TEBLİĞ NO 2011- 13 Çiğ sütte fiyat istikrarı sağlama amacıyla hazırlanan tebliğ 04.03.2011 tarihinde Tarım Bakanlığı’nca yayınlandı.
Bebekler anne sütü ile beslenirler. Bu beslenme annenin gögsünden sağlanır. Bu gerçek beslenme, gerçek emzirmedir. Biberonun içinde sıvı gıda var ise tepesindeki emzik de olsa bebeğin beslenmesi gerçek olur.
Bir de yalancı emzik var. Bebek tok iken de bu emziği emer. Acıktığında yalancı emzik kar etmez.
Tarım Bakanlığı 30.04.2009 Nisan ayında başlattığı, 6 Mart 2010 tarihinde, 4 Nisan 2011 tarihinde tebliğini yayınladığı süt tozu teşvikli üretim politikası da üretici için tamamen gerçek dışı bir emzik olacak!
Evet. Bu kadar iddialıyız. Çiğ sütte fiyat istikrarını sağlamak maksadı ile çıkarılan bu tebliğlerden 2009 ve 2010’da yayınlanan tebliğlerin çiğ süt fiyat istikrarı sağlamada yalancı emzik olduğunu hep birlikte gördük. Teşhis ve değerlendirmemiz yanlış ise ulusal süt konseyi, damızlık birlikleri, süt üreticileri merkez birliği bizi lütfen tekzip etsin.
2009 yılında 10 bin ton, 2010 yılında bir o kadar kullandırılan süt tozu teşvik kararnameleri ve tebliğleri çiğ süt-damızlık üreticisinin değil bu teşvikten yararlanan süt tozu fabrikalarına yarar sağladı. Tüm süt devlerinin hemen hemen hepsinin süt tozu üretim tesisleri de var.
2011 yılı için 4 mart 2011 tarihinde yayınlanan süt tozu teşvikli üretimini düzenleyen tebliğ de çiğ sütün fiyatının düşük olduğu illerde, bölgelerde nasıl yükseltileceğinin veya yüksek olan bölgelerde (şu anda yüksek olan bölge yok) nasıl düşürüleceğinin çözümünü sağlayacak tek bir maddeye rastlayamadık.
‘’Çiğ Sütte fiyat istikrarı sağlama ‘’ amacı ile yayınlanan kararnameye dayanak yapılan tebliğde istikrarın nasıl sağlanacağını gösteren tek bir satır yok!
2011 yılında süt tozu teşvik miktarı geçen yılların aksine 38 bin ton olarak öngürüleceği daha önce Tarım Bakanı Sayın Mehdi Eker tarafından yapılan açıklamada ‘’ ülkenin 20 bin ton olan süt tozu ithalat miktarının yurt içinde teşvikle üretileceğini ‘’ bildirmişti.
20 bin tonluk süt tozu teşvik miktarını 3000 TL ile çarparsak 60.000.000 TL bir teşvik yıllık 1,7 milyar Türk Liralık hayvancılık desteğine nazaran devede kulaktır. Süt tozu fabrikaları için ise iştah kabartıcı bir miktardır.
2009 yılında süt sanayicilerinin satın aldığı çiğ süt miktarı 5 milyon 75 bin ton iken 2010 yılında bu miktar yaklaşık 7 milyon tondur. 2 milyon tonluk bu artış ülkede artan çiğ süt üretiminden değil 2010 yılında fiyatların olması gereken seviyelere yaklaşması ile çiğ sütün açık parakende satışının süt sanayicilerine teslim edilmesinden doğan bir artıştır. 2010 yılında süt hayvanı sayısı artmadı ki çiğ süt üretim artışı olsun!
38.000 tonluk süt tozu teşvikli üretimi demek göreceli olarak 380.000 ton çiğ sütün piyasadan çekilmesi demektir.
2011 yılında da 7 milyon çiğ sütün üretileceğini var sayar isek 380 bin tonluk süt tozu teşvikli üretimi ile çiğ sütün % 5’inin piyasadan fiyat istikrarı için çekilecektir.
Ama bu fiyatlarda istikrar sağlayabilecek mi?
Süt tozu fabrika sahibi ve aynı zaman da çiğ sütü satın alanların (süt sanayicilerinin) aynı olması karşısında çiğ sütün fiyatlarını ‘’ kendi elleri ile niçin yükseltsinler ‘’ sorusu hem ekonomik hem de mantıki bir sorudur. Süt ve süt ürünü üretenlerin ve bu üretiminde çiğ sütü satın alırlar iken aralarında rekabet kanununa aykırı anlaşmalar yapanların sahip oldukları süt tozu fabrikaları ile satın alacakları çiğ sütte fiyat istikrarını sağlamayacaklarını düşünmek ya saflık veya iş bilmemezlik ya da bilip de bilmezlikten gelme sanatını icra etmek demektir.
Desteklemenin maksadı düşük olan çiğ sütü olması gereken seviyelere getirmek ise yayınlanan bu tebliğdeki düzenlemeler bu amaçtan yoksundur. Ulasal süt konseyinin başındaki başkanın süt sanayicilerinin(Ülker ) temsilcisi olması her şeyi açıklamaya yetecektir.
Tebliğdeki düzenlemeler çiğ sütün fiyatlarını olması gereken seviyelere getirmek değil süt tozu sahibi süt tozu fabrikatörlerine destekleme sağlamaktır. ‘’ Artık süt tozunu ithal etmeyip içerde üreteceğiz diyerek böbürlenmenin dış ticaret açığımıza sağlayacağı fayda 60 milyon dolardır. Milyarlarca dolar dış ticaret açığında 4-5 milyar dolarlık tarım ürünleri ithalat rakamlarında 60 milyon dolarlık fayda sağlayacak düzenlemenin adına Çiğ Süt Fiyat İstikrar Tebliği değil ‘’ Dış Ticaret Açığını azıcız ucundan da olsa kapatma tebliği tebliği ‘’ dense daha yerine bir isimlendirme olurdu.
2009 ve 2010 tebliği tamamen dış satıma yönelik iken 2011 tebliği hem iç hem dış satımı öngörmektedir. Bu tebliğde farklı olarak dahilde işleme rejimi çerçevesinde süt tozu ithal edeceklerin yurt dışı yerine yurt içinde üretilen süt tozunu kullanma mecburiyetini getirmektedir. Yoksa yurt dışından süt tozu ithalatı yasaklanabilmiş değil. Zaten yurt dışından süt tozu ithalatını yasaklamaları da WTÖ (Dünya Ticaret Örgütü ) ‘anlaşmalarına göre mümkün değil. Kaldıki süt tozu ithalatı ancak hükümet karanamesi ile yasaklanabilir. Tebliğde süt tozu yasağı gibi bir kavram dahilde işleme rejimi için geçerlidir.
Hayvancılık , çiğ süt üretim politikalarından sorumlu Tarım Bakan’ına değil, Tarım Bürokratlarımıza, bilhassa TÜGEM Genel Müdürlüğü’ne, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştirici Birliklerine, Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Yöneticilerine soruyoruz; Bu süt tozu teşvikli tebliği tüm ülkedeki 50-70 kuruş fiyat aralığındaki çiğ süt fiyatlarını DSYMB tesbit rakamı: 73 kuruş seviyelerine getirecek mi?
Hayvancılığımızı Dünya ile rekabete açtık diyen Tarım Bakanlığı Müsteşarımızdan istirham ediyoruz: Tek alıcılı veya sayısı çok olsa da aralarında anlaşmaları neticesinde rekabet ilkelerine göre tek alıcı sayılanların mal satın aldığı bir pazarda gerçekçi rekabeti sağlamada malın piyasadan çekilme miktarının % 5 mi yoksa % 20 mi olması gerektiğini ‘’ Dünya Rekabetini Bilen Biri olarak’’ ekonomistlere veya rekabet kurulu uzmanlarına sorup öğrenmelidir.
Üretilecek çiğ süt miktarının % 5’i ile hem de süt sanayicisinin temsilcisinin eliyle çiğ süt fiyatında istikrar sağlanamaz.
Fazla olduğu iddia edilen çiğ sütün piyasadan çekilme yönteminde süt tozu yerine Peynir Ürettirilemez mi? Süt tozunun saklanma süresi iki yıl Peynir’in saklanma süresi bir yıl.
Eh teşvikli süt tozu süt sanayicisine geri verilecek, peynir ise tüketiciye sunulacak. Süt ve peynir sanayicisi kendisine rakip olacak reçeteleri yayınlatmaz. Üreticileri, tüketicileri takan kim. Çarklar süt sanayicileri için döndürülüyor.
Ülker’ in temsilcisi ve Ulusal Süt Konseyi Başkanı Sayın Harun Çallı’nın çiğ süt fiyatlarında istikrar sağlamada maharetini ömrümüz olursa 2011’de görebileceğiz.
Ne güzel bir düzen. Koyunlar kurda teslim edilmiş!
Koyunları kurda teslim eden kim ?
Bilen var ise çözümlerinizi, yorumlarınızı bekliyoruz!
süper tebrikler