Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hasan TÜLÜCEOĞLU

Amak-ı Hayal ve Osmanlı Son Dönemi Dini Yaklaşımlar

Hasan TÜLÜCEOĞLU Yazar Hasan TÜLÜCEOĞLU
27 Ağustos 2015
Hasan TÜLÜCEOĞLU
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Batı kültür ve medeniyetinin İslam dünyasında tüm inanç, değerler ve yaşam şekillerini herc-ü merc ettiği bir süreçte Filibeli Ahmet Hilmi bu kıskaçta neyin esasta doğru olduğunu

sorgulamak ister ‘amak-ı hayal’da. Antik Yunan felsefesine, doğunun gizemli masal dünyasına, Mecusiliğe, Budizm’e vurgu yapar. Öyle ki kitap bunlarla ilgi felsefi değerlendirmeler, hikayeler ve masallarla doludur. O dönem müslümanının herc-ü merc olmuş zihnine esas gerçeğin din olduğu ve bu dinde esas olanın ise Tanrı ile bütünleşmek olduğu, tasavvufi ifade ile ‘vahdet-i vücud’ olduğu gerçeğini anlatmak ister.

Bazı bazı tasavvuf erbabının  ön plana çıkardığı “amak-ı hayal”, Osmanlı son dönem münevverlerinden Filibeli Ahmet Hilmi’nin eseridir. Tür olarak roman kategorisine yerleştirilir. Bugünkü manada bir roman türünü karşılamaz.  ‘Amak-ı hayal’, hayalin derinlikleri demektir. Eser de zaten tasavvuf aleminde rehber olarak  ifade edilen ‘aynalı baba’ adlı kişinin mezarlıkta bulunan kulübesinde onunla kahve içme ve ney faslı devamında kahramanın bu şeyhin yönlendirmesiyle hayallere dalması ve bu hayallerle kişinin kendini dünya ve ahrete göre konumunu felsefi ağırlıklı olarak batı medeniyetinin etkisinde zamanın din anlayışları, doğu felsefesi ve dini inanışlar eşliğinde sorgulamasından ibarettir.

Batı kültür ve medeniyetinin İslam dünyasında tüm inanç, değerler ve yaşam şekillerini herc-ü merc ettiği bir süreçte Filibeli Ahmet Hilmi bu kıskaçta neyin esasta doğru olduğunu sorgulamak ister ‘amak-ı hayal’da.  Antik Yunan felsefesine, doğunun gizemli masal dünyasına, Mecusiliğe, Budizm’e vurgu yapar.  Öyle ki kitap bunlarla ilgi felsefi değerlendirmeler, hikayeler ve masallarla doludur.  O dönem müslümanının herc-ü merc  olmuş zihnine esas gerçeğin din olduğu ve bu dinde esas olanın ise Tanrı ile bütünleşmek olduğu, tasavvufi ifade ile ‘vahdet-i vücud’ olduğu gerçeğini anlatmak ister.

Batı kültür ve medeniyeti karşısında korkunç bir kıyamet yaşayan İslam dünyasına, o dünyanın sarsılmış her bir müslümanına böyle bir değerlendirme yapıp cevap vermek elbette zor, güç, eksik hatta yetersizdi. O gün hala güçlü olan dinin manevi ağırlığına başat Filibeli Hilmi, kurtuluşun yanlışlardan arındırılmış ‘vahdeti vücut’ felsefisi olduğunu bu eseriyle vurgulamış ve bunu reçete olarak sunmaya çalışmıştır.

Oysa karşıda teknolojiyle donanmış Tanrı inancını küçültüp sekülerliği öne çıkaran güçlü bir kültür ve medeniyet söz konusuydu. Bu güçlü tayflar altında tasavvufa sığınmak hatta çok gerilerde kalmış bir tasavvuf anlayışını kurtarıcı olarak işaret etmek elbet beyhudeydi.

Buradan son dönem Osmanlı dindarlarının, aydın ve münevverlerinin Batı kültür ve medeniyetini konumlandırma, değerlendirme ve yorumlamalarına getireceğim konuyu.

Osmanlı devlet yönetimi, bu güçlü maddi manevi taarruzlar karşısında uzun süre bocalamış ve özellikle İkinci Mahmut’la birlikte görüş, yaklaşım ve tedbirini açıkça ifade etmişti. Dindarlar olarak zamanın dindar, arif, aydın ve münevverlerinin Batı tsunamisine karşı kendilerini konumlandırmaları ve ifade etmeleri nasıl olmuştu? İslam dünyası başta Osmanlılar olarak doğru bir değerlendirme, konumlanma, tavır ve tedbir almada maalesef yerli yerinde doğru bir teşhise varamamıştı. Bu eksik ve yanlışlık günümüzde bile devam etmekte.

O günkü müslüman Osmanlı aydınlarının vardıkları en son nokta batılılaşmaktı; ancak dini değerlerin kaybı göz önüne alınarak bununla bilim ve teknoloji açısından batılılaşmayı ifade ediyorlardı. Bununda klasik ifadesi “batının bilim ve tekniğini alalım ama ahlaksızlık içeren kültüründen uzak duralımdı”.

Oysa medeniyetler, inancıyla maddi ve manevi yapısıyla bir bütündür. Birini diğerinden ayırmak pek mümkün olmaz.

Bugün hala bu endişe tereddüt ve ikilemi yaşıyoruz. Dindar aydınlar, siyasal İslamcılar  maalesef yirmi birinci yüzyılda bizi köklerimizden sarsan batı medeniyetini doğru okuyabilmiş değiller.

Filibeli Ahmet Hilmi, zamanın aydını olarak bu meseleler üzerine bir dizi değerlendirmeler yapmış; eserler ortaya koymuştur. ‘Amak-ı hayal’e sonradan eklediği derlendirmeler enteresandır. Aynalı babanın hatırası olarak eklenenlerden ‘mutluluk’ adlı bölümde zamanın din temsilcileri imam ve tekke şeyhi tiplemesiyle Cumhuriyetin sol anlayışını aşan bir üslup ve dışlama ile eleştirilir. Ona göre bunların(imam ve tekke şeyhi tiplemelerinin) varlığını devam ettirmesi Batı karşısında bizim için çözümsüzlük demektir. Çare ve çözüm olarak verdiği örnek sol düşüncenin öne çıkardığı emeğe işaret edercesine kendi atölyesinde çocuklarıyla birlikte çalışan bir marangozdur.

Örnek verilen bu marangozun dünyası tamamen sekülerdir. Filibeli’nin marangozla önerdiği laik ve seküler bu dünya, Cumhuriyetin öngördüğü ve uyguladığı hayat anlayışıyla çok örtüşür:

“-Bana nasıl hayat sürdüğünüzü anlatır mısınız? dedim.

-Her gün sabah erkenden kalkarız. Yüzümüzü soğuk su ile yıkar, birer kahve içeriz. Biraz sohbet ederiz. Sonra, karanın erkenden ateşe koymuş olduğu çorbamızı içeriz. Kalkar dükkâna geliriz. İçimizden biri evin ihtiyaçlarını alıp, eve götürür. Herkese o gün yapması gereken işi söylerim. Onlar da çalışmaya başlarlar. Öğleye doğru karnımız acıkınca küçük oğlum eve gidip, yemeğimizi getirir. Bir güzel karnımızı doyururuz. Sonra yanımızdaki kahveden bir kahve isterim ve oradaki gazeteyi alırım. Büyük oğlum gazeteye bir göz gezdirir ve önemli şeyleri bana söyler.

 -Vay! Evlâtlarının okuması da var ha?

-Evet, okuma yazma bilirler.

-Demek onları mektebe de gönderdin?

-Hayır! Mahalle mektebine giden çocuk hem bir sürü zaman kaybediyor, hem ahlâksız oluyor, hem de hiçbir şey öğrenmiyor. Bu yüzden ben fakir bir hoca buldum. Bu hoca her sabah dükkâna gelir, bir iki metelik karşılığında onlara yarım saat ders verirdi. Böylece çocuklarım bir sene içerisinde Kuran ve gazete okumayı öğrendi.

Yazmayı da yeter derecede öğrendiler. Daha sonra hocanın tavsiye ettiği kitapları aldım. Çocuklarım öğle tatillerinde ve geceleri bu kitapları okudular. Gelelim nasıl yaşadığımıza. Öğle tatili bir buçuk saat. Bu sürede gazete okumak zorunlu değil, isteyen bir saat uyuyabilir. Akşamleyin alaturka saate göre on buçukta dükkânı kapatıyoruz. Gördüğün gibi ben kahve tiryakisiyim. Hepimiz günde beşer fincan kahve içeriz.

Akşamları şehrin uygun yerlerinde küçük bir gezinti yaparız. Kış gecelerinde komşular bize gelir. Ha! Bizim hanımı komşu kadınlar çok sever. Çünkü o dedikodu etmez. Her cuma, karım ve çocuklarımla kıra gider, eğleniriz. Günler böylece geçip gider. Allah’a şükürler olsun ki, bizim eve hastalık girmez. Şimdiye dek ben iki, karım da üç defa hasta oldu. Çünkü düzenli bir hayatımız var. Yeme ve yatma vakitlerine önem veririz. Abur cubur yemeyiz. Kısacası; Allah’a bin kere hamd olsun, hepimiz çok mutluyuz.” (Amakı hayal, Filibeli Ahmet Hilmi, sayfa 148-149)

htuluceoglu@hotmail.com

 twitter.com/hasantlceolu

Paylaş
Etiketler: Batı kültürDİNİ YAKLAŞIMLAROsmanlı son dönemi
Önceki Yazı

Türkiye Turizm Sektöründe Eko-Kırsal Turizm

Sonraki Yazı

Kısa kısa – Akıllı Akıl Hastası

Hasan TÜLÜCEOĞLU

Hasan TÜLÜCEOĞLU

İlişkili Yazılar

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti
Eğitim & Kültür

Göbeklitepe’de Hz. İbrahim Silüeti

09 Haziran 2025
5k
Medyada Dindar Görünümler
Film & Sinema Eleştirisi

Medyada Dindar Görünümler

30 Ocak 2025
5k
Hükme Akıl Erdirmek
Edebiyat

Hükme Akıl Erdirmek

07 Ocak 2024
5k
Alternatif Bilim Farklı Teknoloji
Bilim & Teknoloji

Alternatif Bilim Farklı Teknoloji

06 Şubat 2023
5k
Sonraki Yazı

Kısa kısa - Akıllı Akıl Hastası

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap