Türkiye yeni bir döneme girdi. Beğenin ya da beğenmeyin…Sevin ya da sevmeyin…
Nefret edin ya da etmeyin…
Eskinin arkasından gözyaşı dökün ya da dökmeyin…
Yeninin eskinin tüm değerlerini yok edeceğini düşünerek ahlanın ya da vahlanın…
Yeninin, eskiden daha kötü olacağını düşünerek karalar bağlayın ya da bağlamayın…
****
Türkiye yeni bir döneme girdi.
AK Parti’nin yeni Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun emanetçi ve başarısız olacağı üzerinden isterseniz hayaller kurun…
AK Parti’nin bölüneceği hayalleri kurun…
AK Parti’nin Erdoğan sonrasında başarısız olacağı hayalleri kurarak, eski Türkiye’ye dönebileceğimiz hayallerine devam edin.
****
Türkiye bir daha eski Türkiye olmayacak…
Evet eskisi gibi, yolsuzluklar olacak…
Evet eskisi gibi, ihalelerden yine komisyonlar alınacak.
Bilin ki, yeni Türkiye’nin aktörleri de, eski Türkiye’nin aktörleri de bu alışkanlıklarına devam edecek.
Bu bir süreç…
Ama bilin ki, süreç hızlandıkça, ete kemiğe büründükçe eski Türkiye’nin şikayet ettiğimiz olumsuzlukları azalacak.
Aksayan yanlar daha azalacak.
Ancak sorunlar da bitmeyecek…
Bittiği gün zaten iktidarlara ihtiyaç kalmayacak.
****
Türkiye yeni bir döneme girdi.
Bu ülkenin topraklarında milletten yetki almayan; ordu, polis, cemaatler asıl işlevlerine dönecek.
Nasıl ki; ordu, polis iktidar olamayacaksa, olmayacaksa anayasalar, yasalar, kurumlar buna göre düzenlenecek.
Cemaatlerde isterlerse partilerini
kurduktan sonra iktidar mücadelesi verebilecekler.
Ancak hem ‘hizmet yapıyoruz’ diyerek, iktidara ortak olmak için illegal çalışmalar yapmayacaklar.
Yeni statüko oluştur(a)mayacaklar. Oluşturanlar ise tasfiye edilecek.
Haklarında çok şaibe olduğunda şeffaf olarak tüm yaptıklarınım toplumla paylaşacaklar.
****
Türkiye yeni bir döneme girdi.
Eski Türkiye’nin aktörleri, eski yöntemlerle iktidar olamayacaklarının farkındalar.
Onun içindir ki, çatırtıyorlar.
Onun içindir ki, birbirlerini yiyiyorlar.
Zannediyorlar ki, sorun lider sorunu…
Lideri değiştirince toplumun tercihinin kendileri lehine döneceğini düşünüyorlar.
Birkaç yıl içersinde ya tasfiye olacaklar ya da yeni bir şeye dönüşecekler.
Yeni bir şeye dönüştüklerinde ise artık eskisi olmayacaklar. Dönüşemediklerinde ise birer cemaate dönüşecekler…
****
Türkiye yeni bir döneme girdi.
Dünyada ki küresel ticaretin, küresel üretim ilişkilerinin, küresel sermayenin farkında bile değiller.
Türkiye son 10 yılda ekonomik olarak, küresel üretim ilişkilerinin bir parçası ve vazgeçilmesi oluyor.
Onun içindir ki, artık eski Türkiye’ye dönmek ve eski Türkiye’nin iktidar olmak olanakları bile yok.
Küresel sermayeyle işbirliği yapan yeni sermayenin iktidarı geleceği belirliyor. Ve yeni Türkiye’nin adı o. Ve doğal olarak daha aktif bir dış politika ortaya çıkıyor.
Türkiye yeni bir döneme girdi.
Bakmayın siz Türkiye’nin kötülüğü
üzerinden siyaset yapanlara, Türkiye 90 yıldır güçlü olmadığı kadar güçlü bir ülke…
Önümüzdeki 10 yıl daha Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti gerçeği ile yaşayacağız.
Normalleştikten sonra, Türkiye’nin yeni aktörleri ortaya çıkacak. Bugünden bunları görmek mümkün.
Ve yeni Türkiye bulunduğu çoğrafyanın istikrar merkezi ve demokrasi, refah merkezi olacak.
Ve yine yazın bir kenara yeni Türkiye dünyanın ilk 10 ülkesi içinde yer alacak.
Ve o gün çocuklarımız daha çok umutlu ve güvenli olacaklar bu ülkede yaşamaktan dolayı.
****
Yeni Türkiye, yeni dünyanın gerçeğidir.
Yeni Türkiye küresel sermayeye, küresel dünyaya uyumlanmanın adıdır.
Aslında yeni Türkiye, onlarca yıllık büyük mücadelenin kazanımının ve değişimin bir sonucudur.
Ve eskinin ceberrutluğunun, otoriterliğinin, şiddetin, savaşın, işkencenin, ölümlerin, statükonun ve bürükratik oligarşinin, tasfiyesinin, eski üretim ilişkilerinin yeni üretim ilişkilerine dönüşmenin adıdır, bugünün ve geleceğin umududur.
****
Türkiye yeni bir döneme girdi.
Kimilerinin AK Parti ve Erdoğan düşmanlığından dolayı gözlerinin kararması, körleşmesi yeniyi okuyamaması, değişimi teyet geçmesine neden olmaktadır.
Hırsızlıklar, yolsuzluklar ise eski Türkiye’nin yeninin içindeki son kalıntılarıdır. Ve asıl olan o değildir. Çünkü yolsuzlukların, hırsızlıkların yok olması yada azalması şeffaşlaşma ile ilintilidir ki, daha çok yolumuz var. Çünkü yeninin içinde halen eskiler var. Eski zihniyet var.
Öyle kolay değil, birkaç 10 yılda 700 yıllık bir geleneği, zihniyeti değiştirmek, yok etmek… 700 yıllık bir gelenekten söz ediyoruz. Siz bir 10 yılda yok olmasını istiyorsunuz. Ve bu imkansız…
****
Eski yok olurken, yeni eskinin içinden çıkarken eskinin alışkanlıklarını yok ederek var olmuyor. Yeni, yeniye (küreselleşmeye) dönüşerek, ilişkilerini geliştirerek dönüşüyor. Ve bu olurken, tüm eski dönüşmüyor, hemen de yok olmuyur. Eskinin, yerine yeni birşey kuruluyor. Ve tartışmada burada başlıyor. İşte bunu son 10 yıldır AK Parti yapıyor. Yeni Türkiye’nin temel gerçeği bu.
Son söz: Nasıl ki, yeni eskinin içinden çıkıyorsa, Yeni Türkiye’nin yenisi de eskinin içinden çıkacak. Dünün eski Türkiyesi tasfiye olurken, bugünün yeni Türkiyesi ise birkaç 10 yıl içersinde eski Türkiye olacak. Aynen bugünkü gibi.
