Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Asım SES

Yolsusluk Davalarından Siyasal Bir Sonuç Çıkmayacağı Üzerine

Asım SES Yazar Asım SES
05 Şubat 2014
Asım SES
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Oluyor nerden baksam bir on yıl… Özel sektörde geçen 16 yıldan sonra, yaş da ilerlemiş, annemin deyişiyle, bir günün yerine geçmeyen yıllardan sonra… Bizim özel sektör işte, işler iyi gittiğinde patronlar kendilerinden bilir, servetine servet, refahına refah katar; kötü gittiğinde çalışanlardan bilir, fedakârlık bekler…  Kolayıdır işin bu yanı, zorlamaz kendini neden oluyor, ne önlemler almak gerekiyor diye… İlk akla gelen çalışanlardan kısmaktır, çalışanları kısmaktır… Bizimde bazen tutar dikleneceğimiz, bir diklendik mi de atamıyoruz geri adım nedense… Nedense “özür dileyip” dönemiyoruz gerisin geriye, başlayamıyoruz yeniden hiçbir şey olmamış gibi… Becermiyoruz “..eyvallah beyim” deyip, risksiz yaşamlarda figüranlığa devam etmeye…

2001 krizi yıllarında dostların “… Zamanlaman hiç de iyi olmadı…” dediği bir dönemde, kendimi, hiç aklımda olmadığı halde, serbest çalışan mali müşavir olarak nafakasını çıkarmaya çalışan birisi olarak çalışma hayatında buluverdiğim yılların başlarıydı velhasıl… Bir Cuma namazı dönüşü komşu esnaflarla konuşuyoruz. Oğlunun hesap uzmanı sınavını kazandığını, işe başladığını söylüyor.

Sevindik, kutladık, hayırlı olmasını diledik… “Cemaate yakın olmanın faydasını gördük, verdiklerimiz geri döndü” diyor, sessizce… Benim şaşırdığımı görünce arkadaşıma dönüyor: “Bilmiyor galiba..” diye kinayeli bir gülümsemeyle, bi haber olmama şaşırdığını belli ediyor. Arkadaşımda gülümsüyor, “Onun bu işlerle ilgisi pek yok..” diye cevap veriyor arkadaşım. O zaman anlıyorum komşu esnafın bir cemaate yakın olduğunu.. İşyerlerimize yaklaştığımızda bir birimize hayırlı işler dileyip ayrılıyoruz.

Arkadaşım ilk mükelleflerimden, işyerlerimiz yan yana… Bana ilk destek verenlerden, işe başlamadan çay içip sohbet ediyoruz. Süleymancı cemaatine yakın olan arkadaşım, onun Fetullah cemaatinden olduğunu söylüyor. AKP seçimleri yeni kazanmış, tüm cemaatler AKP’yi destekliyor, artık faaliyetlerinde daha rahat olacaklarını düşünüyorlar.

Bizimki kendi cemaatini anlatıyor: “Bizimkiler bu seçimde Çiller’i (DYP’yi kastediyor) destekledi, ağabeylerden gelen talimatlar doğrultusunda bende oyumu Doğruyol’a verdim. Ama AKP’nin seçilmesine de sevindim. Bizimkilerin (Süleymancılar) siyasetle pek işi olmaz. Bizimkiler genellikle yurt yapar ve fakir öğrencileri bu yurtlarda barındırır ve okumalarını sağlar hemde dini eğitim verir. Biz her ikisine de önem veririz.

Dinini bilen okumuş insanlar yetişmesini sağlar yurtlarımız. Siyasetten beklediğimiz bize fazla müdahale etmesin, bizde onlardan bir şey beklemeyiz; bizimkiler genellikle ticaretle uğraşır, bir birlerine yardımcı olurlar…” Pür dikkat dinliyorum, hiç de tuhaf gelmediği gibi, hayranlık da duyuyorum dayanışmaya… “Bir çok şehirde yurtlarımız vardır, öne çıkmayı sevmeyiz, yurtları da yine cemaate gönül verenler el birliği ile zekat vererek yaptırır, donatırlar… Mesela ben bir yurda giriş kapısı yapıyorum, parasını cemaatten birisi veriyor.

Kapı takmaya gittiğimde seni de götüreyim istersen?” isterim demiştim ve Eleşkirt’te gitmiştik birlikte… Sefaköy’de ve Ümraniye’de de bir yurtlarına gitmiştim, gezmiştik birlikte…

Yurtlar tertemizdi. İçeride terliklerle dolaşılıyor, her yer halı döşeli, yatakhaneler ikişer veya üçer kişilik, cemaatle namaz kılınacak genişçe bir salon aynı zamanda okuma/ders çalışma yeri olarak kullanılıyor. Genç öğrencilerin çoğu Anadolu’dan gelme, Eleşkirt’tekiler genellikle köylerden gelenlerdi.

Cemaat yurtlarından yetişip üniversitede okuyanlar, yurtlarda kalanları üniversite sınavlarına hazırlamak için geliyorlarmış ara sıra… Yurdu yöneten hocalarla da sohbet ediyoruz, arkadaşlarla geldiğim için benimle rahat konuşuyorlar. Hiç siyaset konuşulmuyor, eğitim, yapılanlar, öğrencilerinin başarılarından, öğrenci ailelerinin imkânsızlıklarından söz ediliyor…

Yine bir gün oğlu hesap uzmanı olan komşu esnafla konuşuyoruz. İstanbul’a atanmış, denetimlere çıkmaya başlamışlar. Genç hesap uzmanı babasına denetledikleri yerlerde karşılaştıklarını anlatıyormuş, “Nelerle karşılaşıyoruz, kocaman firmalarda ne usulsüzlükler çıkıyor, faturasız mal satanlar bile var?..” Baba dayanamamış, “Oğlum sen Boğaziçi’nde nasıl okudun sanıyorsun? Ben her yaptığım işe fatura kessem sen zor okurdun… Fazla da gitme milletin üstüne..” demiş. Sonra da gözlerimizin içine bakarak, “Gerçek hayatı yeni öğreniyor..” demişti.

Hatırlarsınız bir Bakan “Vergi kaçırıyoruz ama yatırım yapıyoruz..” demişti (DYP’nin bir bakanı). Rahmetli bir Cumhurbaşkanımızın kardeşi de “..Biz hesabımızı ahirette veririz…” demişti. (Bunlar basına yansımıştı.)

Ekonomik ve sosyal hayatımızın bir gerçekliğidir kayır dışı ekonomi. Yüzde 50 ila 70 ler arasında bir kayıt dışılıktan söz edilir resmi ağızlardan. Bu şu demektir, bizler devleti hep dışımızda bir kurum, yapılanma olarak görmüşüzdür. Devleti tüm sosyal ve ekonomik aktörlerin bileşkesi olarak içselleştirememişizdir bir türlü… Devlet, hep Osmanlıdır, bir gün, ansızın mültezim gelir ve ürettiklerimizin bir kısmına el koyar gider. Onun için devletten ne saklayabilirsen, ne kaçırabilirsen o kadar ayakta kalabilirsin… Devleti yönetenler de (ele geçirenler) “Bal tutan parmağını yalar” veya “Yiyiyorlar ama yapıyorlar da…” özdeyişine uygun olarak, saltanat sürmek için ekonomik kaynaklara el koyar ve bunun hesabı sorulamaz.

Hal böyle olunca genlerimize işlemiştir, kayıtdışılık, vergi kaçırma (ekonomik kaynakları devletten kaçırma)… Yolsuzluk da devlet yönetiminde olağandır, işin (siyasetin) doğasında vardır… Onun içindir geniş kitlelerce hor değil hoş görülmesi… Onun içindir ki her gelen gideni aratır nasılsa… Onun içindir yiyen yiyeceği kadar yemiştir, daha fazlasına ihtiyacı yoktur; yeni gelende yiyecektir, bir de onu doyurmakla zaman geçireceğiz, korkusu hesap sormayı engeller. Birde şu vardır ki, hesap sorayım derken hesap vermek zorunda kalmakta var….!

Velhasıl, hepimiz cüssemize göre biraz hırsızlığa meyilliyizdir, yolsuzluğa bulaşmışızdır. Üstelik yolsuzluklardan ocağına 200, 300 damlayanımızda vardır (hayırsever yardımları); festival, şölenlerden yılda bir-iki eğlenceye çıkanlarda da (sponsorlar katkıları) vardır. Düzen böyle düzülenlerle düzenlerin hafifmeşrep halveti içinde sürüp gidecekken, kurulu düzene çomak sokmak havanda su dövmekten öteye neye yarayacaktır?

Hesap veremeyenler hesap sorabilirler mi ki? Bizde yolsuzluk, kayırma-kollama davalarından siyasal bir sonuç çıkmaz. Ne zaman çıkar? Popülizmin karşısına siyasetin değil, akıl ve bilimin (erdem ve bilgenin) jakobence çıkabilecek cesareti bulabildiği zaman… 05.01.2014

Asım SES

Paylaş
Etiketler: AKP seçimleriDevleti yönetenlerFetullah cemaati
Önceki Yazı

İzmir Böyle Sahne Görmedi

Sonraki Yazı

Antioksidanlar Kanseri ve Ölümleri Hızlandırıyor

Asım SES

Asım SES

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Asım SES

Etnik Ve Cihatçı Terör Demokrasinin Yüreğini Hedefliyoır

24 Mart 2016
5k
Asım SES

Siyaset Konuşmaları Birinci Toplantısı Gerçekleşti

18 Mart 2016
5k
Asım SES

Oporotnist Demokrasi Lanetlesi Terör Üzerine

15 Mart 2016
5k
Asım SES

Dava Adamı-Devletin Adamı-Devlet Adamı-Davanın Adamı

04 Haziran 2015
5k
Sonraki Yazı

Antioksidanlar Kanseri ve Ölümleri Hızlandırıyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap