Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ahmet ADANUR

Zulüm İçinde Adalet

Ahmet ADANUR Yazar Ahmet ADANUR
02 Ocak 2009
Ahmet ADANUR
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Gerek hedeflerimiz, gerek hayatın getirdiği sıkıntılar ve gerekse benzeri sebeplerle, hepimiz hayat rüzgârı içerisinde sürüklenmeye devam etmekteyiz. Ancak kısa bir süre için de olsa bu akışın dışına çıkarak olayları şöylece kuşbakışı bir izleyelim istedik. Ve bakın neler ilişti gözümüze:

Özellikle son zamanlarda “Zulüm içinde adalet, adaletsizliktir” felsefesinin fazlaca değer görmekte ve uygulanmakta olduğunu müşahede etmekteyiz. Pek çokları bir atasözü, bir özdeyiş kabul edip hayatlarına yön verme hususunda ilke edinmişler bu sözü ve felsefeyi. Hatta bunun hadis olduğunu sananlar da var ne yazık ki. Aslında bu söz ne bir hadis, ne de bir atasözü. Sadece birilerinin ortaya koyduğu ve pek çoklarının da katıldığı bir görüş.

 Bu görüşü açıklayabilmek için Atatürk’le ilgili şu anekdota bir göz atalım: Bağımsızlığımızın yeni elde edilmiş olduğu sıralarda, Atatürk’ün de bulunduğu bir tören esnasında kadının biri ısrarla Atatürk’e yaklaşıp “Kocamın Devlet Demir Yolları’na alınması için siz bu kuruluşa talimat vermiştiniz ama kocamı işe almamışlar” diyerek duruma müdahale etmesini talep eder. Atatürk ise kadının bu sözleri karşısında, “Yani benim önermeme rağmen işe almadılar öyle mi?” der ve etrafındakilere dönerek “Efendiler, işte Cumhuriyet rejiminden beklentimiz bu olmalıdır” diyerek, beklenenin aksine, kurumun yetkililerinin gösterdiği bu davranıştan büyük mutluluk duyduğunu ifade eder. Konumuz olan felsefi görüşe göre, Atatürk’ün buradaki cevabı “Zulüm içinde adalet”, diğer bir deyişle “Adaletsizlik” tir. Yani mevcut ortam zaten adaletsizliklerle dolu olduğundan bu adaletsizlik ortamı içerisinde büyük bir mevkiden, halkın normal hayat şartlarının daha üstünde bir taleple yardım istemek, son derece normal ve haklı bir davranış olarak adaleti talep etmek anlamına gelirken; bu talebin reddedilmesi ise adaletsizliğin ta kendisi olarak kabul edilmektedir.

Daha iyi anlaşılabilmesi için konuyu başka bir basit örnekle izah etmeye çalışacak olursak, bu zihniyete göre çevrenin kirletilmiş olduğu her hangi bir ortama giren bir şahıs bu kirli ortamı daha fazla kirletmeme gayreti gösterecek olursa çok yanlış ve adaletsizce bir davranış göstermiş olmakta, ortam zaten kirli olduğundan kirletmeye devam ettiği takdirde ise çok doğru ve adil bir davranış sergilemiş olmaktadır.

 Günümüz sosyal hayatı içerisinde adaletsizlik ve dengesizliklerin had safhaya ulaşmış olması sebebiyle, örneklerle açıklamaya çalıştığımız “Zulüm içinde adalet, adaletsizliktir” felsefesi de bu felsefeyi benimseyenler açısından çok daha geçerli bir hal almıştır. Ancak felsefenin teferruatına inildiğinde sosyal yaşantımızın, bir zulüm ortamı haline gelmesindeki asıl etkenin de bu felsefenin benimsenmesi ve geniş çaplı olarak uygulanması olduğu anlaşılacaktır. Çünkü zulüm içinde adaleti “Adaletsizlik” kabul edenler pek tabidir ki zulüm içinde zulümü de “Adalet” olarak görmektedirler. Yani bu insanlara göre zulüm ortamı içinde zulüm yapmaya devam etmek, normal, mubah, gerekli ve adaletli bir davranıştır.

 Aslında hemen hepimiz sosyal yaşantımızın çoğu aşamalarında ve büyük oranda, bu görüşe katılarak ya da katılmadan bu felsefeye destek vermekteyiz. Sosyal hayatımız, Atatürk’le ilgili anekdottaki kadının davranışına benzer şekilde iş ya da iş içi kadro durumu konularında torpil yaptırma gayretlerinden tutun da sosyal hayatın en önemsiz hususlarına varıncaya kadar hemen her aşamada, farkında olarak ya da olmayarak vermekte olduğumuz bu desteğin sayısız örnekleriyle doludur. Zaman gelir gittiğimiz bir hastanede, hemen her türlü işimizi halletmek için bir adamımızı bulmaya çalışırız, üstelik de kendi başımıza rahatça halledebileceğimiz işler olmasına rağmen. Zaman gelir, aynı maksadı paylaşan çok sayıda insanın uzun süre beklemiş oldukları bir halk otobüsüne binebilmek uğruna, adeta savaşırcasına birbirlerini nasıl ite kaka hareket ettiklerini görürüz, ve bu insanlardan biri de biz oluruz maalesef. Bazen insanların işlerini halledebilmek için, medeni bir şekilde sıraya girmiş olduklarını görür, ancak aynı sıranın sonuna geçmeyi kendimize yediremeyip büyük bahane ve gayretlerle öne geçmeye, ya da hiç olmazsa orta yerlerde bir yere girmeye çalışırız veya bu amacımızı gerçekleştirmemize aracı olacak birilerini arar gözümüz çevremizde. Bazen de çok ucuza satılıp kapışılmakta olan bir maldan, tükenmeden alabilmemiz için, müşterileri de satıcıyı da adeta ezer geçeriz, hele de arada çocuklar varsa onları belki görmeyiz bile.

Söz konusu olan zulüm ortamının, bu ve benzeri pek çok davranışımızın bileşkesinden oluştuğu ve bu davranışlarımızın devamıyla birlikte daha da zalimce bir hal almakta olduğu alenice ortadadır. “Zulüm içinde adalet, adaletsizliktir” fikrinin desteklendiği bu davranışlarla aslında sıradan insanları küçümser, ayıplar, aşağılarız da kendimiz büyük gayretler gösteririz onlarla eşdeğer pozisyonda kalmamak, daha farklı ve daha üstte olabilmek uğruna. Onlar bir gariban sınıfı, bir aşağı halk tabakası olur gözümüzde. Oysa en güzel makamlardan birinin, halktan hemen her ferdin yanında, onunla dert ortağı, kader arkadaşı, sırdaş, kardeş olabilecek derecede “Onun gibi” olabilmek olduğunu düşünemeyiz çoğu zaman. Bir Evliya Çelebi gibi, bir Yunus Emre gibi bunu düşünebilenlerin yaşantılarına da göz atmayız ne yazık ki.

“Halk içre bir ayineyim,
Herkes bakar, kendin görür!”      

diyen Sevgili Yunus’un bu felsefesine hiç kulak asmayıp, bunun yerine “Zulüm içinde adalet, adaletsizliktir” düşüncesini benimser ve üstelik uygularız anlamadan, dinlemeden. Şairin;

 “Harf harf yağdı ilim üzerimizden,
 Kimimiz gül olduk kimimiz diken.”

diyerek anlattığı gibi tahsil dahi deva olmaz bu yanlış davranışlarımıza.

 Ancak her zaman, her yerde ve her şartta doğruyu bulmanın bir yolu mutlaka olsa gerek. Bu yol herkes için farklı farklı olabilir belki, fakat sonuçta varılacak nokta aynı hedef olacaktır. Belki hemen her olayda kendimizi bir vicdan muhasebesine tabi tutarak, belki kendimizin karşı cenahta olduğumuzu düşünerek, belki düşünürün “Ben edebi edepsizden öğrendim” ifadesiyle anlatmaya çalıştığı şekilde başkalarının yanlış hareketlerinden ders çıkarıp bu çirkin hareketleri yapmayarak, belki de kendimize özgü daha farklı yöntemlerle ulaşabiliriz bu doğru davranış hedeflerine. Ama her şeyin başında iyiye ve doğruya ulaşmayı istemek, arzu etmek ve hedeflemek geldiğini; yanılmak isteyenin yanılmasına hiçbir engelin bulunmadığını; en büyüğünden en küçüğüne kadar hayatta karşılaşılan her bir olayın, çok çok büyük bir sınavın önemli puan değerlerine sahip soruları olduğunu ve bu sınavı düzenleyen tarafından her hangi bir dünyada hiç şüphesiz, mutlaka ve mutlaka değerlendirmeye alınacaklarını; bu sınavın değerlendirmesinde en küçük bir eksik, ihmal ya da hatanın söz konusu olmayacağını ve herkesin elde ettiği puan değerinin karşılığını mutlaka göreceğini asla ve asla unutmamak gerekiyor şüphesiz.

 Büyüklü küçüklü milyarlarca dava ile inleyen bu dünyada, gerçek adaletin ne olduğunu iyi idrak etmiş, idrak ettiği ölçüde benimsemiş ve hayatının her bir anında şiar edinmiş; “Zulüm içinde adalet, gerçek adalettir” görüşüne sahip olarak gerçek adalete güç veren; zulüme düşman, adalete dost, gerçek bir “Adil” olmanız dileklerimle…

Paylaş
Etiketler: hayattoplumyaşam
Önceki Yazı

Simitçi ve Bahşiş!

Sonraki Yazı

Yeni Yıl Hepimize Mutluluk Getirsin

Ahmet ADANUR

Ahmet ADANUR

İlişkili Yazılar

Ahmet ADANUR

Üzüntü

06 Şubat 2015
5k
Ahmet ADANUR

Alevilik

30 Aralık 2014
5k
Ahmet ADANUR

Yoğun Bakım-sızlık

25 Ekim 2013
5k
Ahmet ADANUR

Kur’an bu Mudur?

19 Temmuz 2013
5k
Sonraki Yazı

Yeni Yıl Hepimize Mutluluk Getirsin

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap