Okul bitmiş, sınıfı geçmiştik. Tatili denizde geçirmeyi, düşünüyorduk. Dedeme kalsa deniz, bize göre değildi. Çünkü bahçe için su gerekiyordu. Dedeme okul kapanmamış olsa su problemini nasıl çözecektin, dedik. O halde su olayını bir kurala bağlayalım. Kalan zamanımızı da oyunla geçirelim. Böylece bizim de isteğimiz yerine gelmiş olsun, dedik.
Dedem güldü, sebzelerin dikimini, okulun tatile girdiği, güne denk getiriyorum. Büyüyen sebze, su ister, dedi. O zaman öğleye kadar dört, sefer su taşıyalım, dedik. Dedem öğleden sonra üçten itibaren deniz sizin olsun, dedi. Teklifini kabul ettik.
Dereden su taşımak oldukça yorucuydu. Dedeme bir teklifte daha bulunduk. Büyük bir çukur açalım ve yağmur suyuyla dolduralım. Çukura naylon koyarız, suyun batmasını engelleriz. Sebzeler için suyu bulmuş oluruz. Dedem olabilir, dedi. Sebzeliğin başına çukuru eşmeye başladık. Büyük bir çukur oluştu. Çukurun su dolması durumunda yeterliydi.
Her gün öğleden sonra denize gidiyor, top ve tenis oynuyorduk. Çukuru eştiğimiz için bir günde sulama işini bitirip denize koşuyorduk. Dedem, çukur işinize yaradı. Böylece tam gün tatil yapıyorsunuz. Dedeme anlaşma böyle, yağmur yağdığında da bize tam gün tatil görünüyor, dedik.
Sebzeler büyüdü ve çiçeklendi. Yakında meyvelerini verirlerdi. Sebzelerin büyümesi, yorgunluğumuzu üzerimizden alıyordu. Yine de boş kaldığımızda dedeme yardıma gidiyorduk. Anlaşmamız gereği gelmezsek de olurdu ama yardım için buradayız, diyorduk.
Sebzelerin sıkını alır, yabani otları temizlerdik. Dedeme bizim değerimizi anlamalısın! Nasıl temizleme işi bitti, diyorduk. Dedem gülüyor ve o zaman denize gidebilirsiniz, diyordu. Halbuki yağmur sonrası deniz çok dalgalıydı. Biz de masa tenisi oynuyorduk.
Sulama işi iyi gidiyordu. Çünkü çukura hortum da bağlamıştık. Yarın da top oyununa zaman kazanmıştık. Dedeme bizi iş ile engelleyemezsin, çözüm bizde hazır, diyorduk.
Sabahtan dedemin evde olmamasına kızdık. İş günü nasıl çekip gidebilirdi. Geldiğinde bir daha olmasın. İş günü nereye kaytarıyorsun, dedik. Dedem daha geniş hortum için gittim, dedi. Hortum olayını kabul ettik.
Hortumu taktık ve suyu akıtması çok güzel oldu. Bizim işimiz kolaylaştı. Günlük işimizi bitirdik, biraz sonra denize gideceğiz, dedik.
Akşam dedem bir öneride bulundu. Çukuru biraz daha büyütelim ve suyun tükenme ihtimali olmasın, dedi. Kabul ettik ve iki tam gün eştik. Dedeme iki tam gün kazandığımızın farkında mısın? Diye sorduk.
Su taşıma işlemi aklımızdan çıkmıştı. Hortum ile sulamayı başarıyorduk. Suyun da tükenmesi söz konusu değildi. Yağmur suyunun da etkisi çok daha iyiydi. Fidanlar büyümüş çiçeklenmeye başlamıştı.
Sebze satışlarımız haftaya başlayacaktı. Meyve için biraz daha zaman vardı.
Hasan TANRIVERDİ























