Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mustafa Nevruz SINACI

Açılım Ve Anatomik Felsefe

Mustafa Nevruz SINACI Yazar Mustafa Nevruz SINACI
03 Ocak 2010
Mustafa Nevruz SINACI
1
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Açılım’ın anatomi ve felsefesi:

Her şey, gizem içeren bu esrarengiz kelimenin “olur-olmaz, bilir-bilmez” rasgele kullanılması ve lâf cambazlarının eline düşmesi ile başladı. Sözcüğün sarf yeri, biçim, amaç ve tarzında baştan beri

doğruluk, isabet ve bilinç yok, hiç olmadı da… Her önüne gelen, bu kelime ve kavramı öylesine cahilane, yanlış kullanıyor ki, popülizm, aymazlık, gaflet-dalâlet, duyarsızlık, adeta bir kelime-kavram ve eylem terörü yaratmaya başladı. Kelime ve kavram kargaşası zaten, yıllardır vardı!..

Kaldı ki bizde, başta politika, kurumların idare ve idamesi, istikbale matuf plân, program ve eylemler olmak üzere hiçbir şey “özgür bilim, demokrasi, hukuk, ahlâk ve uzlaşma kültürü” baz alınarak yapılmıyor. Burada Müslüman olmayanları kınamak pek uygun düşmez. Çünkü onları “insanlık adına objektif” kılabilecek miyarları yok. Oysa bir Müslüman, mutlak bir “İLMİHAL” okumadıkça ve her hali “ilmi” olmadıkça “külli kâfirden” gayri değildir ve asla Müslüman sayılamaz. Ona göre!… 

Peki nedir, şu sıra “konjonktür” gereği dillere pelesenk olmuş furya “açılım”?

Bakalım bir, kelime, anlam ve kavram olarak ne ifade eder? Siyaseten nedir?       

 AÇILIM: Her ne kadar İngilizcedeki “expansion” sözünü anımsatıyorsa da; bilimsel disiplinde, meselâ parçacık fiziğinde “yeni açılımlar getirmek” derken “olaya yeni bir boyut katmak, farklı bir alt alan açmak, aydınlatmak, ışık tutmak” anlamında kullanılır. Yani, objektif formlar içeren orijinal formların açığa çıkartılması demektir.   

TÜRK DİL KURUMU (TDK)’ ya göre: 1- Açma, açılma işi; 2- Bakış açısı: “hüzünlü bir açılım yerine, yer yer gülümseten bir anlatımı koydum.”- a. Kutlu; 3- (gök bilimi) sağ açıklık: “güneş’in bir yıldaki açılımı-23 derece 27 dakikadan+23 derece 27 dakikaya kadar değişir.”; 4- (matematik) bir kısaltma veya formülün açık biçimi…

Açılım sözcüğü, ‘bakış açısı’na karşılık gelen ve ‘keyfiyet’ ifade eden tali anlamda bürokratlar ve basının başlattığı furya sayesinde, artık hemen-hemen her programcının ve hatta sade vatandaşın bile kaçış,ve/veya sığınma noktası haline gelmiş durumda..

Politik-ACI’ların dilinden düşmeyen joker sıfatıyla da “yeni aplikasyon eklemek” gibi sıradan, basit, amiyane. Bir başka anlatımla medyanın ve medyadan mürekkep siyasi manevra alanının en popüler kelimesi…

Bilim ve ilmi disiplinden ziyade, çıkarlar yönünde istismar edilen simgeler ve sembol (gerçekte çarpık, ters ve çelişik) sözde açılımlar. Bu parlak semboller ve imgeler dünyasında, kurumsallaştırılmış oligarşik bürokrasi âleminde, siyasetin ve yaşanılan dünyanın acımasız ve katı cenderesinde, bir “umut” gibi sunulmaya çalışılan teraneler!..

Fakat “beşer zalimdir” ilkesi uyarı, açılımlar, gerisin geriye sistemin çarklarına çarpıla, çarpıla işleniyor. Sonuçta un ufak olup, popüler bir şova dönüşüyor.

Açılımlardan ciddi, insani ve ilmi anlamda umut bekleyenlerle alay ediliyor.

Açılım kelimesi  “açmaktan” gelir. Hatta açılmaktan.

Ama güncel politika bunu “taviz vermek” biçiminde yanlış algılıyor.

Örneğin AKP, terör örgütü ile yandaşlarına, hırsız-yolsuz takımına, organize çıkar odakları ve Alevilere; CHP, gerici-solcu, mürteci ve yobazlar ile kara çarşaflılara taviz veriyor. Birisi iktidar, diğeri muhalefet… Orta nokta, demokrasi kültürü, ortak akıl ve bilimde uzlaşma.  Evet: uzlaşma. Oysa kimsenin kafasında uzlaşma yok. Kimse vazgeçmiyor sanrılarından. O nedenle, “açılımlar” kör dövüşü oluyor, kör dövüşüne dönüyor. Herkes tutabildiği dala yapışıyor. Arada ezilenler, kırılıp dökülenler, savrulup gidenler, olan “sarsılan ilkeler ve bozulan toplumsal barışa” oluyor.

Bilimin ve bilincin toplumsal çimentosu olması gereken açılımlar; Cahiller, art niyetli çıkar unsurları ve menfur odaklar elinde ayrışma ve çözüşmeye dönüyor.  

Türkiye’de siyaset, sahneden bir tüfek patlaması gibi…

Oysa toplumsal uzlaşı (konsensus) lâzım, bunun için açılımlar şart.

ZORUNLU VE HAYATİ “AÇILIM” İHTİYACI

Asgari ücret, emekli maaşları, gelir ve ücretler arasındaki ‘insanlık dışı’ uçurum. Kurumların yüreğine çöreklenmiş kene misali organize suç örgütleri, çete ve mafyalar, rüşvet, yolsuzluk, haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik, fahiş piyasa ve yapay pahalılık; Bunlar ve daha binlerce sorunun ivedilikle, adalet ve hakkaniyetle çözülmesi şart.

Hükümet yüksek desibelde sesler çıkarıp, bir anda her şeyi değiştirebilecekmiş gibi ‘işkembe-i Kübra’dan’ siyaset yapıyor, fakat girişimler sonuçsuz kalıyor ve sabun köpüğü gibi sönüp gidiyor. Oysa açılım, sistemde derin yarıklar açmak ve depremler yaratıp, açılan yaralar içine yeni subjeler dâhil etmek değildir. Öyle ki, koskoca bir ülke ve bu kadar yoğun bir nüfusun ekseriyetiyle adeta alay ediliyor. Bu açılımlar, özellikle de “devlet” erkinin terkisinde, olağanüstü komik olmakta. Şimdi insanın diyesi geliyor: “Ya adam gibi açın ki, hak, hakikat dile gelsin, ya da lütfen açılmayın, ‘PANDORA’nın kutusunu açmayın” ki karanlık sularda boğulmayasınız ve masumları boğmayasınız!…”

AÇILIM’IN ŞARTLARI:

 Örneğin adalet ahlâkı, iktisat ilmi ve İslâmi ekonomi nizamında “zam” kavramı yoktur. Buna mümasil ‘zulüm” ve “işkence” de!.. Kavramdan öte, “ehliyetli ve liyakatli” kimselerce namuslu-dürüst, ilkeli-onurlu ve sorumlulukla yönetilen toplumlarda; kamu (halk) yararını esas alan zincirleme bir düzen, istikrar, nizam ve intizam hâkimdir.   

Bu nizam ve intizamı “bilim ve insanlık dışı” yönetimlerde göremezsiniz.

 Demokrasi ve özgür bilimin olmadığı yerde “huzur iklimi” hüküm süremez!..

 Bilim-ilim; Realite (somut gerçek) ve adalettir. Bu evrensel hukuk nizamıdır.

Evrensel hukuk tevhit (birlik, bütünlük ve varış) nizamı ile kaimdir.  

Çünkü Yüce Yaratıcı, tüm âlemi “adalet ve rahmeti” ile kucaklar ve kuşatır..

Bu nedenle; İnsan olanlar adaletli, merhametli, şefkatli ve faziletlidir…Alt varlıklarsa; Zalim, despot, diktatör, haksız-yolsuz, soyguncu ve vurguncudur.

ADALET VE HUZUR İKLİMİ’NİN AÇILIMI: OSMANLI 

 Örneğin Osmanlı da, 1700 yıllarına kadar faizsiz ve zamsız, mükemmel işleyen bir ekonomik düzen vardı. Bu düzen her ne kadar 1700’den itibaren bozuluma başladı ise de; bütünüyle fesih ve infisahı (yok olması) 223 sene sürdü.

Oysa objektif ve orijinal, asıl (kök) kuruluş ilke, norm ve temellerinden (Atatürk ilkeleri ve Türk inkılâbı) 11 Kasım 1938’de sapan ve 27 Mayıs büyük kırılma, ihanet ve çökertme hareketi ile “Milli devlet amacı” ve “Antiemperyalist hedefinden” bütünüyle uzaklaştırılan Türkiye, 85 yılda parçalanmak ve bölünmekle karşı karşıya getirilmiştir.   

Osmanlı iktisat sistemi “reel-gerçek” iktisat sistemi idi…Kötülük, soygun-vurgun ve emperyalizme karşı kavi (sağlam) ve mukavimdi,

Tıpkı siyasette olduğu gibi, ekonomide de “insan’a hizmet” esastı.

Daha açık bir deyimle: Devlet de, iktisat da, siyaset de insan içindi.  

Gerçekte; Siyaset bilimi, sosyoloji, psikoloji, hukuk, iktisat teorileri ve sair ilmi kuram, kural ve kaidelerin tamamını, insanlık âleminin huzur ve mutluluğu, özgürlük, güvenlik ve istikrarı için vardır. Buna “insani boyut, medeni siyaset ve bilinç toplumu” denir. Bazı cahil, zekâ düzeyi düşük ve aklen dumuru sabit varlıkların her şeye rağmen peşinde koştukları Avrupa (vahşi batı), engizisyonlarda koyu, kâbuslar kadar karanlık, cehalet-vahşet ve zulmü icra ederken, biz “alâ mamur, müreffeh ve ümran” idik.  

Devletin şiarı adalet, varlık nedeni medeniyet ve “insanlar için saadet” olup; TC boyutunda “Cumhuriyet fazilet, erdem; Hayatta en hakiki mürşit ilim ve fen; Adalet, Malik’in Teminatı ve Mülkün Temelidir.” Zihniyetiyle kurucu ve kurtarıcı M. Kemal Atatürk’ün ideal ve ilkeleri, bu yüce haslet ile “ebed-müddet” yükseltilmesi gereken değerleri yaşanabilir kılmak idealine matuftur.

Yani: Açılımları adalet, fazilet, namuskârlık ve dürüstlükten ibaret bir Türkiye..

Paylaş
Etiketler: açılımfelsefeSiyaset
Önceki Yazı

Otonom Sinir Sistemi ve Otojenik Eğitimin etkileri

Sonraki Yazı

Arapların İki Yüzü : Dubai Ve Filistin

Mustafa Nevruz SINACI

Mustafa Nevruz SINACI

İlişkili Yazılar

Mustafa Nevruz SINACI

GACETA OFICIAL Venezuella Aldatan Put

01 Mart 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Demokratlar Kulübü Derneği

30 Ocak 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Cumhuriyetçi Demokratlar Hareketi

26 Ocak 2019
5k
Mustafa Nevruz SINACI

Milli Dava “Vatan Kıbrıs” (ve KKTC) Yaşayacak Ve Mutlaka Yaşatılacaktır

25 Ocak 2017
5k
Sonraki Yazı

Arapların İki Yüzü : Dubai Ve Filistin

Yorumlar 1

  1. Uğur ÖZALTIN says:
    16 yıl önce

    Açılım bence esas hedefine vardı devletin tüm kurumlarının ve halk katmanlarının arasını AÇTI.

    Bundan sonrası tufan artık

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap