Bu yıl Adana’da ilk kez düzenlenen Adana Anadolu Kültürler Festivali bütün güzelliğiyle devam ediyor. 28 Eylül 2014 son gün… Hala gitmediyseniz çok şey kaçırdınız demektir. Her stantta Türkiye’nin çeşitli illerinin Adana’daki dernekleri kendi illerini, ilçelerini en güzel şekilde temsil etmek için adeta yarış içindeler. Birecikliler meyan şerbeti, mercimekli köfte sunarken türü 
kaybolmaya yüz tutmuş dev bir kelaynak fotoğrafı size “ Merak etmeyin, soyum tükenmeyecek.” der gibi size sanki göz kırpıyor. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en büyük, en zengin, en lezzet yüklü mutfağına sahip olan Gaziantepliler baklavalarla, yöresel yiyeceklerle damak tadını şenlendirmekteler. Muşluların çayları ve gönülleri sıcak, Aksaraylılar ikramda ve dostlukta yarışı önde götürüyorlar.
Dersimliler standındaki el işleri muhteşem… Gelinlik kızı olanlar bu reyona mutlaka uğramalılar düşüncesindeyim.
Adana Valisi Sayın Mustafa Büyük, ilk gün açılış törenindeki veciz konuşmasından sonra bütün stantları tek tek gezerek bilgi aldı, dernek yöneticilerini kutladı. Kısa 
zamanda Adana halkının derin saygısını ve sevgisini kazanan valimize gösterilen sevgi seli dikkate değerdi.
Adana İl Kültür Ve Turizm Müdürü Sabri Tari göreve ilk geldiği günden beri başarılı çalışmalara imza atıyor. Bu yıl ilk kez düzenlenen bu festival Adana’nın markalaşması konusunda atılmış çok önemli bir adımdır. Adanalı, Adana Sevdalısı bir şair ve yazar olarak ilimiz için yaptıkları başka illere örnek niteliğindeki çalışmaları mutlulukla izlemekteyim.
Sanatın, sanatçının ve halkın yanında olanların başarısız olma ihtimalleri yoktur. 
Büyükşehir Belediye Başkanımız Hüseyin Sözlü de sanata ve sanatçıya sahip çıkacağını konuşmalarında vurgulamıştı ancak bu festivalde Amerika’da olduğu için kendisini göremediğimiz için üzüldük. Ancak onu temsilen katılanlar sağ olsunlar bizi yalnız bırakmadılar.
Bir zamanlar başkanı bulunduğum Çukurova Halk Ozanları Kültür ve Dayanışma Derneği’ne yoğun ilgi gösterdiler. Derneğin şu anki başkanı Oruç 
Çakmak her zamanki gibi mütevazılığı, fedakârlığı ve cömertliğiyle örnek bir başkan duruşu sergiledi. Oruç Çakmak’ın eşinin kendi elleriyle yaptığı nefis börekler stanttakilere ve ziyaretçilere ikram edildi.Ben de değerli okurlarıma “Çiçek Açtı Yalnızlığım”, “Canım Türkiye’m”, “Güz İkindisi”, “Çocukluğum Sende Kaldı İstanbul” isimli şiirm kitaplarımı ve “Yağmurdaki Düş İzleri” adlı öykü kitabımı gururla imzaladım.
Önsözünü Âşık Şeref Taşlıova’nın yazdığı hece tarzında yazılmış şiirlerimin yer aldığı “Çocukluğum Sende Kaldı İstanbul” adlı şiir kitabımın anlamı benim için daha da arttı. Geçen hafta kaybettiğimiz bu büyük ustayı rahmetle anmadan geçemeyeceğim.
Emeği geçenlere ve festivale sahip çıkan hemşerilerime sevgiler, saygılar yolluyorum.
HARİKA UFUK
ADANA
27.09.2014
SAAT:11.00
