Türkiye’nin dünyaya açılan kapısı…
Soli (Soloi, Solipolis ve Pompeiopolis olarak, ayrıca Yunanca Σόλοι olarak da bilinir), Mersin’in Mezitli ilçesinde antik bir kenttir. Antik çağlarda Kilikya Bölgesi olarak adlandırılan bölgede, Dağlık ve Ovalık Kilikya olarak adlandırılan bölümlerin tam ortasında yer alır. Soli antik kent öreni deniz kıyısına yakın geniş bir sit alanıdır ve Mersin kent dokusu içerisinde yer almaktadır. Mezitli merkez belediyesinin Viranşehir semtindedir.
Soli Pompeipolis Antik Limanı Neden Önemli?
Romalılar tarafından inşa edilen iki büyük mendirekten oluşur (yaklaşık 160 metre uzunluğunda).Demir perçinlerle tutturulmuş devasa kalker bloklar kullanılmıştır. Roma döneminin doğu Akdeniz’deki en gelişmiş liman altyapılarından biri sayılır.
Taş mendireğe sahip mimarisiyle Türkiye’deki benzerlerinden ayrılır. Hem tarihi hem turistik hem de arkeolojik açıdan çok kıymetlidir. Sütunlu caddeden doğrudan limana bağlantı olması, ticaret ve şehir planlaması açısından özel bir örnektir.
Soli kenti MÖ 700 yılları civarında Rodos adasından gelen Dorlar tarafından kuruldu. Kent adı Güneş anlamına gelir. Dorlar Güneş tanrısına taptıklarından muhtemelen kent adı da dini inanç ile ilgiliydi.
Roma Dönemin de; Selevki İmparatorluğu’nun yıkılışından sonra, Anadolu’nun bütün Güney kıyıları korsan barınağı olmuştu. Kilikya korsanları Roma’ya kadar uzayan seferler yapıyorlardı. Roma İmparatoru Jül Sezar (MÖ 110-44) hem korsan barınaklarını ortadan kaldırmak, hem de kendisine rakip gördüğü Pompey’i (MÖ 106-48) başkentten uzaklaştırmak için korsanlara karşı büyük bir sefer düzenledi ve komutanlığa atanan Pompey’e sadece denizde değil, kıyı bölgelerinde de büyük yetkiler veren bir yasa olan Gabinian Hukuku’nun (Lex Gabinia de piratis persequendis) Roma senatosu tarafından çıkartılmasını sağladı. (Asıl adı Gnaeus Pompeius Magnus olan Pompey Sezar’la birlikte gayriresmî 1. triumvirliğin üyesiydi ve Roma’da pek çok taraftarı vardı.)
Pompa bugünkü Mersin ili sahillerinde yaptığı bir sefer sonunda bütün korsan barınaklarını yok etti. Ancak Pompa teslim olan korsanlara anlayışlı davranarak MÖ 64’te Soli’yi affa uğramış korsanların kenti ilan etti. Yıkılmış kenti onarttı ve kente o zamanki geleneklere göre kendi adını verdi. Kent o zamandan sonra Pompeipolis olarak bilindi. Yine aynı yıllarda Pompei tarafından Kastamonu, Taşköprü yakınlardaki Paphlagonia bölgesinde kurulan Pompeipolis ile karıştırılmamalıdır. Liman, Roma betonu ile iyileştirildi ve genişletildi, yeni surlar, tiyatro ve hamamlar inşa edildi. Liman MS 130 yılında Antoninus Pius’un himayesi altında yeniden yenilendi (gerçi proje Hadrianus tarafından başlatılmış olabilir) ve liman şehri Roma yönetimi altında gelişti.
MS 260 baharında Valerianus’u Edessa’da mağlup eden Sasani Kralı I. Şapur, Kilikya’yı işgal etti ve Soli-Pompeiopolis’i kuşattı ancak ele geçiremedi.
Soli-Pompeiopolis MS 300 civarında bir piskoposluk haline geldi. Soli Bizans İmparatorluğu döneminde de işlek bir limandı. Ancak MS 528 yılında kent tarihe Büyük Antakya depremi olarak geçen ve çok şiddetli olduğu anlaşılan bir deprem sonunda büyük ölçüde yıkıldı. Gerçi onarılmağa çalışıldı. Ama bir yüzyıl sonra Doğu Akdeniz kıyılarının Arap imparatorluğunun eline geçmesi limanın önemini azalttı. Kent daha sonra terk edildi.
- Yüzyıl’da kenti ziyaret eden İngiliz Kaptan Francis Beaufort’un gözlemlerinden öğreniyoruz. Beaufort ‘Karamania” adlı eserinde sadece kentin durumunu tasvir etmemiş ayrıca planını da çıkarmıştır. Kentle ilgili ayrıntılı bilgi veren bir diğer kaynak Fransız oryantalist Pierre Trémaux’tır. 1863yılında yayımladığı “Exploration Archaeologique en Asie Mineure” adlı eserinde Soloi‐Pompeiopolis’in detaylı bir planını çıkarmıştır.(Kaynak: Vikipedi, özgür ansiklopedi)
Yerel Ünlüler Aratos: Mezar, Mersin’in Mezitli ilçesi, Viranşehir’de antik sur duvarlarının hemen kuzeyinde konumlanmış durumda ve anıtsal bir rotunda (yuvarlak kubbeli yapı) formuna sahip—dış çapı yaklaşık 12 m, iç çapı 7 m ve yüksekliği 10,94 m olarak tanımlanıyor. Aratos (M.Ö. 315–240/239 civarı), astroloji ve şiiri birleştiren “Phaenomena” adlı eseriyle ünlü bir Yunan şair ve gök bilimcisidir. Strabon’un eserlerinde Soli’nin önde gelen entelektüellerinden biri olarak geçer..(wikipedia.org) Mezarı, onun anısına doğduğu şehirde “anıt mezar” olarak inşa edilmiştir; bu, kimliği kesinleştirmek adına kazıların temel hedeflerinden biridir.
SÜTUNLU YOL:450m. Uzunluğunda, 14,5m. Genişliğinde olan ve antik limanla bağlantılı olan Sütunlu Cadde sit alanında 42 adet dev sütun vardır. (Yol boyunca uzanan bu sütunların deprem öncesi toplam sayısının 200 olduğu tahmin edilmektedir.) Bu sütunlardan 33 tanesi Korint tipi başlığa sahiptir. Ayrıca bir hamam ve su kemeri kalıntısı vardır. 2012 yılında yapılan bir çalışmayla caddenin limana açılan güney ağzında yer alan karşılıklı 7’şer adet sütun ayağa kaldırılarak bir renovasyon çalışması yapılmıştır.
Sonuç olarak; Soli limanı ise bu örneklerin Anadolu’daki bir benzeri sayılabilir; özellikle limanla kolonsuz cadde ilişkisi ve mendirek ağızlarındaki heykel temaları gibi detaylar, onu bölgesel açıdan eşsiz kılar. Ayrıca Soli limanı günümüze kadar parçalı da olsa ayakta kalmış ender liman kalıntılarından biridir.
Mersin Müzesi Başkanlığı, Mersin Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Remzi Yağcı’nın bilimsel başkanlığında katılımlı olarak sürdürülen 2000 yılı Soli/Pompeipolis Kazıları, 4 arkeolog, 2 mimar; 1 harita mühendisi, 2 mimarlık öğrencisi, 11 arkeoloji öğrencisi ve 25 işçi ile 15 Haziran-1 Eylül tarihleri arasında, 15 Haziran- 15 Temmuz arazi çalışması, 15 Temmuz- 1 Eylül ise depo çalışması olarak gerçekleştirilmiştir. 2000 yılında kazıya ayrıca Gelbul İnşaat (Birol Gelbul)ve Coca Cola katkı sağlamıştır.
Kaynaklar: Soli limanının yapısı ve özellikleri üzerine yapılan arkeolojik çalışmalar. Ve Prof. Yağcı’nın açıklamaları.
Şimdi eşsiz Antik Limanı gün yüzüne çıkarma zamanı. Üstün evrensel değere sahip olan Pompeipolis “dünya mirası” varlıklarında yer almalı.























