Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ŞENGÜL

16 Nisan Referandumunda Boykot Ne Demek?

Hüseyin ŞENGÜL Yazar Hüseyin ŞENGÜL
03 Nisan 2017
Hüseyin ŞENGÜL
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Hayır” demenin demokratik bir yanı var: Mevcut durumdan daha geriye, daha kötüye gidişin önünü kesmek. Salt mevcut durumu korumak bile, dayatılan değişikliklere karşın, izafi olarak bir demokrasi savunusudur.

Anayasa referandumu daha çok, kararsız ve sandığa gitmeme eğilimi taşıyan seçmenler üzerinden yürümektedir. Toplumda evetçilerin de hayırcıların da genel hatları çizilerek alanları belirlenmiş durumda. Geriye kararsızlar alanı kalıyor ki, referandum kampanyası bu önemli alan üzerinde yoğunlaşırken, böyle bir ortamdaki boykotçu tavır, tam da bu noktada “Hayır” aleyhinde, dolayısıyla “Evet” lehinde bir sonuca yol açma riskini içeriyor.

Anayasa referandumu için boykot tavrını doğru bulan, bunu öneren çevreler var. Bilebildiğim kadarıyla boykot tavrını cılız ve utangaç biçimde seslendirenlerin hemen hepsi de sol kesimden. Kürt seçmen çevresinden açıkça boykotu dile getirenler olmasa da mevcut duruma bir küskünlüğün ve tepkininin ifadesi olarak bir miktar Kürt seçmenin sandığa gitmeme eğiliminin olduğu tahmin edilmekte. Elbette burada yerleri yurtları yakılmış, yıkılmış, dertleri başından aşkın çok sayıdaki Kürt insanı, gündelik hayatın idamesine ait büyük sorunlar yaşıyor oluşu nedeniyle referanduma mesafeli duruyor olabilirler.

Referandum süreci bize boykotçuların az sayıda olduğunu göstermekte. Boykotu öneren halihazırda ne bir siyasi yapı, ne etkin bir çevre, ne de kamuoyunda etkin isimler var. Böyle olmakla birlikte, boykot tavrının gerekçelerinin irdelenmesini mevcut koşullarda demokratik siyaset açısından önemsiyorum.

İkincisi, bu vesileyle referandumda kararsız seçmenlere ve sandığa gitme eğilimi olmayan seçmenlere, sandığa gitmemenin aritmetik olarak “Evet” kesimine yarayacağını ifade etmek istiyorum. Hayır eğilimi taşıyan veya evet vermeyecek olsa da bu referandumdan bana ne diyerek sandığa gitmeyen seçmenlerin boykotçu tavrı, içlerindeki “Hayır” oyu potansiyelinin açığa çıkmaması sonucunu doğurur ki, bu da “Evet” tarafına yarar. Örneğin sandığa 80 seçmen gitti. 40 oy hayır, 40 oy da evet tercihi çıktı. Sandığa gitmeyen 20 seçmenin içerisindeki kararsızlardan “Evet” oyu vermek istemeyen 1 seçmen sandığa giderek “Hayır” oyu kullansa, hayır tercihi 41, evet tercihi 40 olur. Gerek bu nedenle ve gerekse referandumun toplumdaki yarattığı yarılma nedeniyle, anayasa değişikliğine pasif bir muhalefet taşıyan seçmenlerin sandığa giderek oylarını kullanmaları, sonucu belirleyecek önemli bir etkendir.

İktidar kesimi, bunun bilincinde olduğu için özellikle HDP’yi destekleyen Kürt seçmenini sandıktan uzak tutmaya çalışacaktır. Zaten Kürt bölgesinde kimi sandıkların birleştirilerek oy kullanılacak sandıkların korucu köylerine konulduğundan söz ediliyor. Hayır kullanacak bir Kürt seçmen bu yolla sandığa gitmemeye zorlanıyor. Hal böyleyken, yani kararsız seçmeni yanına çekemeyen iktidar, onu sandıktan uzak tutmaya çalışırken, solculuk veya demokrasi adına referandumu boykot etmeyi önermenin solculuğa da demokrasiye de zarar getireceğini yüksek sesle dile getirmek gerekiyor.

Boykotu önerenlerin en önemli gerekçesi mealen şöyle: “100 yıla yakın güdük bir demokrasiden ibaret olan parlamenter sistemle yönetilen bu ülkede tam demokrasi olmadı. Mevcut sistem başta Kürt sorunu olmak üzere toplumun birçok temel sorununu çözmedi. Hatta sorunlara kaynaklık etti. Halbuki bizim acil talebimiz tam demokrasidir.  ‘Evet’ diyenlerin de ‘Hayır’ diyenlerin de böyle bir talebi yoktur. Demokrasi talebi olmayan her iki seçenekten birini ne diye tercih edelim ki? Bu nedenle doğru tercih, sandığa gitmemektir.’

Bu tavır bana iki tarihi dönemi hatırlattı. Bunlardan biri, 1930’lu yıllardaki Komüntern’in faşizm tezlerini (Dimitrov, Togliatti gibiler) ve sosyal demokratlarla ittifakı berhava eden politik tutumu hatırlattı.  Bir diğeri ise, 70’li yıllarda Türkiye solundaki meşhur “Filipin Demokrasisi” deyimini hatırlattı. Göstermelik parlamentonun bir aldatmacadan ibaret olduğunun örneği olarak Filipin ülkesi gösterilirdi. Bu deyim, dönemin solunun demokrasiyle kurduğu ilişkinin ve demokrasi anlayışının (sınıf demokrasisi) önemli bir göstergesiydi. Haydi 1970’lerin Türkiye’sinde ve dünya konjonktüründe bunun biraz olsun anlaşılır bir tarafı vardı, diyelim. Fakat 2017’deyiz!

“Evet”çilerin de “Hayır”cıların da demokratik bir anayasa sunumları, talepleri yok, doğru. Ancak “Hayır” demenin demokratik bir yanı var: Mevcut durumdan daha geriye, daha kötüye gidişin önünü kesmek. Salt mevcut durumu korumak bile, dayatılan değişikliklere karşın, izafi olarak bir demokrasi savunusudur.

Ayrıca öyle siyasal durumlar olur ki, demokrasiyi talep etmeyenlerin bile bir eylemi, nesnel olarak demokrasiye hizmet edebilir. Toplumun farklı siyasal kesimlerinin “Hayır” başlığı altında birleşmelerini, bu kesimlerin hepsinin öznelerinde bir demokrasi talebi olduğuyla açıklayamayız. Böyle bir şey de yok zaten! Siyasal tahliller artık dünün dünyasında genel olarak 20. yüzyılın paradigmalarıyla yapılamaz ki, o da içinde yanlışlar taşıyordu. Bunu söylerken sınıf gerçekliğini yok saymıyorum, tersine bu gerçeklik sürecinin ciddi değişimler geçirdiğini ve yeni paradigmaların kurulması gerektiğini ifade etmeye çalışıyorum.

Boykotu savunanların argümanlarından biri de boykotun muhalif bir tutum olduğu iddiasıdır! Elbette boykot da bir tavırdır. Bunu eleştirebilirim ancak boykotu savunanları suçlayamam.

Bu iddia sahipleri solculuğun sisteme muhalifliği gereğinden hareketle, bu somut durum karşısında kendilerini açığa düşürmemek için, boykot tavrına muhalif bir elbise giydiriyorlar. Böylece kendileri de solculuğun şanı olarak muhalif tavırlarını sonuna kadar savunmuş oluyorlar!

Boykot tavrını evet ile hayır seçeneğinin ikileminden/sıkışmışlığından bir kurtuluş, bir bağımsız duruş ve dolayısıyla egemen güçlere/sisteme teslim olamama argümanlarıyla gerekçelendirenler yanılıyor.

Neden?

Bi kere hayır demek, bugünkü mevcut anayasayı (12 Eylül Anayasası artığını) savunmak anlamına gelmez.

İkincisi, iktidarın istediği anayasa değişikliği tek adam yolunu açtığı ve bunun ise, az buçuk var olan demokratik hakları yok edeceği için hayır denilmelidir.

Evet demek, mevcut anayasanın çok daha gerisine düşen hukuki ve siyasal bir yapıya denk düşer. Bu yapının demokrasi ile yönetilen rejimlerde yeri yoktur.

Hayır diyerek bu anayasa değişiklik metninin reddi, her şeyden önce demokratik bir anayasa yapma imkanının önünü açar. Bunun altını özellikle çiziyorum! Bu imkân değerlendirilebilir ya da değerlendirilemez, bu işin bir başka boyutu. Bu ülkede en azından yakın gelecekte yeni ve demokratik bir anayasa yapma imkânı yok, bu nedenle hayır demek demokrasi lehine bir anlam ifade etmez demenin bir siyaset yapmaktan çok, bir siyasetsiz siyaset yapmak anlamına gelir. Tehlikeli bir tavırdır bu, çünkü anayasa değişiklik teklifinin kabulü eylemine dolaylı destektir. Referandumda evet çıkması, egemenlerin keyfiliğine sürat kazandırır, özgürlükler ve haklar tamamen rafa kaldırılır, toplum mengeneye alınır vb. (HG/EA)

Paylaş
Etiketler: anayasareferandumReferandum sürecisiyasetsiz siyaset
Önceki Yazı

Sofrayı da Kuran Kaldırsın; Kek İyiydi

Sonraki Yazı

Akıl Oyunları…

Hüseyin ŞENGÜL

Hüseyin ŞENGÜL

İlişkili Yazılar

Yeni Bir Anayasa (mı?)
Hüseyin ŞENGÜL

Yeni Bir Anayasa (mı?)

17 Eylül 2023
5k
Çivisi Çıkmış Dünya
Hüseyin ŞENGÜL

Çivisi Çıkmış Dünya

09 Temmuz 2023
5k
Prens ve Hayal Kırıklıkları
Hüseyin ŞENGÜL

Prens ve Hayal Kırıklıkları

11 Haziran 2023
5k
28 Mayıs Seçimi Üzerine
Hüseyin ŞENGÜL

28 Mayıs Seçimi Üzerine

01 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Akıl Oyunları...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap