Yozgat halk otobüsleri belediye ile anlaşmalı olarak şehir içi taşımacılığı yapıyorlar. Bu hizmeti o şehirde bulunan firmalar o şehrin uygulaması olarak izinle yürütüyorlar. Bazı yerlerde bu işi belediyeler bizzat kendisi yürütüyor. Şüphesiz ki bu bir halk hizmetidir. Hem kar elde etmek hem de halka ulaşım hizmetini sunmakla görevlidirler bu araçlar.
Cumhurbaşkanımızın talimatı ile 65 yaş üstüne bir çok alanda kolaylık sağlanıyor. Seyahatte, yolculukta, müzelerde ve bir takım yerlerde 65 yaş üstü vatandaşlarımıza kolaylık sağlanmış oluyor. Bu yaşlıları koruma, onlara saygı duyma, seyahat hakkı tanıma amacı taşıyan bir hizmet anlayışıdır !…Beğenirsiniz beğenmezsiniz devletin tanıdığı yasal bir haktır. Malumunuz bu uygulama özel dolmuş ve taksilerde uygulanmamaktadır.
Son dönemlerde Yozgat Halk Otobüslerinde bunun tartışmasına tanık oluyor ve vatandaşlar olarak çok rahatsız oluyoruz. Bir kaç defa bindiğim otobüste bu tartışmaya tanık oldum fazlasıyla rahatsızlık duydum. Hem yolcu hem şoför arkadaşımız hakaretlere varan münakaşa ile insanları tedirgin ettiler. Yolcu bu benim hakkım bineceğim diyor; şoför arkadaşımız da seni ücretsiz taşımak zorunda değilim diyor; bu tartışmalar sürüp gidiyor.
Haklı olarak otobüsteki yolcular adına bundan son derece rahatsız olduğumuzu belirtmek isterim. Kimsenin böyle bir hakkı yoktur: Kafa beyin patlatıp insanları kırmaya aşağılamaya da hakları yoktur.
65 Yaş üstü için bir otobüs taşıma kartı çıkartılıyor. Bunun yıllık ücreti 50 TL olmuş. Bu kartı ilgili otobüs işletmesi sorunsuzca düzenleyip vatandaşa takdim ediyor. Vatandaş da bu kartı halk otobüslerinde yolculuk için kullanıyorlar. Devletin Yaşlısına tanıdığı yasal bir hak olarak görülüyor. Buraya kadar olan normal; ama otobüslerdeki bu tartışma: “binerim- bindirmem seni taşımak zorunda değilim” tartışması anormal ve rahatsız edici!..
Sizi taşımak zorunda değilim diyen şoför Arkadaşım mahkemeye dava açar davasını kazanırsa taşımaz onlarda binmez! Ya da belediye ile anlaşmayı iptal eder kendi özel taşıma izni alır ve 65 yaş üstü kartını da tanımaz ücretini alır; özel minibüslerde olduğu gibi.. Belediye adına çalışıyor halka hizmet ediyorsanız devletin aldığı bu karara saygı duymak zorundasınız. Bu işin lamı cimi yok! Yolcuları – vatandaşı da rahatsız etmeye hakkınız da yok.
Bu işten devlet sorumlu mu, evet; belediyeler sorumlu mu, evet! Özel Halk Otobüs işletme müdürlüğü sorumlu mu, evet! O zaman bu şikayetleri değerlendirmeye alması gerekenler bunlar. Özellikle de Belediye başkanları! Çünkü bunlar bu işi Yozgat Belediyesi adına yürütüyorlar; sorumsuz ve keyfi uygulama içinde olamazlar.
Mal sahibi şoför kardeşimin yakınmasına ve derdini dile getirmesine saygı duyarım. Ama bu un yeri otobüsler değil ilgili kurum ve kuruluşlar olmalıdır. Çözüm oralardan alınır. Vatandaşla tartışarak çözüm alınamaz; bu insanları kavgaya düşmanlığa götürür Allah kurusun şiddet ve hakarete neden olur. Nitekim son tartışmada elinde bastonu olan ihtiyar dede nerede ise şöför arkadaşa hücum edip vuracak konuma gelmişti.
Bu işin çözümü devlettir, belediyeler ve ilgili kurumlardır. Şoför esnafını vatandaşla karşı karşıya getirip tartışmayı büyütürsek hoş olmayan neticeler elde ederiz ki bu hem şoför kardeşlerimizi üzer hem de yaşlı vatandaşlarımızı!.. Sürüp gidecek nahoş bir kavgaya dönüşür.
Burada belirtmek istediğimiz önemli bir konu daha var: Bu işin istismarını yapmamak keyfilikten uzak olmak ve insanların haklarına saygı göstermek insani bir görevdir. Keyfi olarak kullanıyor ve insanların hakkına tecavüz ediyorsak buna Allah razı olmaz ve kul hakkına girer. Hak ararken insanları mağdur etmek ve zor durma düşürmek de hak- adalet değil adaletsizliktir. Asıl olan insanların bir birlerine saygı duymalarıdır. Hak ararken gönül kırıp hak çiğnemek doğru değildir. Konu ele alınarak en kısa sürede çözüme kavuşturulmalıdır deriz…
