Girişimcilik özellikleri ilk önce içinde yetiştiği kültürel iklimde şekillenir. Ya da girişimci kişilik özelliklerine sahip kişilerin de aile ve kültürel faktörler sebebiyle girişimcilik potansiyelleri köreltilmektedir. Bu durumu örneklendirecek olursak girişimcinin yetiştiği kültür ikliminde bir iş kurma ve bu işe sahip olma fikri teşvik ediliyorsa, bağımsız para kazanma duygusu aşılanıyorsa, bireycilik ön planda ve başarma duyguları teşvik ediliyorsa bu kültür için girişimciliği besleyen bir iklime sahiptir diyebiliriz.Tam karşıtı olan başarının teşvik edilmediği gibi başarısızlığında bir sonuç değil kapasitesizlikle değerlendirildiği bir kültürde girişimcilik özelliklerinin filizlenme olasılığı ortadan kaldırılmış demektir. Bu şartlar altında girişim faaliyetlerinin yoğunluklu olduğu ortamı tahmin etmek zor olmayacaktır. Peki sadece girişimciliği kültürürel iklim mi etkilemektedir. Birçok faktör söz konusudur. Bu faktörler arasında kişinin sosyal çevresi, sahip olduğu finansal kaynaklar, eğitim, bilgi düzeyi ve devlet teşvikleri de ciddi oranda etkili olmaktadır.
Sosyal çevrenin girişimcilik potansiyelinde sağlayacağı etkiyi açıklamamızda şu atasözümüz bizlere ışık tutabilecek niteliktedir. “ Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” bu atasözünün girişimciliğin sosyal çevre boyutu ile ne ilgilisi olduğu düşünülüyor ise atasözümüzü tahlil etmeye başlayabiliriz demektir. İnsanlar devamlı beraber olduğu, anlaştığı ve sevdiği insanlardan hatta sevmediği insanlardan bile etkilenebilmektedirler. Bu yüzdendir ki çevrenizde girişimcilik yapmak isteyen veya girişimci olan insanların varlığı sizlerinde girişimci olma fikrine etki edebilmektedir. Bunun için daima geleceği ve başarıyı hedefleyen kişilere önerimiz sosyal çevrenizde sizi olduğunuz noktanın ilerisine taşıyacak nitelikte insanlarla zaman geçirmeye çalışmanız. Bir diğer önemli faktör de maddi olanaklardan yoksunluktur. İnsanları birçok zaman yapmak istediklerini gerçekleştirmek için özgürce davranmasını sağlayan şüphesiz ki sahip olduğu maddi olanaklarıdır. Maddi olanaklar girişimci olmada önemli bir etkendir. Ancak bazı durumlar için olmazsa olmaz bir faktör değildir. Örneğin çok güzel, özgün ve daha önce uygulanmamış bir fikre sahip olmanız durumunda şartlar değişmektedir. Özellikle teknoloji veya girişimci adayımızın yaşadığı ülkede benzeri olmayan bir girişim, hizmet veya ürün üretilmek isteniyorsa inanamayacağınız kapıların bir bir önünüze açıldığını göreceksiniz. Tabi girişim fikriniz için gerekli çalışmaları yapmış ve destek sağlayacak tüm kapıları açılması için zorlamışsanız. Orijinal, uygulanabilir, yarar sağlayabilecek ya da maddi bir çıktıya dönüşme potansiyeli yüksek bir iş fikrinin destek için taliplisi çok olur. Bu konuda devletin hibe, teşvik ve kredileri ayrıca özel sektörden ‘melek yatırımcı’ olarak tanımlanan girişimcilerin fikir ve projelerinize istediğiniz finansal kaynakları sağlamada çok istekli olduklarını göreceksiniz.
Eğitim evet tabi ki eğitim de girişimci olmayı etkileyen faktörlerdendir. Tabi burada saydığımız etkenler yüzdelik dilimde ki oranları faklılık göstermektedir. Herkesin hep bir ağızdan terennüm ettiği gibi eğitim girişimcilikte de şarttır ve en geçerli akçelerden biridir. İnsan bilmediğinin cahilidir diye bir tanım vardır. Bir alan veya konu hakkında bilgi sahibi olmamak bir labirente benzer ki içerisinde kaybolmamak mümkün değildir. Nasıl iş kuracağını, kurulacağını bilmemek, hizmet yapmak istediği sektörü analiz edebilecek yöntemleri bilmemek bilgi birikim ve tecrübeye sahip olmamak ticari faaliyetler süreci dediğimiz iş hayatında geri dönüşü olmayan ciddi kayıplara sebep olabilmektedir. Ayrıca tecrübe tanımımızı uygulamalı olarak belli bir alanda deneyim kazanım süreci olarak çok rahat yapabilmekteyiz. Türkiye de her yıl binlerce şirket kurulurken aynı hızla binlerce şirket de kapanmaktadır. Kuralını bilmediğimiz basit bir oyunu bile sürdüremez iken ip üzerinde yürüyen bir cambaz benzetmesi yapabileceğimiz girişimciliği de kurallarına göre oynamadığımız takdirde ciddi hukuki ve ticari yaptırımlar ile karşılaşmamız kaçınılmaz olmaktadır. O halde nasıl ki araba kullanmayı öğrenmek için kursa gidiyor isek ve farklı alanlarda yetkinlikler elde etmek için bir öğrenme faaliyeti içerisine giriyorsak girişimciliğin incelik ve önceliklerini öğrenmek için mutlaka eğitimini almamız gerekmektedir. Tabi burada kastettiğimiz sadece eğitim kurumlarında alınabilen eğitim değildir. Yaygın eğitim şekilleri de ciddi katkılar sağlamaktadır. Girişimcilik serüvenini bizzat yaşamış biri olarak, girişimci olmak isteyenlere önerim; eğer muhteşem ve henüz kimse tarafından keşfedilmemiş bir fikriniz yoksa hemen tek başına büyük işlere kalkışmak yerine ilgili alanda şartları olgunlaştırmak olacaktır. Öncelikli olarak iş ve ticaret tecrübesi olan bir partner ile ticari dile hakim olmak ve ustalaşma sürecinden sonra bağımsız bir girişimde bulunmak istenilen geleceğe daha emin ve hasarsız ulaşmanızı sağlayacaktır.
