Avrupa, ABD olumlu teknik göstergelere sahip. Haftaya olumlu bir seyir izlenmesi beklenebilir.
Teknik göstergeler haftaya borsaların iyi olmaya devam edeceğini gösteriyor. Özellikle ABD ve Almanya borsalarının iyimserlik halleri devam edecek gibi duruyor. Dolar değer kaybı devam ediyor. Euro/dolar Parite 1,38 direnç noktasına doğru bir teste geçebilir.
IMKB Türkiye ve İstanbul’un vizyonuna uygun yapılanması gerekir. Hantal yapısında kurtulup daha pratik ve teknoloji yoğun bir yapıya bürünmesi gerekiyor. Başkan bunları planlamalı ve hızlıca uygulamalı. Senci benci tayfasına hemen yol vermeli…
Piyasalar genelde olumlu idi….
İMKB hafta boyunca olumlu olma dürtüsü ile hareket etti. Haftaya geç başlayan borsamız sayılı günlerini olumsuz başlasa da sonrasında ki kapanışı ile olumlu sinyaller verdi. Özellikle teknik veriler devamlı olumlu sinyaller verdi. 55200 destek seviyesi çalıştı. Mevcut veriler ışığında IMKB 100 endeksi haftaya da olumlu bir havada seyredeceği izlenimi veriyor.57000 -57800 dirençlerini izlememiz lazım.
DAX 5800-5750 destek seviyesini kıracakken son anda kurtardı kendisini. Normalde teknik formasyon olarak omuz baş omuz formasyonun kırılma noktasını kırkma üzere iken döndü. Haftanın son iki günü yüksek kapatan endeks haftaya da olumlu bir atmosferde seyredeceği beklentisi doğuruyor. Özellikle Avrupa piyasaların Almanya DAX endeksi öncülüğünde olumlu olması beklenebilir.
DOW JONES sanayi endeksi yatayda ve güçlü duruşunu koruyor. Buna göre endeks teknik dinlenmesini yapıyor. Önümüzdeki hafta bu dinlenme 12250 seviyesinin aşılması durumunda yerini yükselişe bırakabilir. Bu durumda zaten güçlü likidite ile yükselmek isteyen Amerikan piyasaları daha da güçlenebilir. Ama direnç seviyeleri ve Avrupa piyasalarını yakından takip etmemiz gerekiyor.
Kısaca Avrupa, ABD olumlu teknik göstergelere sahip. Haftaya olumlu bir seyir izlenmesi beklenebilir. Bunun yanında Avrupa da kriz ortamında yapılması gereken uygulama ve alınması gereken bir dizi önlem var. Hepsinin detayını takip etmemiz zor olsa da bunların bir çoğunun gerçekleşmesini beklememiz gerekiyor. Yunanistan’da beklenen hükümet kuruldu ve önlemler birbiri sıra alınacak beklentisi hakim. Şubat 2012’deki seçime kadar başbakan dışarıdan parlamento dışında atanan bir profesyonel. İtalya’da Cumartesi gecesi Berlusconi istifa etmiş oldu. İstifadan hemen önce Finansal istikrar yasasındaki değişiklikler, Temsilciler Meclisi’nde 380 ”Evet” oyu alarak onaylandı. Berlusconi son yasasını da meclisten geçirmiş ve önemli bir adım atmış oldu. Önlemler alınmaz ve siyasi irade gösterilmezse İtalya bu faiz seviyelerinden iç borç ve dış borç çevrimini yapamayacak. Dikkatinizi çekerim dünyanın sayılı tahvil piyasalarından birine sahip İtalya.. Özellikle Almanya ve Fransa’nın pozisyonu var deniliyor. Rakamlar ortada ama malum şeytani derivatif ürünlerle köprü kredilerle gerçek borç ve açık miktarı bilinemiyor.
Roma’da aşktan sonra sırada Paris’te tango mu var?
İtalya’da şöyle de böyle de ardına alacağı ispanya ve Portekiz sorunlarının lafları ediliyor ama bence en büyük tehlike sesi soluğu çıkmayan Fransa… Fransa’nın mevcut siyasi iktidar 100 Milyar Euro’luk bir tasarruf paketi açıkladı ama buda yeterli olmayabilir. Bakalım Kuzey Afrika petrolü işlerine yarayacak mı? İlginçtir son zamanlarda Türkiye’de olumlu PR yapmaya başladılar. Netanyahu’yu karalayarak buradan sempati toplamaya çalışıyorlar. Fransa – ABD – Türkiye bu ara ortak çıkarları çakışıyor. Siyasi ve konjonktür el gereklerle bu birliktelik olacaktır. ABD’nin de Türkiye’ye bu kadar samimi davranmasını pek hayra yorumlayamıyorum. Eski alışkanlıklarımdan bu durumun başka bir tavizin sonucu gibi algılamamı düşündürüyor.
Altın almaya – tutmaya devam ediyorlar.
Likidite bolluğuna birde yeni likidite eklenirse Altın da yeni rekorlar sürpriz olmaz. Ons 1800 doları geçerse şaşırmamak lazım. Orta ve uzun vade de altın değer kazandırmaya devam edecek… Ona güvenmeye devam edelim.
Değerli metal ve Demir – Çelik ile ilgilide her alan kısa ve uzu gelecekte prim yapmaya müsait aşanlar olacaktır.
IMKB yeni döneme yeni yönetimle hızlıca hazırlanmalı.
Özellikle İstanbul Finans merkezi vizyonun en büyük lokomotifi tabi ki İstanbul Borsası olmalı. İstanbul Borsası bu öncülüğü yapamayacak da kim yapacak? Bunun için yeni yönetim oluşturulurken bu konularda dikkate alınmalı diye düşünüyorum.
Başkan bu konuda yapıcı ve geliştirici olmalı. Mevcut başkanda yeni başkan ve yönetimde bu vizyonu beslemeli. Önceki yazımda da belirttiğim gibi herkesim borsada eşit temsil edilmeli yıllarda ihmal edilmiş katılım bankacılığının esaslarını bilen çevrelerde, İslami Finans kesimi çevreleri de Borsa yönetiminde yerlerini almalı. Uzun yıllar bu çevrelere mesafeli yaklaşmış olan IMKB yönetimi artık bu konuda bir aksiyon uygulamalıdır.
Doğuda ve orta doğuda paranın merkezi oluşmuş durumda. Finansal açıdan ülke yatırımlarını besleyecek olan kesim neresi olacaksa bunun için eğitim, araştırma ve ürün geliştirme konusunda çalışmalar yapılmalı. Kamu atayacağı yönetim kurulu için bu unsurları dikkate alacaktır…
Tekrarlamam gerekirse Kamu adına yönetim kuruluna Abdülkerim Emek ve Ünsal Sözbir piyasanın en doğru aktörleri olarak öneriyor, IMKB başkanlığı içinde özellikle atılım döneminde Abdülkerim Emek ismini önemini vurguluyorum.
