Son günlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından yeni bir konuymuş gibi kamuoyuna sunulan aile sigortası, esasında çalışma ekonomisi alanında çalışmalar yapan bizler için yabancı ve yeni bir proje değil.
Uluslararası Çalışma Örgütü 4 Haziran 1952 tarihinde kabul ettiği 102 sayılı sözleşmede aile yardımı sigortasına da yer vermiştir. 102 sayılı sözleşmeye göre, aile yardımı sigortasında yardım yapılacak hal, mevzuatla tayin olunacağı şekilde, çocukların geçimini sağlama mükellefiyetidir.
Aile yardımı sigortası programı, çocuk yetiştirmenin ortaya çıkardığı gider artışlarına karşı güvence sağlar. Yoksulluğun azaltılmasında da şüphesiz önemli bir adımdır.
Aile sigortası ya da yurttaşlık sigortası adıyla sunulan, yetişkin desteği, çocuk desteği, eğitim desteği, uyum desteği, yaşlı-engelli desteği, sağlık desteği, aile desteğidir.
Aile yardımı sigortası ile kapsamdaki vatandaşlara belli bir staj süresini tamamlamaları durumunda periyodik ödemeler yapılması veya çocuklara yiyecek, giyecek, mesken, tatil geçirme yerleri veya ev idaresinde yardım sağlanması gibi hususları ya da her iki yardımın birleştirilerek yardımlar yapılması sağlanmaktadır.
Belirtilen yardımlar en az mevzuatla tayin edilen şekle göre, belirli bir süre içinde 3 aylık prim ödeme veya çalışma, yahut bir senelik ikamet şartlarından birini yerine getiren korunan kimseler için teminat altına alınmaktadır. Dünyadaki genel uygulama aile yardımı sigortasının vergilerle karşılanmasıdır.
Brezilya’daki açlık sınırında yaşayan 44 milyon kişiye 3 öğün yemek verilmesi, 12 milyon aileye ayda 65 dolar vatandaşlık aylığı bağlanması, aylık geliri 40 doların altında olanlara 65 doları tamamlayacak şekilde fark ödenmesi gibi yardımları incelediğimizde, CHP’nin getirdiği önerilerle Lula’dan esinlendiği görülüyor.
Çocuk işçiliği ortadan kaldırma programı, kırsal bölge sosyal sigortası, okul destek programı, gıda yardım programı, gençler için toplumsal ve insani gelişme programı, gaz yardımı programı, yiyecek kuponu, aile sigortası olarak anlatılan projenin bileşenleri ise, Brezilya Modeli ile örtüşmektedir.
Biraz hafızalarımızı yokladığımız takdirde projeye yabancı olmadığımızı, aile yardımı sigortası ile sağlanan nakit yardım, yiyecek, giyecek, mesken, yakacak sağlanması gibi bir çok yardımın Türkiye’de yıllardır uygulandığını, yardım miktarlarının AK Parti döneminde ciddi oranda artırıldığını da belirtmeliyim.
Ülkemizde, Engellilere, 65 Yaşın üstündekilere maaş bağlanmakta, ayrıca kişi başı geliri asgari ücretin üçte birinin altında olanlara ücretsiz sağlık yardımı yapılmakta, çocuğunu okula göndermek koşuluyla muhtaç ailelere okul yardımı yapılmakta, muhtaç ailelere, kömür yardımı, gıda yardımı, kaymakamlıklar tarafından ayrıca nakit yardımlar da yapılmaktadır.
Üstelik bu yardımların miktarı AK Parti döneminde ciddi oranda artırıldığı gibi, maalesef fakir ailelere kömür yardımı ve diğer yardımların yapılması sık sık eleştiriye uğramıştır.
Anlaşılan proje sahibi, Türkiye’de yapılan sosyal hizmetler ile sosyal yardımlardan da bilgi sahibi değildir.
İşte meraklılarının tüm sosyal yardımların kapsamını en ince ayrıntısına kadar inceleyebileceği bir eserden bahsetmek istiyorum. Murat GÖKTAŞ, Murat ÖZDAMAR ve Erden ÇAKAR’ın hazırladığı ve Yaklaşım Yayınları tarafından basılan “Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Emeklilik ve Primsiz Rejim”. Türkiye’de yapılan Sosyal Hizmet ve Yardımların ne olduğunu ve boyutlarını bulabilirsiniz.
CHP ve Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Brezilyada uygulanan bu modeli esas alarak, Lula’nın siyasi başarısını yakalamak istiyor. Ancak, bir yandan yoksula yapılan yardımları eleştirip, öte yandan yoksula vaatte bulunanlara halk inanır mı hep birlikte göreceğiz.
‘Herkes Bu Eğitimlerin Peşinde!’
