İnsanın kolay yetişmediğini ve çok da kolay gelişmediğini gerek ülkemizde, gerekse sınır komşu ülkelerde ve özelliklede Müslüman bilinen ülkelerde yaşadıklarından hemen- hemen herkes ve kesim gayet iyi görüp anlamıştır, ya da anlamış olmalıdır demek ne kadar doğru olur orası meçhul.
Hâlbuki her şey apaçık ortada, bütün dünyanın gözleri önünde alenen yapılmasına ve dramatik bir şekilde yaşanmasına rağmen bütün bu olumsuzluklara bizzat muhatap olan büyük bir çoğunluğuna da yazılı, işitsel ve görsel basın aracılığı ile şahit olan insan yinede yaşadığı ve yaşamaya devam ettiği acı tecrübelere rağmen aklını doğrudan yana değil de inatla yanlı ve yanlış düşünceden yana kullanarak hem kendine ve ailesine, hem de ülkesi ve insanlarına acı ve ızdırap çektirmeye devam eder, anlamak mümkün değil doğrusu. Buradaki ana sıkıntı,yüce Allah’ın yarattığı insanlar özellikle Müslümanlar Allah’ın indirdiği dinimizi yaşasa, bugün ülkemizdeki ve dünya ülkelerindeki hiçbir Müslüman’ın inanarak yaşadığı dininden ötürü burnu dahi kanamaz
Ancak bütün Müslümanların en büyük ve en önemli derdi uydurulan dinin dayatılmasıdır. İndirilen dinimiz yerine uydurulan dini dayatma ile yaşamak durumunda kalan Müslümanlar dünyanın her yerinde acı ve ızdırap içerisindeler.
Dinimizi halk arasında “Anadolu Fırtınası” lakabıyla tanınan (1913 yılında Hacıbektaş’da dünyaya gözlerini açıp – 2002 yılında, Ankara’da 99 yaşında iken hayata gözünü yuman ünlü Türk Siyasetçisi (ruhu şad,mekânı cennet olsun) “Eğitim cehaleti alır, eşeklik baki kalır”.Hayatım boyunca bütün sektörleri tetkik ettim, en karlısının “din ticareti” olduğunu gördüm diyen örnek devlet adamlarımızdan Osman Bölükbaşı söylüyor.
İşte Osmanlı döneminde1913’de gözlerini dünyaya açarak 1923’de Dünya Lideri gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yokluğa ve yoksulluğa boyun bükmeden azimle canla başla verilen kurtuluş savaşı mücadelesi sonunda dünyanın en stratejik noktasında kurdukları T.C. devletinde 99 yıl yaşayarak 2002’de ebediyete intikal etmiş olan örnek devlet adamı Osman Bölükbaşı beyden aklımızı başımıza almamızı gerektiren altın öğütlere birlikte göz atalım .…
Osman Bölükbaşı
Osman Bölükbaşı (1913, Hacıbektaş – 2002, Ankara), Türk siyasetçidir. Halk arasında Anadolu Fırtınası lakabıyla tanınmıştır.
“Eğitim cehaleti alır, eşeklik baki kalır”.
Hayatım boyunca bütün sektörleri tetkik ettim, en karlısının “din ticareti” olduğunu gördüm.
“Siyasi hayatımda beni en çok üzen, ne zaman konuşmaya başlasam İsmet Paşa’nın kulaklığını çıkarıp masaya koymasıydı”.
Bir meclis tartışmasında “Sen erkek misin?” diye soran bir milletvekiline, “Ben erkekliğimin zekatını versem, sen bile erkek olurdun”.
Günümüz siyasetçileri için, “40 yıllık kaşar bunların yanında bakire kalır”.
Günümüz siyasetçileri için, “Bunların en namuslusu genelevden emeklidir”.
Halka hitaben, “Sizin harmanınız büyük de, taneniz çıkmıyor. Burada beni dinlerken aşka gelip Rahman’ı alkışlarsınız, sandık başına gidince şeytana sarılırsınız”.
Meclis kürsüsünde konuşurken kendisine sürekli laf atan DP milletvekili Hüseyin Balık’a: “Oynama Balık, yutarım seni!”
İşadamlarına hitaben, “Ah benim aslan görünüşlü, tavşan yürekli büyük sermayem!”
Yurtdışında, “Atalarınızın Viyana’da ne işi vardı?” sorusuna cevaben; “Haçlı Seferleri’ne iade-i ziyaret!”
“Türkiye’nin hiçbir vilayetinde yüzde 3’ten fazla oy almayan bir partiye mensup milletvekilini iki seçimde de seçen Kırşehir’in, bir içtimai ve siyasi bünye itibariyle anormallik göstermekte olduğunu inkár etmek mümkün değildir, evet biz açık konuşuruz” şeklinde konuşan Adnan Menderes’e cevaben; “Vilayeti kaldırdınız, bizi de kaldırın da zulmünüz tamam olsun”.
“Koltuğunun altında ‘haç’ taşıyan, fakat ‘hacı’ görünmeye çalışan, ‘gavur’ diye öldürtüp, ‘şehit’ diye namaz kıldıran siyasetçilerden sakınılmalıdır”.
Kendi partisinden seçilip başka partiye geçen vekiller için; “Düğünü biz yapıyoruz, gerdeğe başkası ile giriyorlar”
Emin Çölaşan’a hitaben: “Atatürk’le tanışmamış olmak, hayattaki en büyük eksiğimdir”.
Bir uçak seyahati sırasında kendisinin uçakta olduğunu öğrenen İsmet İnönü torununu Bölükbaşı’na gönderir:
Çocuk: Osman Amca, ben İsmet İnönü’nün torunuyum. Dedem aşağıya biraz para atıp üç-beş fakiri sevindirmeni istiyor.
Bölükbaşı: Evladım, ben aşağıya biraz para atarsam üç-beş fakiri sevindiririm. Ama aşağıya dedeni atarsak bütün memleket sevinir!
(İsmet İnönü bu cevaba epeyce güler.)
Siyaseti bırakmasının sebebi parti içerisindeki ayrılıklar ve son olarak aktif siyaset arkadaşı olan Hasan Koçdemir’e parti içerinde yapılan haksızlıklar.İçeride geçen bir olay yüzünden önce Osman Bölükbaşı daha sonra Hasan Koçdemir partiyi bırakmışlardır.
TRT’nin partizanlığına karşı çıktım, adımızı Tırt Osman’a çıkardılar. Hırt’ı çok olan memlekette varsın bir de tırt olsun.
Evlilik insan hayatının en büyük kumarıdır. Bu kumarda kazandığını söyleyen bazı yalancılara rastlanır. İlk günlerde döperle kazanırsın, sonunda floş royalle kaybedersin. Bu yüzüğün esareti, cellâdın kemendinden daha acımasızdır. Hayattaki en pahalı hovardalık evliliktir sözleriyle yazısını noktalayan örnek devlet adamlarımızdan rahmetli Osman Bölükbaşı’ları örnek alarak yaşamlarını idame ettiren ve ettirecek örnek devlet adamlarının sayıları şimdilik azınlıkta da olsa ülkemizde var olduğunu ve asırlar boyu devam eden haksız gidişata ülkemiz başta olmak üzere bütün
Müslüman ülkelerdeki idarecilerin kendilerine göre uyguladığı değil yüce Allahın indirdiği dinimizi uygulayarak rahat ve huzura kavuşturacakları o malum huzur ve güven dolu günü iple çekiyoruz diyor, saygılar sunuyorum.
Ahmet Yenin
Anadolu Fırtınası
