Yüksek bir insan toplumu olan Türk Milletinin tarihi bir özelliği de güzel sanatları sevmek ve onunla yükselmektir. Bunun içindir ki, milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, doğuştan gelen zekâsını, ilme bağlılığını, güzel sanatlar sevgisini ve milli birlik duygusunu devamlı olarak ve her türlü vasıta ve önlemlerle bağlayarak geliştirmek ulusal ülkümüzdür.”
ATATÜRK
Düşler Dünyası Sanat Topluluğu Başkanı İsmail Aydoğmuş, Beylikdüzü Belediyesi Beylicum 2. Kat Belediye Tiyatrosu Salonunda düzenli olarak her ay etkinlik düzenler.
Düşler Dünyası Sanat Topluluğu adına bu ay, Karacaahmet Dergâhıyla birlikte Karacaahmet Cemevi’nde zengin içerikli 41. Âşık Daimi Anma Günü’nü gerçekleştirildi.
Davetli olarak katıldığım etkinlikte Âşık Daimi için mezar başı duası yapılması sonrası ikinci kattaki salonda canlar yerlerini aldılar! Adil Ali Atalay Vaktidoldu, etkinlikle ilgili bir konuşma yaptı.
Ozanlık geleneğinde Âşık Daim’inin yeri ve etkisi, konulu panel ilgiyle izlendi! Şair-Yazar Selahattin Yalçıner’in yönettiği panelde; Prof. Dr. Armağan Elçi, Yazar Sanatçı Ekrem Atamer ve Gazeteci Yazar Ali Rıza Özkan, hazırlıklı geldikleri özgün konuşmalarıyla salonu dolduran dinleyicilerini bilgilendirdiler.
Hazırlanan program doğrultusunda İsmail Aydoğmuş’un çabası ve çalışmasıyla kimi şair ve ozanlar, Âşık Daimi’nin eserlerini sundular. Kızları ve yeğeni Erdoğan Doğan, etkinliğe katılıp seslendirdiler. Salonda kendisine eşi Hilmiye Hanım, görüntüler alarak yardımcı oldu.
Sesi ve sözüyle Erdoğan Doğan, Nermin Akdemir, Aylin Dönmez ve Hasan Özdemir, kendilerini dinletmeyi başararak yoğun alkış aldılar!
Düşler Dünyası Sanat Topluluğu Başkanı İsmail Aydoğmuş’un titizlikle hazırladığı Âşık Daimi Anısına düzenlenen belge, sahneye çıkan tüm kişilerin adları yazılarak takdimle onurlandırıldı! Ayrıca, İradi mahlaslı İsmail Aydoğmuş, özgün şiirlerinin nakışladığı Ben Halkın Çocuğuyum adlı şiir kitabını imzalı olarak belgeyle birlikte armağan etti!
Etkinliğin sonlarına doğru Âşık Daimi adına hazırlanmış olan lokma dağıtımı, masalara getirilerek ikram edildi. Çok kişinin sahneye çağrıldığı uzun zamana yayılan etkinlik sonlandırıldı. İsmail Aydoğmuş’u Kutlarken konumuzla ilgili iki şiirine dönüş yaparak köşe yazımızı nakışlayalım, istedim.
“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.
Dili tatlı olan kişinin kardeşi de fazla olur.”
Hz. Ali
Benim öğretmenim güzel insandı
Yıllar sonra gördüm elini öptüm
Benim öğretmenim güzel insandı
Her zaman gereken saygımı yaptım
Benim öğretmenim güzel insandı
Okumayı yazmayı öğretti bize
Öğütler verirdi girerdi öze
Yalandan gülmezdi hiçbir an yüze
Benim öğretmenim güzel insandı
Atatürk’ü sever ışığım derdi
Onun sözlerine aşığım derdi
Çocuklarım yiğit uşağım derdi
Benim öğretmenim güzel insandı
Sırtında o eski paltosu vardı
Pantolon soluktu biraz da dardı
Üzüldüm tarifsiz düşünce sardı
Benim öğretmenim güzel insandı
Çoktandır bir haber yok alamadım
24 Kasımlar geçti de bulamadım
Hastaysa yanında hiç kalamadım
Benim öğretmenim güzel insandı
İRADİ diliyor haberin alsın
Yatıyorsa Hak’tan şifalar bulsun
Sonsuza göçtüyse rahmetler olsun
Benim öğretmenim güzel insandı.
*
Daimi’yi arar oldu gözlerim
Güzel Erzincan’da Tercan elinde
Daimi’yi arar oldu gözlerim
Türküsü dilinde, sazı elinde
Daimi’yi arar oldu gözlerim
Cemali aklımdan çıkıp gitmiyor
Sevgisi yürekte, akıp gitmiyor
Gönül arzuluyor, derman yetmiyor
Daimi’yi arar oldu gözlerim
Gönül bahçesinin açan gülüydü
Turnalar yüzdüren cennet gölüydü
Eğitmişti kendin nefsin çölüydü
Daimi’yi arar oldu gözlerim
Kâinat aynası hem de özüdür
Kuranı natıkın gerçek sözüdür
İnsanlığın bize gülen yüzüdür
Daimi’yi arar oldu gözlerim
İradi etrafa bakıp gözlenir
Hayal görür, varmış gibi izlenir
Sırların içinde sırlar gizlenir
Daimi’yi arar oldu gözlerim.
