Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nezahat GÖÇMEN

Anıtkabir

Nezahat GÖÇMEN Yazar Nezahat GÖÇMEN
04 Kasım 2017
Nezahat GÖÇMEN
0
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Güneş Gibi Işıldayan, Uğruna Nöbet Tutulacak Birisi Var Orada

Türkiye Cumhuriyeti var oldukça yerinde bir güneş gibi parlayacak. 7’den 70’e değil. 0’dan 95’e kadar, her yıl milyonlarca yerli yabancı ziyaretçi akınına uğradığı bir yer.

“Sarışın bir kurda benziyordu.

Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.” Ne zaman Ata’mı düşünsem Nazım’ın dizeleri çınlar kulağımda.

Her yönüyle evrensel estetiğe sahip; O, mavi gözlü sarı saçlı zafer kartalının ebedi istirahat yerini ziyaret ettim.

Başkent  Ankara  doğumluyum. Her gelen misafirimin programında mutlaka vardır Anıtkabir.  Kızılay’dan Anıttepe’ye doğru yönümü çevirdiğimde heyecanlanırım.  Kendimi daha güçlü hissederim. Yaklaştıkça “İşte orada!” diye haykırasım gelir. Ellerini bana uzattığını hissederim. Anıtkabir’e yaklaştıkça Ankara bir başka güzel oluyor.  Yöneldiğimde başım dik, daha dik durmaya çalışırım. Her gittiğimde Atasına koşan kalabalığın içine karışırım. Kalabalığın büyük çoğunluğu da çocuklar ve gençlerdi. Ziyarete gelen insanların umutlu ve aydınlık yüzlerini görünce mutlu oldum.

Atatürk’e Giden Aslanlı Yol

İlk girişte Aslanlı yol karşıladı beni, 24 tane aslan heykeli sağlı sollu 260 metrelik bir yola konumlandırılmış.  24 aslan 24 Türk boyunu simgeliyor. Yürürken taşları asimetrik döşenmiş ve bu mozoleye doğru yürüyenlerin başlarını öne eğmesi için tasarlanmış. “Bu heykeller Anadolu’da büyük bir devlet kurmuş Hititlerin üslubunda yapılmış. Atatürk’ün Türk ve Anadolu tarihinin araştırılmasına verdiği önemden dolayı Hititlerin üslubu tercih edilmiş. 40 cm. yükseklikteki kaide üzerinde oturmuş durumda olan aslanlar, kuvveti ve sükûneti simgelemekte.”

Aslanlı yol boyunca Anıtkabir’in ana binası hiç görünmüyor. Yolun sonuna geldiğimizde birden sol tarafımızda dimdik duran ev muhteşem bir noktadan sanki bana bakıyor. En yoğun duygularımla yönelirim.

Nöbet tutan sabırlı ve cesaretli askerlerle göz göze geldim. Yüce Atatürk’ün manevi huzurunda bulunmak gurur verici. Orada saatlerce heykel gibi kararlılıkla duran nöbetçi askerlerin önünden saygıyla geçtim. Çocuklar, askerleri pür dikkat izliyor.  Güldürme çabası içindeler. Askerlerimizin ise ne kadar ciddi ve sabırlı olduklarını gördüm.

İçimden dua ettim. “ Saatlerce, aylarca, yıllarca beklesek yorulmayız.” diyen, içgüdülerinin ifadesi yüzlerindeydi.  Mağrur, gururlu duruş u hala gözlerimin önünde.

Ve zamanı gelmişti, Ata’mın huzuruna çıkmanın…   Arkama dönüp baktım. Avluda binlerce insan Atam’ı ziyaret için sırada bekliyordu. Devasa kapıdan, ellerimde çiçeklerle, İçeri girdim. Gözyaşlarım sırasını bozmadan döküldü.   Mavi gözlerle bana bakıyordu. Zaman geri sardı 1900’lü yıllar a döndüm.  “Geldim Atam karşındayım,” dedim.  Mavi gözlerle bana gülümsediğini hissettim, o mavi gözler üzerimdeydi.  Etrafımda her yaştan insan vardı. “ Atam, hepimiz senin nesliniz,   Ben öğretmenim. Hepimizin başöğretmenisin.” dedim ve devam ettim iç sesimle. “Bana güveniniz tam olsun, mirasınızın koruyucusuyuz. Sizin açtığınız yolda çok şey öğretildi, son nefesime kadar öğrenmeye ve öğretmeye devam edeceğim.  Yaşadıkça size olan minnet ve saygım tükenmeyecek, Rahat uyu Atam.”  Dedim. Güven dolu bakışlarının karşısında olumsuzlukları anlatmadım, anlatamadım. Huzurunda. Bambaşka bir atmosferdeydim.

Sadece Gazi Mustafa kemal Atatürk’ün değil, Kurtuluş Savaşı’nın anısının yaşatıldığı yer.

Türk ulusunun varoluş destanıyla, Mustafa kemal Atatürk’ü gelecek nesillere aktarabilmek amacıyla, kurulan; Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi muhteşem. 26 Ağustos 2002 tarihinde cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından açılan, Atatürk’ün mozolesinin yer aldığı, üç bin metrekarelik alanda bulunan müze, hem mezar hem anıt hem gurur verici hem hüzünlendirici bir yer. Ata’ma ne kadar teşekkür etsem azdı.  Anı defterine yöneldim; ”Cumhuriyet ve devrimlerin sonsuza kadar yaşasın!” notunu yazdım.

Kurtuluş Savaşı’nı anlatan bölümünde tüylerim diken diken oldu. Muharebelerin canlandırıldığı bölümde dolaşırken fonda çalan müzikler sahne  içinde olmamı sağladı. Tablolara bakıp, tank ve tüfek seslerini duyup kenarlardaki kanlar içindeki savaş anını canlandıran heykelciklere bakıp bakıp ağladığım. Müzede bir süre sonra ıslanan gözlerim yüzünden; kopukluk yaşadım. Fotoğraflara çok dikkatli baktım.

İlerledim. Her tarafına defalarca baktım, gördüğüm duvardaki o yazıları okudum, tüylerim diken diken

Çocuklar ve Atatür

Çocukları bu kadar seven, geleceği onlarda gören ve dünyada örneği olmayan bir şekilde onlara bayram hediye eden büyük insanın huzurundaydı çocuklar. Onlar temiz kalpleri ile kimi seveceklerini biliyorlar. Anneleri babaları kutluyorum. Çocukları Atatürk’e yaklaştırmak ne güzeldi.  Henüz iki yaşında olan çocuklar ellerinde bayraklarla avluda Ata’sına koşuyordu. Anneler, babalar, öğretmenler anlatmışlar. Nerede ve niçin olduklarını biliyorlar. ” Atatürk, bizi düşmanlardan kurtardı.” Cümlesi dökülüyordu ağızlarından. Merdivenlerde 2,5 yaşındaki Duru ve Doğa ile karşılaştım. Ellerinde bayraklarla Atatürk’ü ziyaret etmek için Karamürsel’den gelmişler. Gözlerim doldu. Kucakladım. Anne, baba coşku içinde.  Atatürk’ün “Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.” Sözlerini önemseyen aileyi ve diğer aileleri alkışladım. Çocuklar ve gençler;

” Biz buradayız, nöbetteyiz.” dercesine kalabalıklar içinde, kırmızı beyaz giymişler. Ellerinde bayrak, sessizliğin verdiği heyecan, orada bulunmanın verdiği coşku ile gözler pırıl pırıldı. Umut oradaydı. “Küçük hanımlar küçük beyler” diye hitap eden Atamı duyar gibilerdi. Bayrağın kırmızılığını, beyazın saflığını hissederek Mustafa Kemal’i anlamak için bir kez daha bin kez daha mozoleyi ziyaret için sırada bekliyorlardı.

Her yıl birkaç defa ziyaret edilmeli

Her yıl ziyaret ediyorum. Her yıl bir kez değil birkaç defa ziyaret edilmeli. Görkemli yapısının yanında Ata’nın eşyalarını, kıyafetlerini, kitaplarını ve el yazması not defterlerini görmek heyecanlandırdı. Atatürk’ün elinin, gözlerinin değdiği şeyleri görmek benim için çok anlamlıydı. Yüzlerce kitap kenarına notlar alarak okumuş. Not alınmış kitapları görmek,  duygularımı alt üst etti. Sanki yeni okunmuş gibi. Alınan notları okumaya çalıştım ama el yazısı pek okunaklı değildi okuyamadım. Kitapların çoğu Fransızcaydı, kıyafetleri, ayakkabıları, kalemleri, kılışları, o’na yakışacak,  hediye edilen eşyalar görmeye değer. Çekilen tüm telgraflar var. Hepsi onun. Sergilediği dik duruşunun yanında savaşlar sırasındaki yazışmalarını okudum bir bir.  Bir devletin başından geçenler kronolojik olarak sunulmuş. Yapılan tüm devrimler belirtilmiş.

Milletine, toprağına karşı duyduğu güven ve sevgi

 Okullarda, öğretmenlerimizden, tarih kitaplarından okuma ve öğrenme fırsatı bulduğumuz pek çok şey orada.  Öğrendiğimiz tarih canlı tanıklarıyla orada. Çekilen acıların, elde edilen zaferlerin, bir milletin yükselişinin ve tüm bunlara önderlik eden Atatürk’e  ve millete dair  ne varsa hepsi içinde olan eşsiz bir yapı.

Ankara’nın pusunda parlayan tek yer,

Ziyaretimde umutlu başka bir dünyaya geçtim.

Ata’m an itibarıyla güneş gibi ışıldamaktadır. Zarifliği ve yalınlığı ile zaman üstü bir yapı. Ömrüm boyunca minnet ve saygım tükenmeyecek.  Ayrılırken, doyamadığım atam’a bir kez daha baktım, yine o sıcak gülümsemesi ile el sallad, uğurladı beniı. kesinlikle ve kesinlikle görülmeli.

Atam; Ne desem size olan hayranlığımı, minnettarlığımı ve saygımı anlatamam.

Sanal ortamda görmek için linki tıklayınız. http://www.360tr.com/anitkabir

Paylaş
Etiketler: anıtkabirankaraatatürkçocukNâzım Hikmet
Önceki Yazı

Kelleler

Sonraki Yazı

ByLock , Mor Beyin, Milli Görüş Ya da Yeter Artık Sulandırmayın!

Nezahat GÖÇMEN

Nezahat GÖÇMEN

İlişkili Yazılar

Siyah Önlükten Yükselen Hüzün
Anma

Siyah Önlükten Yükselen Hüzün

10 Kasım 2025
5k
Çörek Otu
Doğa-Çevre

Çörek Otu

22 Ocak 2024
5k
Artık Yıl
Genel Eğitim

Artık Yıl

08 Ocak 2024
5k
Siz Hiç Sumak Ağacı Gördünüz mü?
Doğa-Çevre

Siz Hiç Sumak Ağacı Gördünüz mü?

22 Aralık 2023
5.2k
Sonraki Yazı

ByLock , Mor Beyin, Milli Görüş Ya da Yeter Artık Sulandırmayın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap