangıcı olacaktır. Tarımsal verimliliği sürdürülebilir şekilde artırmak için önce gıda kayıplarını minimize edecek, bitki bazlı diyetlerde dahil olmak üzere transport kayıplarına dek bir dizi iyileştirmeye ihtiyaç duyuyoruz. 

Üretken, sürdürülebilir tarım için, iklim değişimine karşı erken uyarı sistemleri kurularak, kuru arazi tarımını iyileştirerek, esnek tarımı metodolojik inovasyon ve teknoloji ile buluşturarak, su kaynaklarını koruma ve kullanmada bilinçlenerek ve tarım yönetiminin daha esnek , hızlı eylem planlarına sahip olması ile mümkün olacaktır. Tarımı, tarımsal sanayinin bir unsuru olarak uyumlu, esnek ve yardımcı olarak görürüz. Yoksulluk ve riskleri azaltıcı olarak tarımsal verimliliğin gelirlerimizi ve gıda güvenliğimizi artıracağını düşünüyoruz. 

Ormansızlaştırmanın önüne geçerek, orman varlığımızı artırırsak hava kalitemizin iyileşeceği ve hastalıklara maruz kalmamızın da azalacağı malumdur. Doğal arazimizi, nehirlerimizi ve ormanlarımızı yeniden restore edeceğiz. Sera gazı etkisi azalacaktır.

Sanayinin bir alanı olarak hidrojen üretim kapasitemizi artırmak isteyişimiz ucuz ve temiz enerji elde etmek ve fosil yakıtların çevremize etkisini azaltmak olacaktır. Türkiye’de yatırımların seviyesini artırmak ile tek başına çözüme odaklanmış olmazsınız. Tüm ekonominin bileşimi değişmeli, tutarlı, çevreye duyarlı ve dünyaya satılabilecek farkındalık-karmaşıklık üretim modellemeleri ile üretime ihtiyacınız olacaktır. Tutarlı bir yönetişim ve kararlı bir topluluk sürdürülebilir kalkınmada başarıyı yakalar. Fiyat sinyallerinden etkilenmeyecek güçlü bir üretim ekonomisi yolculuğu gerçekçidir. Kapsamlı bir politika;

Kapsamlı politikamız ne olacak? Amacımızı yeniden tanımlayacağız.  Stratejimiz 4.0 Sanayi Devrimi rehberliğinde sürdürülebilir kalkınma. Yopyekün, tüm paydaşlarla birlikte kalkınma. Teknoloji odaklı, inovatif  sanayi üretimi ve destekleyici tarım ve hizmet politikalarımız ile değişime yürümeliyiz. Endüstrimizi yeniden şekillendireceğiz. Dünyaya açık, rekabetçi ve ürettiğini satan bir ekonomi. Geleneksel metotlarla ilerleyemeyiz. Büyük bir veri dünyası karşımızda. Yapay zeka organizasyon yapmada etkili olmaya, karar verici anlamında temel ilkeleri yeniden tanımlamaya geliyor. Büyüyen bilgisayar gücü daha fazla bilgi birikimini ve ulaşımını genişletti. Algoritmaların güçlü olacağı otonom, akıllı makineler, etkileşime giren akıllı robotlar karmaşık veriler, spesifik sonuçler ve insan etkileşimi anlamına gelecektir. Yıkacak ve yapacak bir yeni teknoloji devrimi geliyor. Çağımızın en önemli genel amaçlı teknolojisi veri ve yapay zeka yatırımları olacaktır. Hızlı yapay zeka gelişimi, endüstrileri dönüştürüyor. 

Dönüşmek bugünden yarınlara, mümkün. Çalışacağız. 

 

Paylaş
Etiketler: ekosistemkarbon şehirlerkonut imalatıpolitik dönüşümyapay zeka
Önceki Yazı

İcatçı Belediye

Sonraki Yazı

Türk Siyaseti Kırılma Noktasında Değil, Kırılmıştır

Emin ORHAN

Emin ORHAN

İlişkili Yazılar

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş
Ekonomi

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
5k
Borsa
Edebiyat

Borsa

02 Aralık 2025
5k
Devlet ve Ateşten Gömlek
Eğitim & Kültür

Devlet ve Ateşten Gömlek

01 Aralık 2025
5k
Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)
Gündem

Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)

29 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı
Türk Siyaseti Kırılma Noktasında Değil, Kırılmıştır

Türk Siyaseti Kırılma Noktasında Değil, Kırılmıştır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap