Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hazal SEYİTOĞLU

Yoksa Kriz Gerçekten Teğet mi Geçiyor?

Hazal SEYİTOĞLU Yazar Hazal SEYİTOĞLU
15 Mart 2009
Hazal SEYİTOĞLU
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“…. Dolayısıyla doğru verilere dayanmayan ekonomik analizlere inanmamak ve daha da ötesi bu analizlerin kasıtlı yapıldığından kuşkulanmak gerekiyor.” diyor Süleyman Yaşar, 3 Mart 2009 tarihli Taraf Gazetesindeki köşesinde.

Oysa bugün ağzı olan herkes Türkiye ekonomisi hakkında ne çok atıp tutuyor. Özellikle en çok TÜSİAD ve yakın çevrelerinin çığırtkanlığı sayesinde sanki yaşanan global krizin merkez üssünün Türkiye olduğu neredeyse tüm Türkiye’ye ve hatta yurt dışına kabul ettirilmeye çalışılıyor.

 “Çünkü Türkiye ve güçler dengesi değişti. Türkiye’deki ilk 500 büyük şirket arasına artık Anadolu’dan gıda, tekstil, kâğıt, ziynet eşyası, ambalaj, mobilya, orman ürünleri ve temizlik eşyası üzerine çalışan şirketler girdi. Anadolu’nun sermaye gücü ve yeni zenginleri İstanbul burjuvazisine tam anlamıyla alternatif oldu.” diyor bir başka yazısında Süleyman Yaşar. Bunu hazmedemeyenlerin ve yandaşlarının çığlıkları bütün bunlar. Bir iş arkadaşım daha geçenlerde tüm çevresindekilerin işlerini yavaş yavaş kapattığından, paranın el değiştirdiğinden, artık diğerleri(!)nin para kazandığından yakınıyordu. Sorun işte bu: Paranın el değiştirmesi. Para ve güç sendeyken her şey güllük gülistanlık, para ve güç aynı ülkenin vatandaşı olan bir başkasına geçince kriz vaaarrrr!!! Eğitime, sağlığa ve emekliye iyileştirme yapılmamasını, KDV oranının tekrar %18’e çıkarılmasını kabul ederek, IMF ile bir an önce anlaşma yapılmasını ve alınan paranın Türkiye’nin şımarık ve tombul çocuğu TÜSİAT’a verilmesini talep edecek kadar büyük bir bencillik içerisindeler. Her şey siyasi görüş alanı içinde daraltılmış ki insanlar günlük yaşantılarında bile iki kelimenin arasına ekonomik krizin AK parti hükümetinin işi olduğunu savunma refleksi ile konuşmak zorunda hissediyorlar kendilerini. Bu kirli siyaset hayatın her alanına işlemiş. İşin daha da vahimi krizden siyasi anlamda kişilerin nemalanması.. Böyle bir vatandaşlık olabilir mi? Bir insan kendi vatanına bu ihaneti yapabilir mi? Bunu ancak kedi ulaşamadığı eti mundar der, atasözü ile açıklayabiliriz herhalde. Çok merak içindeyim. Ak Parti yerine CHP veyahut MHP olmadı başka bir parti olmuş olsaydı, ne yapacaklardı? Kendi başlarına kriz merkezi olan bu gibi partiler, Amerika’da çıkmış bir krizin etkilerini Türkiye’de hissedilmemesi için ne planlayacaklardı? Çok doğru “iktidar geçici, muhalefet ise kalıcıdır” kimse taşın altına elini koymak istemez, koyana da hayatı dar etmesinler bari. Hillary Clinton’ı programa alıp, “Türkiye berbat bir ülke, değil mi?” kapısını çalan soruları soran, aldıkları cevaptan hiç hoşnut olmayan insanlarla bir arada yaşadığımıza inanmak istemiyorum. “Hakikaten sorular verilmiş gibi bir ifade var. Verilmesi normaldir. Bu gibi işler danışıklı dövüşle olur. Hazırlatılır bu konuşmalar. Yoksa kadının roman yazarı olması gerekir. Belli ki bu cevaplar da bir Türk tarafından yazılmış.” diyen ve kesinlikle böyle bir şey olmadığını söylese de Çiğdem Anad’a inanmayan, kendi bildiğini okuyan Okan Bayülgenlerle de aynı ülkenin çıkarları için çalıştığımıza inanamıyorum. Bu tip insanlar Türkiye’de kriz olsun, millet sokaklara dökülsün, perişan olsun, “AK partiye de oh olsun”un peşindeler. Pireye kızıp yorgan yakmak böyle bir şey olsa gerek. Yanan yorganın içinde olduklarını unutuyor olmalılar.

İnsanlar her gün dolar kurlarına bakıp, krizle ilgili yorumlar yapıyor. Cebinde parası olan yapılan tüm yorumlardan etkilenip, parasını ekonomik bir değere dönüştürmüyor. Ya bir şey olursa? Psikolojik bir savaş var. Endişe ettir, kaygılandır ve çığrından çıkart! En son 2001 krizini hatırlıyorlar, doğal olarak. Ama reklâm sektöründeki arkadaşlarıma bakıyorum 2001 yılında yaşadıklarının onda birini yaşamıyorlar. Keza Bankacılık sektörü ile kriz dünyayı vururken, Türkiye’de son altı ayda yüzlerce kişi bu sektörde yeni işe alımlar gözleniyor. 2001 yılında eşim dahil yüzlerce medya emekçisi işinden olmuşlardı. Ya şimdi?

Kriz elbette bizi etkilemektedir ama psikolojik baskıyla hissedilen etkinin gücünün artırılması bir parça Ergenekoncu bir zihniyetin ürünü gibi kokuyor. Deniz Gökçe’nin 13 Mart Cuma günü Akşam gazetesindeki yazısından alıntıyla yazımı bitiriyorum. “Hatırlanırsa altın son dönemde ons başına 1.000 dolara kadar tırmanmış ve sonra da 930 civarına inmişti.
Benzer gelişmelerin dövizde de olmasını bekliyorum.
Tabii medya izin verirse!
Türkiye yapısal bir gözlükle bakılırsa, şu anda 1994 ve 2001 türü döviz sıkıntısı yaşamıyor. Merkez Bankası 70 milyar dolar civarında döviz sahibi.
Banka sistemi de 50 milyar dolar civarında döviz üstünde oturuyor.
Bu nedenle Türkiye 1994 ve 2001 yılındaki gibi net döviz yokluğu, yani dövize dayalı çöküş yaşayacak durumda değil.
Türkiye ne bütçe açığında ne de borç servisinde 1994 veya 2001 gibi bir durumda da değil.
Türkiye, Kanada ile beraber dünyada bankası batma durumunda olmayan nadir ülkelerden biri.
Türkiye, bu krizi çıkartan ülke de değil. Türkiye dış talep daralması nedeni ile durgunluk ve sanayi üretimi daralması ve işsizlik yaşıyor. Her ülke gibi!
Buna ek olarak, yanlış nedenle de olsa,( Aslında yanlış neden denilen şeyi Süleyman Yaşar gayet güzel açıklıyor: Oysa Türkiye’nin cari açığı 2008 yılının ekim ayından beri sürekli daralıyor. Çünkü hem Türk parasının değer kaybetmesi ithalatı değer olarak azaltıyor, hem de emtia ve enerji fiyatlarının gerilemesi ithalatı miktar olarak geriletiyor. Böylece cari açık altı ay öncesine göre hızla küçülüyor. 3 Mart 2009, Taraf Gazetesi) cari denge açığı daralıyor ve 2009 süresince de daralmaya devam edecek.”  

Paylaş
Etiketler: cari açıkçiğdem anadDeniz GökçeEkonomik Krizde TürkiyeHilery Clintonokan bayülgenpsikolojik savaşSüleyman YaşarTÜSİAD
Önceki Yazı

Galatasaraylılar 20 Mayıs’a Program Yapmayın…

Sonraki Yazı

İşsiz ve Umut / Seçim ve Vaat

Hazal SEYİTOĞLU

Hazal SEYİTOĞLU

İlişkili Yazılar

Hazal SEYİTOĞLU

Göç Vakti; Turna Yarin Selam Saldı ‘Gel’ Dİye…

07 Mart 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

2+2=5Diye Bilecek Kadar İzansız İnsanlar

07 Şubat 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

Göç Vakti; Turna Yarin Selam Saldı ‘Gel’ Diye…

25 Ocak 2016
5k
Hazal SEYİTOĞLU

Germeyelim Gerilmeyelim

24 Ocak 2016
5k
Sonraki Yazı

İşsiz ve Umut / Seçim ve Vaat

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap