Bisiklet sporuyla ilgilenen arkadaşlarımın kurduğu, “Kalbin İçin Pedalla” teşkilatından sonra bisiklet yarışlarına merak saldım. Onun için, önce bisikleti tanımlamak istiyorum.
Bisiklet, kısaca iki teker bir direksiyon. Bu hâliyle yeterlidir bilene. Tekeriyle keyiflidir binene. İki teker ile gideni gören ve cilvelidir benim de olsun diyene.
Bu aracın enerjisi kaslardan. Kasların yediğimiz besinlerden aldığı maddelerden. Böyle bir aracı sürmek istersen eğer, boşuna tereddüt etme yorulduğuna değer.
Yorulduğuna değer, iki teker bir direksiyon.
Bisiklete yollar açık, sürücüler olsa da kaçık. Kaçığı fark ettiğinde çıkarsın kaldırıma. Böylece trafiğe takılmazsın, rampalarda bayılmazsın.
Yokuş, bayır veya düz yol seçmez. Esasında iyi yollardan da vazgeçmez. Özellikle ince tekerin kaliteli sürüşü bilinir. İnce tekerle yarışlarda mutlusun. O hâlde herkese bir bisiklet ki, insanlığı ve barışı temsil etsin. İnsanlara spor, yarışlarda kıracağı rekor. İstediğin gibi hareket edersin ve varışa varırsın.
Bisikletle gücünü test et ve yarış için ha bire gayret et. Bu gayrette, yardımcı da sen, enerji harcayan da koşan ve koşturan da sen. İki teker üstünde oturan da sen.
Öğrenirsen binersin, ancak vardığında inersin. İki teker üstündesin, korkuyorsan sinersin. Bisikletle baharda güler, yaz mevsiminde de coşarsın, çağlayanlar gibi. Önün tıkansa da yanlardan kaçarsın.
Bisiklet, çoğu zaman o seni, bazen de sen onu taşırsın.
Bisiklet öyle zevkli ki, hiçbir zaman erinmezsin sürmeye, kırk beş kilometre gitmeye. Karadeniz’i görmeye. Çekinmezsin patikada binmeye.
Bisiklet dost, o bir sevgi ve zevk. Mutlu olmanın yolu, yoktur vites kolu. Asfalttan patikaya iş yerine varmaya. Varmak için çevrilir pedallar. Çevrilirken pedallar, duraklarsın su için, Marmara gelir karşına yorulsa da kasların. Aldırma sakın siliniyor pasların ve eriyor yağların.
Çıkar aklından yasların, mutluluk kaynağı bisiklet.
İki teker bir direksiyon, bisiklet.
Hasan TANRIVERDİ





















