Yaşamak yalan belki, yalan delice sevmek
Gözlerin, dudakların, o yeminler hep yalan
Yalan, geceler boyu hep beni düşündüğün
Yalan güller, şarkılar, menekşeler hep yalan
Acımasız ağını şimdi örüyor zaman
Sana inanmak kadar seni sevmek de yalan.
Turhan Oğuzbaş
Nedir yaşamak? Sorusu kimi zaman zihnimizde dolaşır. Yaşamak; Sevinçle, acıyla,
hüzünle, kederle, insanların birbirleriyle olan iletişimleriyle, ilişkileriyle, hayallerle, geçmişte olanlarla, tartışmalarla hayattan büyük bir zevk çıkarmasını bilmektir.
Shakspeare yaşam bir rüyadır, adlı yapıtında hayatın ne olduğunu açıklıyor. Hayat nedir? Bir delilik… Hayat nedir? Bir yanılsama, bir gölge, bir masal…
Macbetht’se şöyle diyor: “Gezinen bir gölgedir hayat, gariban bir aktör sahnede bir ileri bir geri saatini doldurur ve sonra duyulmaz olur sesi, bir masaldır gürültücü bir salağın anlattığı ki yoktur hiçbir anlamı…”
-Yaşamak; Bir amacı olmalı mı? Diyebilirsiniz.
Yaşamın amacı: İnsanın öz düşüncelerinin, kendi felsefesinin, kendi ideolojisinin peşinden yürümesi midir? Yoksa Sevginin, aşkın, coşkunun ve tutkunun aşırı bir şekilde yaşanması mıdır? Ya da sadece bunları düşünmesi midir?s Tartışılır.
***
Prof. Dr. Yıldız Tümerdem; hümanist, aydın ve Atatürkçü bir insan.
Bana gönderdiği aşağıdaki sözcükleri, hoşgörüsüne sığınarak değerlendirmek istedim. Mesaj, okuyanlar için yararlı olur düşüncesindeyim.
***
Adını Koyamadım
Bu günü dopdolu
Keyfince yaşamalı insan
Dün dünde kalmalı
Ama unutulmamalı
Nasılsa gelecek yarın
Diye düşünmeli bilgece
Üstünde durulmamalı…
Ender olarak da olsa, bu dizelerdeki gibi düşünürüm… Bu duygu ve düşünce için; “Karamsarlığın mı, olumluluğun mu göstergesi?” ikilemi içinde bocalayıp dururum, kendimce…
Ama hiç kimseyle paylaşmadığım / paylaşmayı düşünmediğim bu ve benzer ikilemli duyguları ve düşünceleri sevmişimdir nedense…
Yeniliklere doğru yelken açmama neden oluyor… Yaşamıma dingin ve yepyeni yaşamlar uluyor, iğnesiz ipliksiz… Güdümlüyor yaşamımı bu düşüncelerim…
Önüme yepyeni yaşam kapılarını açıyor… O kapıların ardında olup bitenleri öğrenebilmeyi düşlemek ve o kapılara doğru adım atmak, kanımca yaşamın gizemini çözmemi sağlıyor…
Benim için hoş bir duygu… Ne dersiniz denemeye değmez mi?
Prof. Dr. Yıldız Tümerdem





















