Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mustafa Nevruz SINACI

Bu Koalisyon Hükümet’e Dönüşmek Zorundadır!..

Mustafa Nevruz SINACI Yazar Mustafa Nevruz SINACI
24 Haziran 2015
Mustafa Nevruz SINACI
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

CHP, MHP VE HDP KOALİSYONU

Hükümet Kurmak ve Devlet Olmak Zorundadır

Mustafa Nevruz SINACI

Sıradan bir seçim, aldatan put ve rejimin anatomisi;

Sözde İslâm ülkelerinde ironi, ötelenen bilim ve gerçek:

Hakikatte: “Hak, Hüküm-Hikmet ve Hükümet”

Başta Orta Doğu (güdümlü Arap hükümranlıkları) olmak üzere, İslâm ülkeleri nam ya da Müslümanların yoğunlukta olup idare cihazına hâkim bulundukları memleketlerde, müthiş bir rüşvet-iltimas, yalan-talan, ikiyüzlülük, nitelikli (organize) sahtekârlık hüküm sürmektedir.

İslâm’ın zorunlu kıldığı hak, adalet, ahlâk, eşitlik ve hukuk ilkelerine tamı tamına ters, bütünüyle aykırı ve bir nevi “emanet, vesayet ve icazet” sistemine dayalı olarak teşekkül eden sultalar, cuntalar:, Ortak akıl ve maşeri vicdanın asla kabul etmeyeceği biçimde kamu gücünü kullanarak gasp, irtikap, hırsızlık, yolsuzluk, suiistimal, hile-desise, ayırma-kayırma, aldatma-kandırma, takiyye ve çifte standart yoluyla vatandaşları alenen soymaktadırlar. Ki bu, mensup olduklarını iddia ettikleri dinle taban tabana zıt, Kuran-ı kerim vahiylerine tümden aykırı, tam bir sapkınlık, mürailik, müşriklik ve bilinçli bir kilise mukallitliği hali arz etmektedir.

Oysa Demokratik hukuk devletleri ve özellikle idarede Müslümanların yer aldığı İslâm referansı ile anılan devletlerde hükümetler eliyle; Seçilmişler tarafından doğrudan veya bazı yüksek dereceli atanmışlar (memurlar) kullanılmak suretiyle haksızlık, yolsuzluk ve suiistimal yapılıyor olması; Dünya milletlerine karşı ve İslâm adına çok büyük bir utançtır.

Uzun bir süredir “paralel devlet” yaftası altında ülkemizde sürdürülen operasyonlar da bu sosyal mutasyon ve toplumsal çürümüşlüğün, en az elli yıldır Türkiye Cumhuriyetinde var olduğunu kanıtlamaktadır. Alınan tedbirler ve yapılan operasyonların ‘namuslu-dürüst, onurlu ve sorumlu hükümet; Mutlak adaletli, demokrat, lâik, şeffaf devlet doğrultusunda gelişmesini ve gerçekleşmesini dilerim. Aksi takdirde, sür’atle yayılan yozlaşma, kokuşma ve çürümenin önlenmesi, devletin “haksız, hırsız, yolsuz” takımından kurtarılması mümkün olmayabilir!..

Aslında “dinler arası diyalog” namıyla ileri sürülen ve bazı beyinsiz kitlelere dayatılan ütopyanın sebebi; Bu koyu cehalet hali, iğrenç fanatizm veya (büyük bir ihtimalle de) dönme-devşirme (kripto) orijini olsa gerek! Bir başka şekilde, evrende var olan tek dine eş koşulur ve dinler arası diyalog safsatası nasıl ortaya konulabilir? Müslümanların çok dikkatli olması şart!

Zira “el iman minel vatan” emri, “her insan bir devlettir” olgusu, “tam bağımsız, özgür, hâkim ve hükümran” devlet algısı ile “Meclisler, vekiller ve hükümetler halkın emrine ve vatandaşın hizmetine memur unsurlardır” hakikati asla unutulmamalıdır.

KELİMELERİN KAVGASI VE DİL İSTİSMARI  

Böyle bir durumda bizim her konuya, “mutabık kalınmış tanımlar” veya “kelime ve kavramların” soy anlamları ile başlamamız gerek. Aksi takdirde, ilim-irfan, emir ve ilmihale dair beyan ve bildirimlere açıkça muhatap oldukları halde, davranış biçimlerini düzeltmeyen, doğrusal yönde değiştirmeyen, yaşama tarzlarını doğrultmadan; Küfür, yanlış, hata, ihmal ve kusurda ısrar edenleri primitif varlıklar, paralize veya mutasyona uğramış mundarlar şeklinde kabul, ilân ve telâkki etmek gerekir. Böyleleri, akil olmadıkları ve rüştlerini ispatlamadıkları cihetle, hiçbir derece ve düzeyde yöneticilik görevlerine seçilemez veya atanamazlar. Velev ki seçilmiş veya atanmış olsalar bile, bu geçersiz bir eylem, gayrimeşru ve yok hükmündedir. Şu kadar ki: Bu durum, malûm eşhası işledikleri suçlardan mütevellit ceza ehliyetini kaldırmaz.

GELELİM GÜNÜN EN ÖNEMLİ MESELESİNE

Şöyle ki: 07 Haziran günü, adına seçim (!) denilen bir çeşit “saptama/tespit” prosedürü ifa ve icra edildi. Nihayetinde her an ‘asıl olan millet’ tarafından azli kabil 550 vekil tayin ve tespit olundu. Şimdi! “Sadece halka vekil olduklarını idrak, asla bir Avukattan fazla hak, yetki ve güce sahip olmadıklarının bilinciyle vekiller” hükümet kurma yolunda. Bu aşamada sadece millete karşı sorumlu olduklarını; görev ve yetkilerini doğrudan milletten aldıklarını; kanunlar gereği “sadece koordinasyonla görevli parti başkanına” biat etmemeleri; Türkiye Cumhuriyeti anayasası dışında kimseye itaat ve sadakat göstermemeleri gerektiğini bilmeye mecburdurlar.

AYRICA: HAK kavramının Allah anlamına geldiğini, haksızlığın Allahsızlık-kâfirlik; Hüküm’ün, Hikmet bağlamında ilim-ahlâk ve fazileti zorunlu kıldığını; Hükümet’in eşitlik, hak (Hakkıdır Hak’a tapan Milletimin İstiklâl), (evrensel) hukuk ve adaleti uygulamaya memur ve her şekilde mecbur olduğunu bilmek ve bu bilinçle hükümet etmek zorundadırlar!

Evrensel gerçek, İlâhi, ilmî ve insani (fıtrat) hakikat şudur ki: Adil (adaletli, eşitlikçi, namuslu, dürüst, şeffaf ve demokrat) olmayan hükümetler meşru değildir. Milletler arası bazı temas, tedbir ve misillemeler hariç olmak üzere, devlette gizlilik olmaz. Gizlilik melânettir.

BU İDRAK VE HAKİKAT IŞIĞINDA HÜKÜMET ŞUURU

(Sözde) seçimlerin hemen akabinde koalisyon konusunda kırmızıçizgiler çizen Ana Muhalefet partisi (CHP)’nin, MHP ve HDP’ye bazı hatırlatmalarda bulunduğuna şahit olduk. “Hele durun, kaçmak var mı? Seçimlerde, halkın huzuruna çıkıp vaki hükümetin yeteneksiz, yetersiz ve başarısız olduğunu söylediniz. Seçim oldubitti. Yeni hükümet kurmak için icazet aldınız. Şimdi nereye kaçıyorsunuz? Emekliler, çifte ikramiye, asgari ücretliler, yüksek maaş, eşitsizlikler, çiftçiler, ucuz mazot, aç sefil çocuklar, püskevit, dar gelirli aileler, Hilal Kart ne olacak? İşsizler iş, evsizler ev bekliyor. 13 yıldan bu güne sürüp gelen yolsuzluk, yalan-talan, soygun-vurgun, rüşvet ve iltimasla suçladığınız hükümetin hesaba çekilmesi, sorgulanması, yargılanması, yargı önünde; Yüce Divanda hesap vermesi gerekmiyor muydu? Sizler, ey bu günün muhalefete soyunan ve iktidara icazet, lütuf ve inayet arz eden sözde siyaset haneleri!

Seçim döneminde yalan söylemediyseniz gelin, mertçe sözünüzün arkasında durun.

HESAPLAŞMA YOKSA İBRA’DA YOKTUR

Sözünüzü tutmadan ve adaleti hayata geçirmeden nereye kaçıyorsunuz?

Evvelâ bu hükümete hesap sormak, sonra da haksız, adaletsiz, hukuk ve ahlâka aykırı olarak gerçekleştirilmiş bütün karar, edinim ve icraatların muhakemesini yapmak için sizler (Chp, Mhp, Hdp) hep birlikte koalisyon kurmaya mecbursunuz. Tarafsız ve bağımsız yargı önü ve kamu vicdanı nezdinde hükümet ve AKP aklanırsa; Bu defa sizler yalancı, müfteri ve bozguncu durumuna düşersiniz. İkisinin ortası yoktur. Ya hükümet olup, hesap soracaksınız ya da siyaset ve fazilet sahnesinden çekilip gideceksiniz.  Böyle bir durumda kaçmak veya kaçamak yollara sapmak yiğitlik değil, resmen (hariçle iştirakli) dâhili bedhahlıktır.

Baştanbaşa Güney Doğu olmak üzere hemen, hemen her sandıkta yolsuzluk, hırsızlık ve hile yapıldığına dair vahim iddialar bütün İnternet medyasında yer alıyor. Buna mukabil yandaş, yoldaş ve sırdaş basın ile akredite medyada tek satır yok. Herkes neticeden memnun ve mutlu görünüyor. Hatta bir takım kaşarlı politik ACI’lar pişkinlikle sırıtarak rol kesiyorlar. Sanki bu sahne, hain oyun ve senaryo demokrasi düşmanları tarafından hazırlandı gibi geliyor insana! Peki, Yüksek (!) Seçim Kurulu kesin sonuçları neden ve niçin bu kadar geç açıkladı?..

Malum, menfur, bakkalcı ve çakkalcı medya bunu neden, niçin sorgulamadı?

SOSYAL MEDYADA YER ALAN İDDİALARDAN

Bütün bu savları yok saymak ve ithamları duymazdan gelmek herkes için zuldür.

Silah tehdidiyle vatandaşın “seçme hakkına” tasallutta bulunulduğu gerçeğine delalet edecek onlarca, yüzlerce örnek varken ve binlerce plâkasız araç sandık sandık dolaşmış iken; Bu şaibeye rağmen sizler, adalete hesap vermeden mi yüce Meclise sığınıp, dokunulmazlık zırhına sarılarak, tüyü bitmemiş yetimin hakkını domuz gibi yiyip zıkkımlanacaksınız? Bu vaziyette “millet bize muhalefet görevi verdi” demek, iğrenç bir yalandır, ayıptır, bühtandır, korkaklık, yalakalık, avantacılık, haramzadelik ve hazımsızlıktır diyen yok mu içinizde?..

Sahi, neden bu seçimde kimse “çöpten oy pusulası çıktığını” ileri sürmüyor?

Haksızlık, yolsuzluk, sahtecilik, organize sahtekârlık, görevi kötüye kullanma, hile ve desise yapıldığına dair “milletvekili çıkaran partilerin” bir iddiaları yok. Gariptir Vatan partisi gibi, “çok ağır bir yenilgi, hayal kırıklığı ve hüsrana uğrayanlar” dâhil bütün partiler neticeden memnun. Yaklaşık iki haftadır ortaya konulan eylem ve söylemlere bakılırsa, sanki mevcut hükümetin yerinde kalarak, hiçbir şey olmamış gibi fiil ve icraatına devam etmesi umuluyor, bekleniyor ve sanki akla-hayale gelmeyecek atraksiyonlarla AKP’ye gizli destek veriliyormuş gibi! Bu ne acayip pişkinlik, vurdumduymazlık ve aymazlık?

Gören de bunları AKP’nin saklı ortakları, siyasi iştirak ve müttefikleri sanacak.

Açıklaması mümkün olmayan çok şaşılacak, garip ve tuhaf bir durum!..

Oysa millet, CHP-MHP ve HDP’ye koalisyon hükümeti kurma görevi verdi.

Evet, elbette! Seçim sonuçları akıl, erdem ve vicdan ışığında okunduğunda açıkça görülür ki; Millet CHP, MHP ve HDP’ye koalisyon hükümeti kurmaları için görev, yetki ve sorumluluk verdi. Zaten, daha dün, bunu çok istiyorlardı. Yandaşları “Yaşasın koalisyon” çığlıkları atıyor; “Koalisyon felakettir” diyenlere karşı kuyruğu dik tutup, “Ne münasebet. Pek âlâ koalisyon hükümetiyle de ülke idare edilebilir. Siz, geçmişin kötü örneklerine bakmayın, piştik elhamdülillah” demiyorlar mıydı?

Şimdi fırsatı değerlendirmek zorundalar. Şekvacı, şikâyetçi ve millete karşı davacı oldukları mevcut hükümete karşı başarılı olabilecek bir koalisyon hükümeti kurmalı ve miting meydanlarında taahhüt ettikleri iddialı vaatlerini mutlaka yerine getirmelidirler. Bu bir namus, akıl, mantık, şeref ve haysiyet borcudur. Millete alenen verdikleri sözleri tutmamaları halinde; Belki de ikinci bir fırsatı asla bulamayabilirler.

KAÇMAK YOK VAATLERİ YERİNE GETİRECEKSİNİZ!

Malum ve mezkür muhalefetin, aynı telden çalıp müştereken yaptıkları en büyük, en önemli vaat ve taahhütlerini şöyle bir gözden geçirelim: Büyük insanlık; Hak, adalet, eşitlik ve barış; Birlik, bütünlük ve beraberlik içinde adaletle kalkınma:, Objektif-Evrensel hukuk ve tarafsız, bağımsız yargı; İşsize iş, herkese aş; Namuslu, dürüst ve saydam yönetim; Bedelsiz eğitim, karşılıksız sağlık ve ücretsi adalet; Makul asgari ücret; Çalışan ve emekli maaşlarında norm ve standart birliği; Seyyanen ücret zammı; Aracı-tefeci ve komisyoncu soygununa son verilerek, üretici ve tüketici arasında dolaşan kene, kan emici vampir ve sülük saltanatına dur denilmesi… Daha neler, neler. Alın sokaklara dağıtılan afiş, pankart ve el ilânlarına bakın.

Şunu kimse unutmasın: Siyasette herkes sözünden vaat ve taahhüdünden sorumludur.

Aslında Yüksek Yargı, TBMM ve Adalet Bakanlığının olması gereken görevi: Yerine getirilmediği sürece: Nitelikli sahtekârlık, organize hırsızlığa teşebbüs, bireyleri ve top yekûn kitleleri kandırmaya, aldatmaya ve bu yolla çıkar sağlamaya hazırlık, TBMM, siyasi partiler ve Milletvekilliği kurumunu istismar, suiistimal ve kötüye kullanma suçlarını takip biçiminde düzenlenmek zorundadır. Zira sıkı bir takip, denetim ve belgeleme olmadan suç önlenemez.

UTANMADAN, ARLANMADAN POLEMİK YAPILIYOR    

Kılıçdaroğlu yan mı çiziyor? Demirtaş “MHP ile asla bir araya gelemeyiz” mi diyor? Bahçeli erken seçim mi istiyor? Bir dakika beyler! Kaçmak var mı? Halkın huzuruna çıkıp bu hükümetin başarısız olduğunu sizler söylediniz ve hükümet kurmak için icazet aldınız. Şimdi nereye kaçıyorsunuz? Emekliler, çifte ikramiye, asgari ücretliler, yüksek maaş, çiftçiler, ucuz mazot, çocuklar püskevit, fakirler hilal kart, işsizler iş, evsizler ev:, Top yekûn millet adalet, hak, hukuk ve eşitlik bekliyor. Açılım-saçılım sahtekârlığı yalan, tiksindirici bir hile, desise… Bu milletin yegâne sorunu: Herkese adalet, eşitlik ve hukuktur. Hani söz namustu, bu vaatleri gerçekleştirmeden nereye kaçıyorsunuz? Bahane üçlü koalisyon kurulamaz. Niye? Görünüşte Erdoğan nefreti sizi bir araya getirdi. Pek âlâ da ortak çalışabilirsiniz. Neden olmasın…

“MHP’nin olduğu yerde HDP, HDP’nin olduğu yerde MHP olmazmış. Bunlar düşman kardeşler, bir yapı içinde huzurlu olamazlar, sürekli “maraza” çıkarırlar. İkisinin olduğu yerde CHP olmaz. Kurulacak bir “azınlık hükümetine” dışarıdan destek de vermezler. Yapıları, çatı ve ideolojileri buna uygun değil. Dünya yıkılsa bir araya gelemezler” söylemleri doğru değil.

RTE nefretinde bir araya gelebilen, Pekâlâ bir ‘ortak çalışma’ düzeni kuran, kurdukları düzende birbirlerini kırmayan, üzmeyen, suçlamayan, incitmeyen, karşılıklı atışmayan, ağız dalaşına girmeyen ve maraza çıkarmayanlar, hükümeti haydi haydi kurar ve birlikte çalışmayı başarabilirler. Daha dün bunlar birbirlerini vatana ihanet, hırsızlık, yolsuzluk, hele ki devleti satmakla hiç suçlamıyorlardı. Seçim sathında adeta paslaşıyor halkın çok iyi bildiği suçlarını; Görevi ihmal, ihanet ve suiistimallerini, haksızlık-yolsuzlukta ortaklıklarını dile getirmiyorlar; Birlikte atıp-tutuyor, üç aşağı beş yukarı tamamı benzer vaatlerde bulunuyorlardı.

Sıra vaatleri gerçekleştirmeye gelince mi “düşman kardeşler” oldular?

Paylaş
Etiketler: devlethükümetkoalisyonpartirejimseçim
Önceki Yazı

Türk Milleti’ne Tuzak: Din, Barış, Kardeşlik Diyerek Böldüler

Sonraki Yazı

Numan Kurtulmuş ne Yapar?

Mustafa Nevruz SINACI

Mustafa Nevruz SINACI

İlişkili Yazılar

Mustafa Nevruz SINACI

GACETA OFICIAL Venezuella Aldatan Put

01 Mart 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Demokratlar Kulübü Derneği

30 Ocak 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Cumhuriyetçi Demokratlar Hareketi

26 Ocak 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Milli Dava “Vatan Kıbrıs” (ve KKTC) Yaşayacak Ve Mutlaka Yaşatılacaktır

25 Ocak 2017
5k
Sonraki Yazı

Numan Kurtulmuş ne Yapar?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap