Geleceğini planlayan ve yenilikleri değerlendiren insan türüdür. Çünkü insan türü, aklıyla hareket eder. Diğer tüm canlılar ise yalnız iç güdüsel olarak o anı yaşar. Hiçbir zaman bilinçli bir davranış ve yenilenme gerçekleştiremez.
Aklı öne çıkararak, yapılan hareket, araştırmak ve geliştirmek içindir. Bu durumda, olayları iyi veya kötü değerlendirmek insana özgüdür. Böylece insan, birçok değişikliklere de uyum sağlar. İnsanın araştırmacılığı ile doğanın kurallarının çatışmayıp uyum içerisinde olduğu gözlenir.
Bir canlı içgüdüsel olarak hareket ediyorsa, doğa ile ilgili unsurların oluşturduğu uyumu kavrayamaz.
Hayvanlar bir takım, “öğrenme” problemlerini çözümledikleri söylenir. Bu söylemler çevresel etkilere karşı, gösterdikleri tepkidir. Fakat bu tepki içgüdüseldir. Nedeni ise her zaman aynı tepkiyi vermesidir. İçgüdüsel hareketleri, salgıladıkları “Hormonlar” sayesinde düzenler. Bu düzenleyici maddeler, hayvanın tüm hareketlerini kontrol eder. Böylece hayvan her defasında aynı tepkiyi verir. Ayrıca üreme, yavru bakımı, beslenme ve korunma olaylarında da hormonlar görev yapar.
Düzenleme olayı “Bitkilerde” de görülür. Bitkiler kökleriyle toprağa bağlı oldukları hâlde, su ve mineral alımı, yaprak ve çiçek açma zamanının tayini hormonlara bağlıdır. Ayrıca büyüme olayı, meyve verme ve yaprak dökümü de hormonların işlevidir.
Düşünerek hareket eden insan, her zaman sorumluluk taşır. Sorumluluğun yerine getirilmesi ise akıllı harekettir. O hâlde sorumluluk doğru algılanırsa, yanlış kavramı da ortadan kalkmış olur. İnsanın sahip olduğu manevi değerler, akıllı olmayı gerektirir. Akıllı hareket edemeyen bir insan manevi yönden de hiçbir sorumluluğu yoktur. Onun için bu değerlerden ancak insan, aklı ve duygusuyla haz duyar.
İsteğimize uygun, belirli bir düzen kurmak, yalnız insana özgüdür. Onun için yaşantımızda ilgi duyduğumuz her şeyden etkileniriz. Bu sayede isteğimiz doğrultusunda doğadan, en iyi şekilde yararlanırız. Akıl yoluyla, doğanın tüm verilerini kullanmış oluruz.
İnsanlar arasında iyiliğin doğurduğu sonuçlar ortaktır. Bu ortak olaylardan yararlanmak yine akıl yoluyla gerçekleşir.
İnsanlar yaşantılarında mutlu günler geçirmeye çalışır. Fakat bu durum hayvanlarda görülmez. Hayvanların yaşantısındaki şimdiki zamandır ve bu zamanda yaptığı içgüdüseldir.
Akıl ve içgüdü canlıların yaşantısını belirler. Akıl, tüm zamanları ve yenilik yönünden değişimi belirlerken, içgüdü yalnız şimdiki zamanı tayin eder
Hasan TANRIVERDİ