Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Şerife ÇINAR

Yürüyen Merdiven

Şerife ÇINAR Yazar Şerife ÇINAR
04 Eylül 2010
Şerife ÇINAR
1
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ne zamandır ailecek birlikte bir şey yapmamışlardı. Şöyle çoluk çocuk gezip eğlenmeyi özlemişlerdi. Suzan oğlunun elini sıkıca tutmuştu. Çocuğun diğer elinden de babası tutmuş çocuğu adeta uçuruyorlardı. Çocuk hoplaya zıplaya sevinç çığlıkları atıyordu. Annesiyle babasını uzun zamandan beri ilk kez bu kadar sakin görüyordu. Kavga etmiyorlardı. Çocuklarının hatırına olsa bile yüzleri gülüyordu.

Kapıya yaklaştıklarında otomatik kapı kendiliğinden açıldı. Oğlu, Suzan’ın elinden kurtularak içeri koştu. Hadi gelin diye bağırıyordu. Burası bir alışveriş merkeziydi. Çocuklar için çeşit çeşit oyuncakların bulunduğu eğlence merkezi üst kattaydı. Çocuk yürüyen merdivene doğru koşarken; hadi çabuk, hadi buraya gelin diye bağırıyordu.  Suzan merdivenin başlangıç noktasında her zaman olduğu gibi kilitlendi, donup kaldı. Merdivenleri görmüyordu. Etrafını bir sis perdesi kaplamış gibiydi. Eşiyle oğlu yukarıya çıkmışlar Suzan’ı bekliyorlardı. Oğlunun “ hadi anne, hadi anne gelsene” diyen sesi kulaklarında çınlıyor ama olduğu yerden kımıldayamıyordu. Eşinin sinirli tavırlarla geri döndüğünü fark etti. Suzan da üzgündü. Böyle olmasını istemiyordu ama elinde değildi. Yürüyen merdiven fobisi yıllar öncesinden kalmıştı kendisinde. Bir türlü yenemiyordu. Tam adımını atacağı anda merdiven birden bire yok oluyor, yerini kocaman bir karanlık alıyordu. Yine öyle oldu. Suzan belirsizlik içinde, öylece kımıldamadan duruyordu. Gözyaşları yanaklarından süzülüyor, yüreğinin pası siliniyordu sanki. Güzel başlayan bir gün mahvolmuştu.

Bir görevli gelip, yürüyen merdiveni durdurdu. Suzan duran merdivenlerden çıkarken bile basamaklar üzerine üzerine geliyordu. Bütün neşesi kaçmıştı.

Yıllar önceydi. O zamanlar nişanlıydılar. Suzan yürüyen merdivenlerden koşar adımlarla çıkardı. O gün de öyle neşe içinde alışveriş merkezinde geziyorlardı. Komşuları Hüsniye teyze ve annesi de onlarla gelmişti. Her şeyden korkan, ürkek bir yapısı vardı Hüsniye teyzenin. Yeniliklere hiç alışık değildi. Yürüyen merdiveni görünce çığlığı basmış, “yok valla, tövbe ben buna binemem” diye tutturmuştu. Suzan onu ikna etmeyi başaramayınca hadi teyzem ben arkandayım biniver şuna diyerek kadını itelemiş merdivene bindirmişti. Ne olduysa ondan sonra oldu işte. Çığlıkların, gürültülerin arasında görevlinin sesi yükseldi. Hüsniye teyze dengesini kaybedip, merdivenlerden aşağı yuvarlanırken bir alt basamakta duran Suzan’ın üstüne düşmüştü. Suzan’ın annesi de kadını saçlarından kavrayarak yukarı çekmeye çalışıyordu. Merdiven durdurulmuş, olası bir facia önlenmişti ama Suzan nişanlısının kollarında hala kendine gelememişti. Neler olduğunu net hatırlayamıyordu. Yaşadığı şoku atlatamamıştı. O gün bu gündür yürüyen merdiven fobisi hayatını çekilmez hale getirmişti.

Yukarı çıktıklarında oğlu çoktan oyuncakların büyüsüne kapılmıştı bile. Bütün oyuncaklara binmek istiyor, oradan oraya koşup “anne bak anne bak burada ne var, hadi anne hadi” diye annesini çekiştiriyordu. Suzan oğlunun heyecanına katılmakla birlikte kendini boğulacakmış gibi hissediyordu. Nefes alamıyordu. Aşağıya inerken aynı kâbusu yaşayacağını düşünüyordu. Sinirleri iyice yıpranmıştı. Suzan hiç değilse bu günü güzel geçirebilmek adına kendisiyle savaşıyordu. Keşke başka bir yere, parka falan gitselerdi. Neyse olan olmuştu artık.

Ertesi sabah oğlunu servise bindirdikten sonra evdeki işlere daldı. Elektrik süpürgesinin sesinden telefonu duymuyordu. Arkadaşı defalarca çaldırdı telefonu.

—      Nerdesin sen kızım ya… Saatlerdir seni arıyorum. Hadi çabuk hazırlan. Kızlarla toplanıyoruz. Hem biraz da alışveriş yapıcaz. Müthiş ucuzluk varmış.

—      Tamam, peki dedi isteksizce. Bu gün benim de içim sıkılıyor zaten. Bana da iyi gelir belki.

Aslında evden dışarı da çıkmak istemiyordu. Üstü başı perişandı. İşleri çoktu. İş, iş, iş başka ne bilirsin ki sen diye azarladı kendisini. Git işte kızım azıcık kendine bak, gül eğlen alışveriş yap dedi içindeki şeytan. Sonra, ama param yok ki diye fısıldadı kendi kendine. Sıkıntılı günler geçiriyordu. Bu kadar ince düşünme kızım dedi içindeki şeytan. “Sen düşünüyorsun ama bak eşin hep dışarıda. Ohhh gününü gün ediyor ne güzel… Seni düşünüyor mu? Tabi düşünmez sen böyle pasaklı, bakımsız gezersen kimse bakmaz yüzüne…”

Suzan içindeki şeytanla didişmeyi bıraktı, toparlandı. Aynaya baktı. Aynadaki yüzünü kendisi de beğenmedi. Öyleyse neden diye bir kez daha azarladı kendisini. Neden bu kadar zayıf olduğunu düşündü. Korkuları vardı ama üstüne de gitmiyordu. İstese başaramayacağı bir şey yoktu hayatta. Bütün yaşamı, film şeridi gibi gözünün önünden geçiverdi bir anda. Evlenmeden önceki o capcanlı enerji dolu halini özledi.

Ne giyeceğine karar veremiyordu. Bütün giysileri yatağının üstündeydi. Hiç birini beğenmemişti. Hem sade hem şık bir şeyler arıyordu. Sonunda hazırlandı. Şöyle hafiften de bir makyaj yapınca morali düzeldi. Yüzü güldü. Bu defa aynadaki yüzüne beğeniyle baktı. Pek güzel olmuştu. İdareli olmalıyım derken parasını yerleştiriyordu cüzdanına.

Öyle saçma sapan şeyler almak yok diye de tembihledi kendine. Kararlı, azimli ne istediğini bilen birisin sen, hadi bakalım şimdi git ve bir güzel eğlen tadını çıkar dedi.

Alışveriş merkezindeki kafelere çıkmak üzere yürüyen merdivenin önüne geldiklerinde, Suzan’ın korkusunu bilen arkadaşı merdiveni durduracak bir görevli aradı. Suzan evde düşündüklerini hatırlarken, kendini yürüyen merdivenin ilk basamağında buluverdi. İşte başarmıştı. Basamak ayaklarının altındaydı. Bu defa kaybolmamıştı. Merdiven yukarı doğru yürürken arkadaşı şaşkınlıkla yetişti Suzan’a.

Yıllarca hayatını kâbusa çeviren yürüyen merdiven korkusundan o gün kurtuldu Suzan. Bu bir başlangıç oldu.

Yaşamında bir dönüm noktası… Adı yürüyen merdiven olsa da, bütün fobilerini bu kararlılıkla yenebileceğini biliyordu artık…

Şerife  Çınar

Paylaş
Etiketler: aynaçocukfobihayatiradeyürüyen merdiven
Önceki Yazı

Gökdelen Spekülatörleri

Sonraki Yazı

Hangi Marka Süt İçilebilir?

Şerife ÇINAR

Şerife ÇINAR

İlişkili Yazılar

Erdal İZGİ

Okul Bağışçılarının Merakı…

13 Eylül 2012
5k
Şerife ÇINAR

Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek

18 Şubat 2011
5k
Şerife ÇINAR

Minik Dostum

28 Eylül 2010
5k
Şerife ÇINAR

Annem Süte Ekmek Doğrardı

26 Ağustos 2010
5k
Sonraki Yazı

Hangi Marka Süt İçilebilir?

Yorumlar 1

  1. Hava KÖSEOĞLU says:
    15 yıl önce

    Sevgili Şerife Çınar, yazını okuduğum da evet ben bu yürüyen merdiven fobisini birebir gördüm Suzan hanımın gözlerinde demekten kendimi alamadım.

    Aşılamayacak yol yoktur, yeter ki bir gayret gücünü bulalım kendimizde.

    Keyfle okudum.Anlatım ifadesi çok güzeldi.

    Sevgilerimle.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap