“Güneş senle doğup, senle batıyor
Türküm diyen yürek, sende atıyor
Ulu önder Atam, sende yatıyor
Gözümün selisin, başkent Ankara.”
Sadık Dağdeviren
Ulu Önder M. Kemal Atatürk, Ankara ve Ankaralılara şükran duygularını: “Ankara’nın ve Ankaralıların benim gönlümde bambaşka bir yeri vardır.” Diyerek gösterdi.
“Milli sınırlar içinde bulunan yurt parçaları bir bütündür; birbirinden ayrılamaz.”
“Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz… Hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız.”
Kemal Atatürk
***
Hem termal hem de bir davet için 16 Ekim 2021 tarihinde Pendik’ten yerimi aldığım YHT ile 4 saat 30 dakika sonra Ankara Gar’dayım. Oradan Aşti’ye… İlk giden araçla yolculuğumu sürdürerek akşamüzeri Beypazarı’nda oldum. Oradan bindiğim taksiyle Akropol…
Akropol Termal Tesiste görevlilerden ve çağrım üzerine eksikleri, gerekli onarımları yaptıran ya da yapanlardan: Yönetici Ali Varol olmak üzere, gelenlerle ilgilenen Murat Kara, Elektrikçi Hüseyin Alkan, Ön Bürodan Ramazan Tanrıseven, Muhasebeden Elif Aşan, Teknik Servisten Burak Özcan ile Murat Çiltaş, Meydan Görevlisi Hediye Kılıç, Marketin Gülen Yüzü Ebru Tiftik ve Bünyamin Vuran ilgilerini gördüğüm kişiler oldu. Kendilerine teşekkür ederim. (Ancak Resepsiyon Görevlisi Güneş Kösem, adının insanı olmayıp kimi hoş olmayan olumsuzluklar gösterdi.)
İhtiyaç karşılamak amaçlı Beypazarı çarşısında yağmur altında da olsa gezindim, gözlemde bulundum. Esnaf gelecek turist beklentisinde… Kasaptan aldığım et dışında, diğer aldıklarım leziz buldum.
Tesis devasa, ancak bakımlı bulamadım. Isınma olayı yetersiz. Türk gibi başlanmış ama tamamlanamamış manzara 
görünümünde… Gelenler, çoğu konularda yakınıyorlar. Ben dahil, çoğunluğun soğuktan hasta olduğunu gözlemledim ve hastalığım devam etmekte. Beypazarı-Akropol arası 4 km’lik yol için taksiciler 25.00.-TL ücret almaktadır. Her mahalleye gelip gittiği gibi, buraya da minibüs seferleri gerekir. Çevre temizliği konusunda da Beypazarı Belediye Başkanlığının denetimde ve görevde olması beklenir. (Belirtmek gerekirse; her bakımdan Erzin Hattuşa, termal özelliğe sahip kaliteli bir tesistir!)
***
“Kültür; okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden anlam çıkarmak, ders almak, düşünmek ve zekâyı geliştirmektir.”
Kemal Atatürk
23 Ekim 2021 tarihinde Ankara TMO Misafirhanesi… Dört günlük konaklama sırasında Kurum görevlilerinden Hakan Çarıkçı, Hasan Aşan ve Cennet Hanım gülen yüzleriyle ilgi gösterdiler. Özellikle TMO servis aracı sürücüsü Hüseyin Yılmaz’ın ilgisi mutlu etti! Kendilerine teşekkür ederim.
Yemek gereksinimimi, “Macunköy Batı Bulvarı Timko 2 No: 19 B-1 Gimat Yanındaki Tatlıcım” adresli lokantadan karşıladım. Çalışanlardan Remziye Hanım ve işyeri sahiplerinden Metin Gültekin, içten davrandılar. Nefis yemeklerini, tatlılarını ve içeceklerini yeme ve tatma olanağım oldu. O nezih yeri, tavsiye etmeyi bir görev sayarım.
Ankara, Türkiye Cumhuriyet’inin olduğu kadar kültür ve sanatın da başkentidir. DT Protokol düzenlemesini yürüten Sn Haydar Yolcu’nun özverili davranışı sayesinde davetiye edindim. Nasıl mı? Altındağ Tiyatrosu Sahnesinde İkinci bölüm adlı oyunu, Yenimahalle Stüdyo Sahnesinde Bizim Yunus adlı oyunu izlemenin sanatsal zevkini tattım! Ne ki kimi görülenler, burada anlatılmaz, orada yaşanır.
Büyük Atatürk’ün sözleri kulaklarımda çınladı: “Sanatkâr, toplumda uzun çaba ve çalışmalardan sonra alnında ışığı ilk duyan insandır. Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa, tam bir hayata sahip olamaz. Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür.”
***
“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir. Yüksek bir insan topluluğu olan Türk Milleti’nin tarihi bir özelliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.”
Kemal Atatürk
Davet gereği Milli Kütüphane Salonunda oldum. Sonrasında Kızılay’daki kalabalığa karışarak Adliye önüne dek yürümeyi gerçekleştirdim.
*
Yahya Kemal ve İstanbul’dan davete katılan şairlerin Ankara-İstanbul arası gidip gelmeleri ulu önder Atatürk’ün gözünden de kaçmamıştır. Gece boyu aktif siyaset, sanat edebiyat ve entelektüel sohbetlerin ardından gene yol görünüp, zorlu bir yolculuk için hazırlanan şairleri görünce, yanındakilere yol boyu gereken bütün intizam ve kolaylıkların tanınmasını emretmiştir.
Bir keresinde davet bitmiş herkes dağılırken Atatürk, İstanbul’a yolculuk için hazırlanan Yahya Kemal’i görünce:
-Ankara’nın nesini seversin? Diye sormuş. Yahya Kemal ise, İstanbul’a olan aşkından ötürü:
-En çok Ankara’nın, İstanbul’a dönüşünü severim efendim! Demiştir.
*
Bir sonraki gün: 27 Ekim 2021’de YHT (Yüksek Hızlı Tren) ile İstanbul’a hareket… Evet, Ankara’dan İstanbul’a dönüşüm; sevdiğim, zevkli ve hoş bir yolculuk oldu! Bir başka anlatımla: Ankara’nın İstanbul’a dönüşünü sevdim! Mehmet Zafer İnanlar’ın özgün bir ‘Ankara ve Atatürk’ temalı şiiriyle yazımızı taçlandıralım.
Atam yurdu kurtarıp,
Yeni bir başkent buldu,
İstanbul’u bırakıp,
Orada mutlu oldu.
Kimi burun kıvırdı,
Olmaz paşam dediler,
Bozkırın ortasında,
Zordur yaşam dediler.
Atatürk kararlıydı,
Zorları oldurmaya,
Türk tarihini şanla,
Kıvançla doldurmaya,
Anadolu un bağrında,
Küçücük bir kasaba,
Bozkırda açan çiçek,
Mutlu, güzel Ankara…
Mehmet Zafer İnanlar
*
