Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ERKAN

Aksu Köy Enstitüsü (X)

Hüseyin ERKAN Yazar Hüseyin ERKAN
18 Temmuz 2022
Hüseyin ERKAN, Öykü Tefrikaları
0
413
Paylaşma
5.2k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

ÖNCE ORAYA GİDELİM BABA, ÖNCE ORAYA

çok zor bile olsa o günkü işim

yorgun argın dönünce eve akşam

her şeyi unutuveriyorum bir anda

güler yüzle açınca kapıyı eşim.

H.E.

Babamla birlikte sabahtan akşama değin yürüyüp Manavgat ovasını baştan başa geçerek kuzeydeki Toroslar’a ulaştık.

İlk çamlık tepeye çıktığımızda akşam olmak üzereydi. Yorulmuştuk. En doğrusu burada yatıp uyumaktı. Acıkmış, susamıştık da elbette.

Babamın bir matarası vardı. Rastladığımız her subaşında dolduruyorduk onu mutlaka. Önce su içtik kana kana. Sonra açtık çıkınımızı. Ekmeğimize katık edip tahin helvamızı, doyurduk karnımızı.

Doyurduk derken, tıka basa değil ama. Ekmeğimiz de azdı çünkü, helvamız da… Bunu bildiğimiz için, idareli yiyorduk ikimiz de.

Bu arada, karanlık basmıştı iyice. Ay yoktu görünürlerde henüz ama yıldızlarla doluydu gökyüzü. Daha üç beş laf bile etmeden, uykum gelivermesin mi hemen?

“İyi de yatak yorgan nerede?” diyeceksiniz.

Yatak yorgana ne gerek var, bir yaz günü, Toroslar’ın güneye bakan bir tepesinde?

Sonra, az mı yattık biz geceleri harman yerlerinde, bağlarda, bahçelerde?

Üstelik bu çamların altı, yıllarca dökülmüş kuru yapraklarla pamuk bir yatak olmuştu âdeta.

Kolumuz yastık; çamlar, gökyüzü ve yıldızlar yorgan… Yine de “Şimdi sıcak ama gece, özellikle sabaha karşı üşürüz belki” diyerek, heybe ve bavuldan aldığımız ceketleri sardık belimize iyice.

Çok geçmeden uyuyakalmışız ikimiz de.

Babam benden erken uyanmış yine, güneş doğmadan önce. Gerekli hazırlığı yaptıktan sonra, “Haydi yavrum, uyan artık. Yolcu yolunda gerek.” diye uyandırdı beni, alnımdan öperek.

Nazlanmadan kalktım hemen. Güneş doğmak üzereydi; dağların tepesinden.

Aaa, akşam fark etmemiştim; deniz de görünüyormuş meğer bu tepeden. İçinde neler neler barındıran o masmavi engin suyu, sessiz ve sakin görüyordum uzaktan.

Deliksiz, ne güzel uyumuştum ama oyalanacak vakit değildi. Kalktım hemen. Gereken hazırlığı yaptıktan sonra mataradan bir yudum su içip iki avuç su ile de yıkadım elimi yüzümü. Ne kadar yıkadım denirse artık buna?

Haydi, deyip yeni günle yeniden düştük yola. Çamların içinden yürüdük kuzeye doğru yine. Her adım yukarı doğru yükseltiyordu bizi. Öyle olmasa nasıl aşardık; Toros Dağları denen o tepeleri?

Karşımıza çıkan her dağı ve tepeyi aşınca köyümü karşımda göreceğimi sanıyor ama yanılıyordum elbette.

Herhangi bir dağ değil, Toros Sıradağları bu.

Bir dağ, birkaç tepe aşınca bitivermezdi ki hemen.

Akseki’yle köyüm arasındaki 20 kilometrelikyolda bile arkaya gelen kaç dağ, kaç tepe vardı; bilmiyor muydum ki sanki?

İyi bildiğim için bunu, umudumu da kırmıyor, moralimi de bozmuyordum hiç.

Bizden başka ne gelen vardı bu yollarda ne giden… Ne atlı, ne yayan…

Yol dediğime bakmayın; izi mizi belirsiz bir keçi yoluydu işte.

İyi de babam nerden, nasıl biliyordu; nereye gidileceğini? Pusula yoktu ya cebinde. Ya da gidilecek hedefi gösteren akıllı bir cep telefonu… Demekki aklına, beynine yazıp çizmişti bunları!

Sevgili dostum Prof. Dr. İlhan Sungur, yazımın tam burasında bir ileti gönderdi cep telefonuma. Açtım baktım; uçan bir kuş… Bir kuş ama dikkatle bakınca gövdesinde, kanadında, kuyruğunda onlarca kuş… Ve altında bir not:

“SEVGİLİ DOSTUM! Richard Bach diyor ki: “Yüreğinde hissedersen, mesafe yoktur. Öyleyse yürekten günaydınlar!”

Tahmin etmiş gibi sanki,böyle bir yazı kaleme aldığımı, öyle uygun düştü ki buraya, almadan geçemedim.

“Almak için izin istedin mi?” diye mi sordunuz?

Hayır, istemedim; istemeli miydim yoksa?

Hiç gerek görmedim ama yine de özür dilerim dostumdan,yanlışsa bu yaptığım.

Biz gelelim yine, yıllarca Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde çalışmış Profesör Dostumun da çok sevdiği Toroslar’a:

Evet, yürüyorduk hep kuzeye doğru ama ne bir köyden geçiyordu yolumuz, ne de bir köy yakınından. Hayrettir; ırmak, çay, dere de görmedik hiç buralarda, bir pınar da…

Az az içtiğimiz suyumuz da tükenmişti matarada. Olsun, ben de dert etmiyordum bunu hiç, babam da… O, yük altında terleyip duruyordu yine. Ah heybeyi birazcık alabilseydim sırtından!

Ne güzel olurdu ama doğrusu ya, özellikle bu dağlarda buna cesaret edemedim bir daha.

Öğleye yaklaşıyordu vakit. Bir dağı daha aşınca oh be, bir vadi gördüm aşağıda. Ve hiç de yabancı bir manzara değildi bana bu görünüm, bu doğa.

“Neresi bura baba?” diye sordum heyecanla. “Hiç yabancı gelmiyor ama bilemedim.”

“Çevredeki dağlara, tepelere bakarak biraz düşün bakalım. Sen buraya hiç gelmedin ama…”

Şöyle bir dikkatle bakıp inceledikten sonra görünen manzarayı:

“Barmana mı burası yoksa baba?”

“Evet, evet… Çok iyi bildin. Burası işte Barmana.”

Evet, Barmana annemin köyü Menerge’ye ait bağ, bahçe ve ekin tarlaları olan bir yöre.

Adını çok duydum ama gerçekten de hiç gelmemiştim buraya.

Gelmiş sayıyordum artık kendimi memleketime. Bundan sonrasını biliyordum çünkü, gideceğim yeri ve yolu. Önce, ebe dediğimiz anneannemin bahçesi Yelle… Yakın olması gerek buraya. Belki yarım, belki bir saat…

Hele hele ötesi çocuk oyuncağı…  Yıllarca yazları her hafta Zöhre Teyze’min kızlarıHâdiye ve kardeşi Hamdiye ile az mı gelip gittim oraya?

“Barmana’nın soğuk bir pınarı var; derlerdi hep. Önce oraya gidelim baba!” dedim.

“Tabii yavrum, haklısın. Önce oraya. Hem susadık, hem yorulduk, hem acıktık. Önce oraya…”

(İzin verin, devamı haftaya olsun yine)

Paylaş
Etiketler: AksekiköyümManavgat ovasıtoroslar
Önceki Yazı

Yeni Dünya Düzeninin Kaldıraç Noktası Tahran mı?

Sonraki Yazı

Mesleki ve Teknik Eğitim Atılımı

Hüseyin ERKAN

Hüseyin ERKAN

İlişkili Yazılar

Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim

Sevdiğim Öğretmenelerimin Pek Çoğu Köy Enstitülü Hep

30 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim & Kültür

Tam 107 Yıl Önce, Ne Diyor Ziya Gökalp?

23 Kasım 2025
5k
Bir Gülüşe, Köle Olan Gözler
Edebiyat

Bir Gülüşe, Köle Olan Gözler

13 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim & Kültür

Hayvanlarımızla Birlikte Bir Aileyiz Biz

09 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Mesleki ve Teknik Eğitim Atılımı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap