Bilal, “Son Büyük Sultan Abdülhamid Han’ı anlamak” konulu anma programında, aileden gelen derin tarih, sosyoloji, hukuk ve siyasetteki feraset(?)ini kullanarak, tarihe geçecek(!) bir konuşma yapmış.
Bilal, bu tarihi(!) konuşmasında üstüne basa basa; ‘Abdülhamid’i yediniz, Menderes’i astınız, Özal’ı zehirlediniz, Erbakan Hoca’ya darbe yaptınız ama Tayyip Erdoğan’ı yedirmeyiz” demiş.
Konuşmanın öne çıkan iki önemli ögesi var: a)Bilal’in kendisini sadareti korumada asli görevli saydığı konusundaki kararlılığı b) Tarihte işlenmiş cinayetler dahil, suçlar hakkında kesin bilgi sahibi olduğu…
“Özal’ı zehirlediniz!” ifadesi bir olasılıktan ziyade, kesin bilgi vurgusu yaptığına göre, ileri(!) demokrasimizin bağımsız(!) mahkemeleri, Sevgili Bilal’in bilgisine başvurur herhalde. Bu sayede Ahmet Özal’ın bile yıllarca arayıp bulamadığı “faili meçhül” de Bilal sayesinde aydınlanmış ve “Erdoğanlar” hanesine bir hizmet daha eklenmiş olur.!.
Baba Erdoğan da, Yıldız Sarayı’nda yaptığı konuşmada; 29 Mart 2016 tarihinde, II.Abdülhamit’in nasıl idam edildiğini anlatmıştı. Link: http://www.dunyasozluk.com/erdogan-in-abdulhamit-i…/…/guncel.)
Oysa edepsiz, ahlaksız, tarihler utanmadan, sıkılmadan, Sultan’ın 10 Şubat 1918’de zaturreden öldüğünü yazmakta.
*
Umarım bir KHK ile II.Abdülhamid Han Hazretlerinin tahttan indiriliş tarihi olan 27 Nisan 1909, onun “Hal” tarihi olarak tescillenip tarihi hata düzeltilir.
*
“Son büyük sultan Abdülhamid Han’ı anlamak” etkinliğine; Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı olarak, sporcu(!) kimliğiyle katılan Bilal Erdoğan, yaptığı konuşmada; Sultana atılan iftiralardan, söylenen yalanlardan, yapılan karalama kampanyalından sözetmiş. “İşte o ilericiler, batıcılar, vesayetçiler Abdülhamid’i devirdikten sonra 10 yılda imparatorluğu yerle bir ettiler” deyip, “Kurtuluş Savaşının bile o sözünü ettiği 10. yılın sonunda başladığını bile unutarak, sütten çıkma akkaşık bir Abdülhamit Han portresi çizmiş. “İşte o zihniyet 28 Şubat’ın da arkasındaki zihniyettir” demiş, “Bugünle ilişkinin doğru kurulması açısından bunu söylüyorum” demiş, o günler üzerinden, 15 Temmuz’a, 17/25 Aralığa ve kendilerine yapılmak istenen darbeler getirmiş sözü.
Bunlarla da yetinmeyip “Abdülhamid’in 33 yıl toprak kaybetmeden ülkesini yönetmeyi başardığını” söyleyerek bir tarihsel feraset(!) daha sergilemiş!.. Keşke o kadar “tahsil” yapmasaydı Bilal. Hiç olmazsa Sakallı Celal’in “Zira bu kadar cehalet ancak tahsil ile mümkündür sözünü doğrulatmamış olurdu.
Osmanlı Tarihi boyunca en çok toprak kaybının II Abdülhamid döneminde yaşandığını bilmeyen Bilal; 33 yıl boyunca donanmanın haliçte “hapis” tutulduğunu bileydi bari!.
Oysa tarihler; Bosna, Hersek’in II Abdülhamit zamanında Avusturya Macaristan İmparatorluğuna bırakıldığını, ayrıca, Girit, Teselya ve Romanya’nın o dönemde elden çıktığını… Osmanlının anavatanı sayılan Balkanlarda Bulgaristan Prensliği kurulduğunu, Akdeniz ticareti ve ekonomik açıdan büyük önem arzeden Mısır ve Kıbrıs’ın da yine o dönemde kaybedildiğini yazar.
Ayrıva… Kars ve Ardahan’ın da uzun bir dönem (yine onun döneminde) Rusların elinde kaldığını unutmamak gerekir.
*
– Peki de; Bilal hangi sıfatla toplantıya katılmış ve yapmış konuşmayı?
– Gençlik Eğitim ve Kültür Konfederasyonunun (GENÇ-KON), Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı olarak etkinliğe katılıp yapmış konuşma …
– “Dünta Etnospor” konfederasyonu neyin nesiymiş?
– Geleneksel spor dalları, okçuluk, kökbörü, atlı cirit, kuşak güreşi, yağlı güreş, aşırtmalı aba güreşi ve mas güreşi tanıtılmasını, profesyonelleşmesini ve olimpiyatlarda yer almasını sağlamak amacıyla kurulan bir konfederasyon.
10 May 2017’de Bilal Erdoğan başkanlığında; “Ok Yaydan Çıkıyor” sloganıyla Dünya Etnospor Konfederasyonu tarafından organize edilmiş. Tabii ki, şehzademizin usta olduğu okçuluk ağırlıklı bir festivalmiş bu. Başlıca sponsorlar, hepimizce tanıdık: Hatta bir bakıma finansın çok-birazı bizim cebimizden gibi!.
Turkcell, Namet, Sırma, THY, Çaykur, TRT, Mado…
*
“Son Büyük Sultan Abdülhamid Han’ı anlamak” etkinliğinin sahibi konfederasyon, ve Başkan’ı baya faal!… Eee… Başkan’ı öyle ferasetli olunca!…
*
Şehzade olmak ne güzel!…
*
06.03.2018
Mehmet Halil Arık
Emekli Eğitimci – DENİZLİ
mehmethalilarik@gmail.com




















