Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ERKAN

Aksu Köy Enstitüsü (VIII)

Hüseyin ERKAN Yazar Hüseyin ERKAN
22 Haziran 2022
Hüseyin ERKAN, Öykü Tefrikaları, Şiir
0
412
Paylaşma
5.2k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

ONCA ÖZLEMDEN SONRA

dikkat ettiniz mi hiç

meyve vermeyen ağaçlar

daha gür olur nedense.

 

ense göbek mi dediniz

ne Atatürk’te vardı

ne de İsmet İnönü’de.

H.E.

1953-1954 eğitim yılı bitmek üzereydi. Aylardan mayıs…Aksu Köy Enstitüsü1. sınıf öğrencisi Hüseyin Erkan, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın ilginç gösterilerle kutlanışını görüyordu ilk kez, Antalya Stadyumu’nda.

Antalya Lisesi’nin, Antalya Kız Enstitüsü’nün gösterileri de güzeldi ama beden eğitimi öğretmenimiz Osman Aybastı’nın gözetiminde Aksu Köy Enstitüsü’nün yaptığı çok değişik ve muhteşem gösteriler daha bir güzeldi.

Bunu yalnız ben değil, stadyumu dolduran Antalyalıların sürekli alkışları da öyle söylüyordu.

Antalya… Mayısla birlikte sıcaklar da başlamıştı. Ceketleri atmıştık çoktan, uzun kollu gömlekleri de…

19 Mayıs’tan sonra bir hafta daha ders vardı. Sonra yaz tatili…

Oh be! Köyüme gidecektim artık. Nasıl da özlemiştim annemi, babamı, kardeşlerimi, ninemi… Keçilerimizi, eşeğimizi, ineğimizi… Ya o iyi huylu siyah beyaz kedimizi!..

Arkadaşlarımı, komşularımı, öğretmenlerimi…

Evimizin önünde gece gündüz şırıl şırıl akan çeşmeden tutun da köyümüzü dört bir yandan çevreleyenTepedağ, Ayıntıras, Tarsus, Yalı ve Kale dağlarını…

Tek tek saymaya gerek yok; gözümde tütüyordu artık köyümüzün her yeri ve her şeyi.

“Bağ, bahçe özlenir de dağ da özlenir mi?” diyeceksiniz. Ben dünyaya gözümü açtığımda bağ ve bahçeden önce o dağları görmüşüm arkadaş! On bir yıl sabah kalkar kalkmaz o dağlarla haşır neşir olmuşum. Güneş ve ay, on bir yıl boyunca o dağlardan doğmuş, o dağlardan batmış.

Eteklerinde oğlak gütmüş, sığır otlatmışım. “Bu dağların arkalarında ne var?” diye nice hayaller kurmuşum. Bırakıno günjerin12 yaşındaki beni, şu anda bile köyüm deyince, o dağlar gelir aklıma önce.

Babamdan son aldığım mektupta, Manavgat’a geldiğini, pazarlara çıkarak ayakkabı tamir ettiğini yazıyor; “Okul tatil olunca Manavgat’a gel; birlikte döneriz köye” diyordu.

Daha önceleri seyyar çerçicilikyapan dayılarım Kemal Koca ve Kerim Koca, birkaç yıl önce, birikimlerini birleştirip ortak bir manifatura dükkânı açmışlardı Manavgat’ta. Ayrıca, daha önce İbradı’da görev yapan Medine Teyze’min eşi Ali Durmaz eniştem de Manavgat PTT’sinde telgraf memuruydu.

Ah şu mayıs sonu bir geliverse de okullar tatil olsa! Aldım mıydı, babamın kendi elleriyle yaptığı tahta bavulumu elime, atladım mıydı Aksu’dan geçen Manavgat ya da Alanya otobüslerinden birine, en geç iki, iki buçuk saat sonra Manavgat’ta olurdum.

O gece orda kalsam bile, ertesi gün babamla birlikte atladık mıydı otobüse, üç saat sonra Akseki’de… Ne kalıyordu geriye?

20 kilometre yürümek…

Bir yıl önce bile yürüdüm ben o yolu. Birkaç kez hem de… Şimdi mi yürüyemeyecektim?

Evdeki hesabın çarşıya uymadığı gibi, okulda yaptığım hesap da Manavgat’a uyacak mıydı bakalım.

Ve işte Mayıs’ın sonu… Okullar tatil…

Güzel, güzel de… Karne verilmedi bize yine. Müdür yardımcısı gelip notlarımızı da okumadı bu kez.

Ne bileceğiz, ne olduğumuzu?

“Siz gidin şimdi köyünüze. Durumunuz yazılı olarak bildirilecek velinize.” dendi.

Emir yüksek yerden gelince, boynumuz da kıldan ince…

Tamam, tamam da… Soranlara ne diyecektim?

“Sınıfımı geçtim” de diyemezdim; “sınıfta kaldım” ya da “bütünlemeye kaldım” da…

Bütünlemeye kalmak yerine, “ikmale kalmak” denirdi o yıllarda.

Fazlaca kafamı yormadan bu sorularla, atladım gün geçirmedenManavgat’a giden bir

otobüse.

Yaklaşık iki saat sonra, ailemden ilk kez babamı görecektim. Sekiz ay neyse de, şu iki saat geçmek bilmiyordu nedense.

Serik ilçesine varınca yarılanmış demekti yolum. Her geçen saniye, okuldan uzaklaştırıp babama yaklaştırıyordu beni otobüs.

Babamla nerde, nasıl karşılaşacağımı düşleyip dururken uyuyakalmışım. Sert bir firenle uyandığımda Manavgat’a girmek üzereydi otobüsümüz.

Köyümüzün yakınından, dağların arasında derin bir vadiden deli deli, gürül gürül akıp giden Manavgat Irmağı, Manavgat’ın ortasından sessiz ve sakince akıyordu.

Irmak üzerindeki o güzelim çelik köprüyü geçer geçmez, ayağa kalkıp, “inecek var” diye seslendim hemen.

Beş, on metre sonra durdu otobüs. Muavin de benimle birlikte inip gösterdiğim bavulumu çıkarıp verdi bagajdan.

Dayılarımın dükkânı karşımdaydı işte.“Koca Manifatura” diye yazıyor üstünde. Köprü ve ırmağa ben diyeyim 40, siz deyin 50 metre…

Elimde bavulumla girince dükkâna, güler yüzle karşıladı dayılarım. Var olan birkaç müşterinin işini gördükten sonra ilgilendiler benimle.

Sorup soruşturdular, yeni bir müşteri girene kadar kapıdan.

Şimdi düşünüyorum da, yalnızca babamın ailesinden değil, dayılarımın Hacıveliler’in Koca ailesinden de bir tek bendim;Aksu Köy Enstitüsü’nde okuyan.

Son müşteri de çıkınca, babamı sordum hemen.“Şu karşıki caddenin üzerinde, ayakkabı tâmir ediyor baban. İstersen yürü biraz. Karşılaşırsın mutlaka!” dediler.

Durur muyum? Kalktım oyalanmadan. Sağa sola bakarak yürüdüm; beş, on dakika kadar. Evet, kuytu bir yerde, işte karşımdaydı babam. Önünde örs, üstünde eskice bir ayakkabı, elinde çekiç… Tabanı eskimiş o ayakkabıya pençe atmakla meşguldü.

İşine öylesine kaptırırdı ki kendini, dünya yıkılsa duymazdı. Nerden görecekti ki beni? Seyredip uzaktan biraz, gözlerimle birçok fotoğrafını çekip yerleştirdim beynime.

Daha fazla dayanamayıp vardım yanına. “Kolay gelsin baba!” dememle birlikte, kaldırdı başını işinden hemen.

Göz göze gelince, fırlayıp kalktı yerinden.

Kucaklayıp bağrına bastı sıkıca. O da duygulanmıştı, ben de…

“Gel, gel! Otur bakayım şöyle.” deyip bir yer ayarlayıverdi yanında hemen.

Ağlamaklıydı sesi. Dokunsan boşanacak. O heyecan içinde unutmayayım mı elini öpmeyi?

Bu yanlışım ve gafletimle o güzel babanın tatlı sevincine acı karıştırmışım da haberim yokmuş meğer.

İçine dert olmuş da anneme söylemiş bunu. Öğrenince çok üzüldüm. Öyle bir yanlışlık yapmamak için bir daha, her geliş gidişimde elini öptüm önce, ışıklar içinde yatası babamın.

Paylaş
Etiketler: AksuEnstitüsü’köy
Önceki Yazı

Türk Kadınlarının En Büyük Süsü Türk Oluşlarıdır!

Sonraki Yazı

Sora Sora Bağdat Bulunur…

Hüseyin ERKAN

Hüseyin ERKAN

İlişkili Yazılar

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor
Din ve Ahlak

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
5k
Ve Bilirsin
Edebiyat

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
5k
Yaşlı Adam Yanıyor
Hasan TANRIVERDİ

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
5k
Sen veya Sizlere
Edebiyat

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025
5k
Sonraki Yazı

Sora Sora Bağdat Bulunur...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap