KATİNA’NIN MAKASI
Ne güzel yaşıyorduk
Dertlerden azade
Ne soyluydu dedem ninem
Ne de paşazâde
Azıcık aşım kavgasız başımdı ömür
Sönmüş olsa da sobada kömür
Tek derdimiz okuyup öğrenmekti
Vay fistanım eskiymiş
Vay ayranım eşkiymiş
Tüh pabucum delinmiş
En güzel kız Selinmiş
Kimin umrunda
Evden uzağa gitmez
Söz dinler
Yalan söylemez
Hata eylemez bebelerdik
Dedemiz ajans dinlerdi radyodan
Yılbaşında televizyon seyreder
Günü güne devreder
Çok şey istemez
Kaynamış yumurta
Yeşil salata pekmez bal
İşte böyleydi hal
Sağlıklı beslenir
Yufka yürek
Pişi bazlama
Yufka ekmek
Biraz dilek biraz dua
Yaşar giderdik
Okullar açıldığında
Her gece düşümüzde renk renk boy boy boya kalemler
Koca tavşanı boyamadan uyanmalar elemler
Demirşeyh’ten gelirdi kelemler
Ve daha neler neler
Şarkılar okul mektep şarkıları
Çiçekler deriyor annemize veriyorduk
Olmadı sarı çiçeğe soruyorduk
Annem yaprak
Babam yaprak diyordu
Kimseler ağaç yakmıyor
‘Yaş kesen baş kestim’ belliyordu
Çocukluk saklı bahçe
Unutulmuyor işte
Anılar deste deste
Hele o beste
‘Ah bu gönül şarkıları’
Dinle aheste aheste
Boşver
‘Katina’nın elinde makası
Kesemez ah kesemez’
Çoşkun söylenen bir kantoydu hayat
Katina da kimse
Unutulmuyor işte çocukluk
Unatamaz ki hiç kimse
İçanadolu)
Eşki: ekşi
Kelem: lahana.
Demirşeyh: Sungurlu’da lahanasıyla ünlü bir köy.
Bellemek: sanmak, zannetmek.
Şükran Uçkaç Yargı Sazsızozan
24 Eylül 2025
Ankara























