Shelley
sıcak ve içten gözlerle gülümseyen Azerbaycan sevdalıları, bir arada olmanının mutluluğunu yaşadılar! Kitaplaştırdığım BİR SEVDADIR AZERBAYCAN, örneği…
Salondaki koltukların dolu olduğu gözlenen etkenlikte; Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Belediye Meclis Başkanı Yener Kazak, meclis üyeleri, Azerbaycan Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Hasan Sultan Zeynelov ve Xuraman Ağayeva ilk sırada; hemen arkasındaki ikinci sırada solumda eğitimci Metin Yıldırım, sağımda Pof. Dr. Gülten Alışık ve işadamı Muzaffer Oflaz yerlerini aldılar.
Etkinliğin sunuculuğu başarıyla gerçekleştiren genç, dinamik ve başarılı Tv yapımcısı Cankat Koca, gerekli açıklamalarda bulunduktan sonra Kadıköy Azerbaycan Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitimci Hikmet Alp’e açış konuşmasını yapması çağrısında bulundu. Eğitimci meslektaşım Cafer Akyol ile diğer yönetim kurulu üyelerinin ve yardımseverlerin çabalaır takdire değer düzeyde seyretti.
Konuklarına ‘hoş geldiniz!” seslenişi yapan Hikmet Elp, konuşmasını şu sözcüklerle sürdürdü:“İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği, 2007 yılında ‘Azeri Kültür Evi’ adıyla kuruldu. Azerbaycan kültürünü, folklorunu, müziğini yaşatmak için konser, panel ve kimi toplantılara ev sahipliği yaparak kısa zamanda bölgemizde güvenilir bir dernek olması düşüncesinden hareket edildi.
‘İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği’ adıyla tüm İstanbul’u kucaklamak ve hedef büyüterek daha geniş kapsamlı kurumsal bir sivil toplum kuruluşu olmak, amaçlandı. ISO 9001 belgesi de alarak kurumsal anlayışımızı yönetim biçimine dönüştürerek çekim merkezi durumuna geldik. Derneğimiz şu anda 150’ ye yakın üyesiyle dinamik bir yapı sergilemekte; çalışmalarını Serhat Kültür Dergisi’nde, Tv ve gazete sayfalarında duyurmaktadır.
Dernek oluşumunda; yönetim kurulunun yanı sıra onur kurulu, Aksakal(değerlerimiz), kadın kolları ve gençlik kolları olmak üzere güç birliği içerisinde toplumun tüm kesimlerini kucaklayan yapısallığa gidildi.
Amacımız; bu kültüre gönül veren Azerbaycan sevdalılarını yine bu çatı altında toplayarak güç birliği ve sinerji( görevdeşlik) oluşturmaktayız.” Demesi sonrasında konuklardan Başkonsolos Hasan Sultan Zeynelov, sahneye davet edildi.
Zeynelov; Azerbaycan halkının baskılara karşı susmayarak özgürlüğüne kavuştuğunu belirtti. 31 Aralık’ın “Dünya Azerbaycanlılar Günü” ilan edildiğine de dikkatleri çekti! Haydar Aliyev’in Türkiye-Azerbaycan birliğinde; ‘İki millet, tek devletiz.’ Söyleminde bulunduğunu, İlham Aliyev ve tek diaspora’dan söz etti. Tüm insanların yeni yıllarını kutlayarak sağlıklı yaşamaları dileğinde bulundu.
Sahneye davet edilen Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu: “Dost ve kardeş Azerbaycan halkının Dünya Azerbaycanlılar Günü’nü kutluyorum. İki ülke arasında dayanışma diliyorum.” dedi.
Sunucu Koca, saz ekibini çağırdı. Piyanoda Naile Ahmedov, tarda Erol Çetin’in olduğunu duyurdu. Tebrizli Sanatçı Sevda A. Sonay alkışlar eşliğinde sahnede göründü! “Genç yaşta ölen bacımın anısına konserime başlıyorum. O da bunu isterdi.” dedi. Kısa ve özlü konuşmasını ortak Türkçemizle gerçekleştirdi. O güzel ve dinleten yanık ve içli sesiyle iki bölüm halinde özgün eserler yorumladı! Neler mi o eserler? Adlarını sıralayalım: ilkin Fuzuli’nin aşağıdaki ünlü gazeli…
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?
Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı
Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı?
Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı
Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı?
Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı?
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı?
Sonrasında sırayla; Arzular, Ay Lâçin, Sarı Gelin, Ayrılık, Üsküdar ve Azerbaycan’ım… Solist Sevda, ilgiyle ve coşkuyla izletmeyi başardı! Jest ve mimiklerine koşut soprano ses özelliğiyle de gönülleri fethetti! Fotoğraf sanatçısı olan kızı Melodi Şoar, makinesiyle görüntüleri deklanşörledi. Etkinlik sonrası kutladım ve söyleştik.
Sema Turan, Metin Koca ve Mehmet Kemal Üstünbaş’la birlikte solandaki sergiyi izledik. Söyleşide bulunduk.
Kısa süren halk oyunu gösterisi ve görüntülü şiir sunumu, etkinliğe apayrı renk kattı ve bol alkış aldı, denebilir.
Sanatçılara, maddi ya da manevi emeği geçenlere çiçek ve şükran plaketleri verildi. Görüntüler alındı. Sunucu Cankat Koca ve Başkan Hikmet Elp’in yürek sözleriyle konser noktalandı.
Konser sonrası Kozyatağı’nda yolumu adımlarken; 15 Haziran -2014’de gidip görme fırsatını bulduğum Can Azerbaycan, gözümden ve gönlüme ılım ılım aktı! Dilimden de “Azerbaycan’ım” şarkısı, sözcük sözcük ve nağme nağme döküldü:
El bilir ki, sen menimsen
Yurdum, yuvam meskenimsen
Anam doğma vetenimsen
Ayrılar mı gönül candan
Azerbaycan. Azerbaycan…
Men bir uşak, sen bir ana
Odur ki bağlıyam sana
Hangi semta, hankı yana
Hey uçsam da yuvam sensen
Elim, günüm, obam sensen…
*
Shelley
sıcak ve içten gözlerle gülümseyen Azerbaycan sevdalıları, bir arada olmanının mutluluğunu yaşadılar! Kitaplaştırdığım BİR SEVDADIR AZERBAYCAN, örneği…
Salondaki koltukların dolu olduğu gözlenen etkenlikte; Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Belediye Meclis Başkanı Yener Kazak, meclis üyeleri, Azerbaycan Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Hasan Sultan Zeynelov ve Xuraman Ağayeva ilk sırada; hemen arkasındaki ikinci sırada solumda eğitimci Metin Yıldırım, sağımda Pof. Dr. Gülten Alışık ve işadamı Muzaffer Oflaz yerlerini aldılar.
Etkinliğin sunuculuğu başarıyla gerçekleştiren genç, dinamik ve başarılı Tv yapımcısı Cankat Koca, gerekli açıklamalarda bulunduktan sonra Kadıköy Azerbaycan Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitimci Hikmet Alp’e açış konuşmasını yapması çağrısında bulundu. Eğitimci meslektaşım Cafer Akyol ile diğer yönetim kurulu üyelerinin ve yardımseverlerin çabalaır takdire değer düzeyde seyretti.
Konuklarına ‘hoş geldiniz!” seslenişi yapan Hikmet Elp, konuşmasını şu sözcüklerle sürdürdü:“İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği, 2007 yılında ‘Azeri Kültür Evi’ adıyla kuruldu. Azerbaycan kültürünü, folklorunu, müziğini yaşatmak için konser, panel ve kimi toplantılara ev sahipliği yaparak kısa zamanda bölgemizde güvenilir bir dernek olması düşüncesinden hareket edildi.
‘İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği’ adıyla tüm İstanbul’u kucaklamak ve hedef büyüterek daha geniş kapsamlı kurumsal bir sivil toplum kuruluşu olmak, amaçlandı. ISO 9001 belgesi de alarak kurumsal anlayışımızı yönetim biçimine dönüştürerek çekim merkezi durumuna geldik. Derneğimiz şu anda 150’ ye yakın üyesiyle dinamik bir yapı sergilemekte; çalışmalarını Serhat Kültür Dergisi’nde, Tv ve gazete sayfalarında duyurmaktadır.
Dernek oluşumunda; yönetim kurulunun yanı sıra onur kurulu, Aksakal(değerlerimiz), kadın kolları ve gençlik kolları olmak üzere güç birliği içerisinde toplumun tüm kesimlerini kucaklayan yapısallığa gidildi.
Amacımız; bu kültüre gönül veren Azerbaycan sevdalılarını yine bu çatı altında toplayarak güç birliği ve sinerji( görevdeşlik) oluşturmaktayız.” Demesi sonrasında konuklardan Başkonsolos Hasan Sultan Zeynelov, sahneye davet edildi.
Zeynelov; Azerbaycan halkının baskılara karşı susmayarak özgürlüğüne kavuştuğunu belirtti. 31 Aralık’ın “Dünya Azerbaycanlılar Günü” ilan edildiğine de dikkatleri çekti! Haydar Aliyev’in Türkiye-Azerbaycan birliğinde; ‘İki millet, tek devletiz.’ Söyleminde bulunduğunu, İlham Aliyev ve tek diaspora’dan söz etti. Tüm insanların yeni yıllarını kutlayarak sağlıklı yaşamaları dileğinde bulundu.
Sahneye davet edilen Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu: “Dost ve kardeş Azerbaycan halkının Dünya Azerbaycanlılar Günü’nü kutluyorum. İki ülke arasında dayanışma diliyorum.” dedi.
Sunucu Koca, saz ekibini çağırdı. Piyanoda Naile Ahmedov, tarda Erol Çetin’in olduğunu duyurdu. Tebrizli Sanatçı Sevda A. Sonay alkışlar eşliğinde sahnede göründü! “Genç yaşta ölen bacımın anısına konserime başlıyorum. O da bunu isterdi.” dedi. Kısa ve özlü konuşmasını ortak Türkçemizle gerçekleştirdi. O güzel ve dinleten yanık ve içli sesiyle iki bölüm halinde özgün eserler yorumladı! Neler mi o eserler? Adlarını sıralayalım: ilkin Fuzuli’nin aşağıdaki ünlü gazeli…
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?
Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı
Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı?
Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı
Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı?
Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı?
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı?
Sonrasında sırayla; Arzular, Ay Lâçin, Sarı Gelin, Ayrılık, Üsküdar ve Azerbaycan’ım… Solist Sevda, ilgiyle ve coşkuyla izletmeyi başardı! Jest ve mimiklerine koşut soprano ses özelliğiyle de gönülleri fethetti! Fotoğraf sanatçısı olan kızı Melodi Şoar, makinesiyle görüntüleri deklanşörledi. Etkinlik sonrası kutladım ve söyleştik.
Sema Turan, Metin Koca ve Mehmet Kemal Üstünbaş’la birlikte solandaki sergiyi izledik. Söyleşide bulunduk.
Kısa süren halk oyunu gösterisi ve görüntülü şiir sunumu, etkinliğe apayrı renk kattı ve bol alkış aldı, denebilir.
Sanatçılara, maddi ya da manevi emeği geçenlere çiçek ve şükran plaketleri verildi. Görüntüler alındı. Sunucu Cankat Koca ve Başkan Hikmet Elp’in yürek sözleriyle konser noktalandı.
Konser sonrası Kozyatağı’nda yolumu adımlarken; 15 Haziran -2014’de gidip görme fırsatını bulduğum Can Azerbaycan, gözümden ve gönlüme ılım ılım aktı! Dilimden de “Azerbaycan’ım” şarkısı, sözcük sözcük ve nağme nağme döküldü:
El bilir ki, sen menimsen
Yurdum, yuvam meskenimsen
Anam doğma vetenimsen
Ayrılar mı gönül candan
Azerbaycan. Azerbaycan…
Men bir uşak, sen bir ana
Odur ki bağlıyam sana
Hangi semta, hankı yana
Hey uçsam da yuvam sensen
Elim, günüm, obam sensen…
*
Shelley
sıcak ve içten gözlerle gülümseyen Azerbaycan sevdalıları, bir arada olmanının mutluluğunu yaşadılar! Kitaplaştırdığım BİR SEVDADIR AZERBAYCAN, örneği…
Salondaki koltukların dolu olduğu gözlenen etkenlikte; Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Belediye Meclis Başkanı Yener Kazak, meclis üyeleri, Azerbaycan Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Hasan Sultan Zeynelov ve Xuraman Ağayeva ilk sırada; hemen arkasındaki ikinci sırada solumda eğitimci Metin Yıldırım, sağımda Pof. Dr. Gülten Alışık ve işadamı Muzaffer Oflaz yerlerini aldılar.
Etkinliğin sunuculuğu başarıyla gerçekleştiren genç, dinamik ve başarılı Tv yapımcısı Cankat Koca, gerekli açıklamalarda bulunduktan sonra Kadıköy Azerbaycan Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitimci Hikmet Alp’e açış konuşmasını yapması çağrısında bulundu. Eğitimci meslektaşım Cafer Akyol ile diğer yönetim kurulu üyelerinin ve yardımseverlerin çabalaır takdire değer düzeyde seyretti.
Konuklarına ‘hoş geldiniz!” seslenişi yapan Hikmet Elp, konuşmasını şu sözcüklerle sürdürdü:“İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği, 2007 yılında ‘Azeri Kültür Evi’ adıyla kuruldu. Azerbaycan kültürünü, folklorunu, müziğini yaşatmak için konser, panel ve kimi toplantılara ev sahipliği yaparak kısa zamanda bölgemizde güvenilir bir dernek olması düşüncesinden hareket edildi.
‘İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği’ adıyla tüm İstanbul’u kucaklamak ve hedef büyüterek daha geniş kapsamlı kurumsal bir sivil toplum kuruluşu olmak, amaçlandı. ISO 9001 belgesi de alarak kurumsal anlayışımızı yönetim biçimine dönüştürerek çekim merkezi durumuna geldik. Derneğimiz şu anda 150’ ye yakın üyesiyle dinamik bir yapı sergilemekte; çalışmalarını Serhat Kültür Dergisi’nde, Tv ve gazete sayfalarında duyurmaktadır.
Dernek oluşumunda; yönetim kurulunun yanı sıra onur kurulu, Aksakal(değerlerimiz), kadın kolları ve gençlik kolları olmak üzere güç birliği içerisinde toplumun tüm kesimlerini kucaklayan yapısallığa gidildi.
Amacımız; bu kültüre gönül veren Azerbaycan sevdalılarını yine bu çatı altında toplayarak güç birliği ve sinerji( görevdeşlik) oluşturmaktayız.” Demesi sonrasında konuklardan Başkonsolos Hasan Sultan Zeynelov, sahneye davet edildi.
Zeynelov; Azerbaycan halkının baskılara karşı susmayarak özgürlüğüne kavuştuğunu belirtti. 31 Aralık’ın “Dünya Azerbaycanlılar Günü” ilan edildiğine de dikkatleri çekti! Haydar Aliyev’in Türkiye-Azerbaycan birliğinde; ‘İki millet, tek devletiz.’ Söyleminde bulunduğunu, İlham Aliyev ve tek diaspora’dan söz etti. Tüm insanların yeni yıllarını kutlayarak sağlıklı yaşamaları dileğinde bulundu.
Sahneye davet edilen Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu: “Dost ve kardeş Azerbaycan halkının Dünya Azerbaycanlılar Günü’nü kutluyorum. İki ülke arasında dayanışma diliyorum.” dedi.
Sunucu Koca, saz ekibini çağırdı. Piyanoda Naile Ahmedov, tarda Erol Çetin’in olduğunu duyurdu. Tebrizli Sanatçı Sevda A. Sonay alkışlar eşliğinde sahnede göründü! “Genç yaşta ölen bacımın anısına konserime başlıyorum. O da bunu isterdi.” dedi. Kısa ve özlü konuşmasını ortak Türkçemizle gerçekleştirdi. O güzel ve dinleten yanık ve içli sesiyle iki bölüm halinde özgün eserler yorumladı! Neler mi o eserler? Adlarını sıralayalım: ilkin Fuzuli’nin aşağıdaki ünlü gazeli…
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?
Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı
Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı?
Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı
Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı?
Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı?
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı?
Sonrasında sırayla; Arzular, Ay Lâçin, Sarı Gelin, Ayrılık, Üsküdar ve Azerbaycan’ım… Solist Sevda, ilgiyle ve coşkuyla izletmeyi başardı! Jest ve mimiklerine koşut soprano ses özelliğiyle de gönülleri fethetti! Fotoğraf sanatçısı olan kızı Melodi Şoar, makinesiyle görüntüleri deklanşörledi. Etkinlik sonrası kutladım ve söyleştik.
Sema Turan, Metin Koca ve Mehmet Kemal Üstünbaş’la birlikte solandaki sergiyi izledik. Söyleşide bulunduk.
Kısa süren halk oyunu gösterisi ve görüntülü şiir sunumu, etkinliğe apayrı renk kattı ve bol alkış aldı, denebilir.
Sanatçılara, maddi ya da manevi emeği geçenlere çiçek ve şükran plaketleri verildi. Görüntüler alındı. Sunucu Cankat Koca ve Başkan Hikmet Elp’in yürek sözleriyle konser noktalandı.
Konser sonrası Kozyatağı’nda yolumu adımlarken; 15 Haziran -2014’de gidip görme fırsatını bulduğum Can Azerbaycan, gözümden ve gönlüme ılım ılım aktı! Dilimden de “Azerbaycan’ım” şarkısı, sözcük sözcük ve nağme nağme döküldü:
El bilir ki, sen menimsen
Yurdum, yuvam meskenimsen
Anam doğma vetenimsen
Ayrılar mı gönül candan
Azerbaycan. Azerbaycan…
Men bir uşak, sen bir ana
Odur ki bağlıyam sana
Hangi semta, hankı yana
Hey uçsam da yuvam sensen
Elim, günüm, obam sensen…
*
Shelley
sıcak ve içten gözlerle gülümseyen Azerbaycan sevdalıları, bir arada olmanının mutluluğunu yaşadılar! Kitaplaştırdığım BİR SEVDADIR AZERBAYCAN, örneği…
Salondaki koltukların dolu olduğu gözlenen etkenlikte; Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu, Belediye Meclis Başkanı Yener Kazak, meclis üyeleri, Azerbaycan Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Hasan Sultan Zeynelov ve Xuraman Ağayeva ilk sırada; hemen arkasındaki ikinci sırada solumda eğitimci Metin Yıldırım, sağımda Pof. Dr. Gülten Alışık ve işadamı Muzaffer Oflaz yerlerini aldılar.
Etkinliğin sunuculuğu başarıyla gerçekleştiren genç, dinamik ve başarılı Tv yapımcısı Cankat Koca, gerekli açıklamalarda bulunduktan sonra Kadıköy Azerbaycan Kültür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eğitimci Hikmet Alp’e açış konuşmasını yapması çağrısında bulundu. Eğitimci meslektaşım Cafer Akyol ile diğer yönetim kurulu üyelerinin ve yardımseverlerin çabalaır takdire değer düzeyde seyretti.
Konuklarına ‘hoş geldiniz!” seslenişi yapan Hikmet Elp, konuşmasını şu sözcüklerle sürdürdü:“İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği, 2007 yılında ‘Azeri Kültür Evi’ adıyla kuruldu. Azerbaycan kültürünü, folklorunu, müziğini yaşatmak için konser, panel ve kimi toplantılara ev sahipliği yaparak kısa zamanda bölgemizde güvenilir bir dernek olması düşüncesinden hareket edildi.
‘İstanbul Azerbaycan Kültür Derneği’ adıyla tüm İstanbul’u kucaklamak ve hedef büyüterek daha geniş kapsamlı kurumsal bir sivil toplum kuruluşu olmak, amaçlandı. ISO 9001 belgesi de alarak kurumsal anlayışımızı yönetim biçimine dönüştürerek çekim merkezi durumuna geldik. Derneğimiz şu anda 150’ ye yakın üyesiyle dinamik bir yapı sergilemekte; çalışmalarını Serhat Kültür Dergisi’nde, Tv ve gazete sayfalarında duyurmaktadır.
Dernek oluşumunda; yönetim kurulunun yanı sıra onur kurulu, Aksakal(değerlerimiz), kadın kolları ve gençlik kolları olmak üzere güç birliği içerisinde toplumun tüm kesimlerini kucaklayan yapısallığa gidildi.
Amacımız; bu kültüre gönül veren Azerbaycan sevdalılarını yine bu çatı altında toplayarak güç birliği ve sinerji( görevdeşlik) oluşturmaktayız.” Demesi sonrasında konuklardan Başkonsolos Hasan Sultan Zeynelov, sahneye davet edildi.
Zeynelov; Azerbaycan halkının baskılara karşı susmayarak özgürlüğüne kavuştuğunu belirtti. 31 Aralık’ın “Dünya Azerbaycanlılar Günü” ilan edildiğine de dikkatleri çekti! Haydar Aliyev’in Türkiye-Azerbaycan birliğinde; ‘İki millet, tek devletiz.’ Söyleminde bulunduğunu, İlham Aliyev ve tek diaspora’dan söz etti. Tüm insanların yeni yıllarını kutlayarak sağlıklı yaşamaları dileğinde bulundu.
Sahneye davet edilen Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu: “Dost ve kardeş Azerbaycan halkının Dünya Azerbaycanlılar Günü’nü kutluyorum. İki ülke arasında dayanışma diliyorum.” dedi.
Sunucu Koca, saz ekibini çağırdı. Piyanoda Naile Ahmedov, tarda Erol Çetin’in olduğunu duyurdu. Tebrizli Sanatçı Sevda A. Sonay alkışlar eşliğinde sahnede göründü! “Genç yaşta ölen bacımın anısına konserime başlıyorum. O da bunu isterdi.” dedi. Kısa ve özlü konuşmasını ortak Türkçemizle gerçekleştirdi. O güzel ve dinleten yanık ve içli sesiyle iki bölüm halinde özgün eserler yorumladı! Neler mi o eserler? Adlarını sıralayalım: ilkin Fuzuli’nin aşağıdaki ünlü gazeli…
Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı?
Kamu bîmârına cânân deva-yı derd eder ihsan
Niçün kılmaz bana derman beni bîmar sanmaz mı
Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı?
Gûl-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akar sular bulanmaz mı
Gâmım pinhan tutardım ben dedîler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı?
Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Beni tan eyleyen gafîl seni görgeç utanmaz mı?
Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı?
Sonrasında sırayla; Arzular, Ay Lâçin, Sarı Gelin, Ayrılık, Üsküdar ve Azerbaycan’ım… Solist Sevda, ilgiyle ve coşkuyla izletmeyi başardı! Jest ve mimiklerine koşut soprano ses özelliğiyle de gönülleri fethetti! Fotoğraf sanatçısı olan kızı Melodi Şoar, makinesiyle görüntüleri deklanşörledi. Etkinlik sonrası kutladım ve söyleştik.
Sema Turan, Metin Koca ve Mehmet Kemal Üstünbaş’la birlikte solandaki sergiyi izledik. Söyleşide bulunduk.
Kısa süren halk oyunu gösterisi ve görüntülü şiir sunumu, etkinliğe apayrı renk kattı ve bol alkış aldı, denebilir.
Sanatçılara, maddi ya da manevi emeği geçenlere çiçek ve şükran plaketleri verildi. Görüntüler alındı. Sunucu Cankat Koca ve Başkan Hikmet Elp’in yürek sözleriyle konser noktalandı.
Konser sonrası Kozyatağı’nda yolumu adımlarken; 15 Haziran -2014’de gidip görme fırsatını bulduğum Can Azerbaycan, gözümden ve gönlüme ılım ılım aktı! Dilimden de “Azerbaycan’ım” şarkısı, sözcük sözcük ve nağme nağme döküldü:
El bilir ki, sen menimsen
Yurdum, yuvam meskenimsen
Anam doğma vetenimsen
Ayrılar mı gönül candan
Azerbaycan. Azerbaycan…
Men bir uşak, sen bir ana
Odur ki bağlıyam sana
Hangi semta, hankı yana
Hey uçsam da yuvam sensen
Elim, günüm, obam sensen…
*
