Topalın Ali evleri karıştırıp başka bir evin kapısına varır. Kapıyı çalar ve evin Dedesi Ali’yi karşılar ve adını sorar. O da Topalın Ali diye cevap verir. Dede, oğlumla anlaştığın gibi ağaçları “Budayacaksın,” yerine, “Keseceksin,” diye talimat verir.
Esasında Dede’nin öğretmen oğlu Harun, Topal Ali’yle budanacak ağaçları ve kesilecek olanları belirlemiş hatta işaretlemişlerdi.
İki yanlışın bir doğru etmediğini bu hikâyede göreceğiz.
Topalın Ali, mandanın tren geçtikten sonra ürkmesi gibi, tek omuza giden fakat güçlü fiziği sayesinde yapılacak işi anında tamamladığı için aileler onu bahçesinde çalıştırıyorlarmış.
Topalın Ali’ye Dede, ücretini verir ve bahçeye gidebilirsin der. Ali aldığı emirle çalışmaya başlar. Topalın Ali gerçek gideceği yerde bahçe kenarındaki ağaçları kesecekti. Şimdi ise bahçeye baştan girer ve dipten çıkar. Ne kadar ağaç varsa keser, bir tanesi ayakta kalmaz.
Sabahtan başlayan yemeden içmeden devam eden ağaç kesimi sona erdiğinde, bahçe ova gibi ağaçsız kalır. Bu arada meyve ağaçları da toprağa uzanır. Dedenin oğlu olan öğretmenin ziraat elması, kirazı ve armutların da yerlerinde yeller eser.
Öğretmen eve akşam geldiğinde, Dede yatmak üzeredir. Bahçenin ağaçlarının yarın Topal Ali tarafından budanacağını sınırdakilerden çürümeye yüz tutmuşların da kesileceğini babasına söyler. Dede oğluna şaşkın şaşkın bakar. Topalın Ali bu sabah geldi. Ağaçları kesti gitti, hatta parasını verdim der.
Öğretmen “Baba ne diyorsun, Ali’yi öğle tatilinde gördüm, yarın gelecek,” der. Dede, o zaman bugün gelen Topalın Ali kimin nesi. Anlaşmazlık iki üç saat tartışmaya yol açtı. Fakat ikisi de meyve ağaçlarına toz kondurmuyordu. Çünkü daha genç idiler.
Sabah ola hayır ola diyerek yattılar. Öğretmen kendi kendine kim bu Topalın Ali ya meyveler Allah korusun!
Öğretmen sabahtan kalkar ve hemen bahçeye iner ki, bahçede ayakta bir tane ağaç kalmamış. Meyve ağaçları gözü gibi koruduğu meyve ağaçları toprağa uzanmış, cephede şehit düşmüş asker gibi.
Öğretmen yeri göğü inletir. Bağırır, çağırır ve ağlar. Arada kim bu Topalın Ali der. Komşular onu zorla teskin eder. Daha iyisini yetiştirirsin, gelen ağaçlara gelsin derler. Motor çalıştı ve yarım saat olmadı sustu, ne yapıyor diye baktık ve ağzımız açık kaldı.
Öğretmen karakola koştu. Şikâyet etti ve Topalın Ali aranmaya başlandı. Öğretmen bunun çekememezlik olduğunu söylemedi. Çünkü olan olmuştu.
İki yanlıştan bir doğru çıkmamıştı.





















