31 Mart’ta seçimi kazanan ve tüm engellemelere rağmen mazbatasını alabilen başkanlarımızı kutluyorum. Sağlık, başarı ve güzel icraatlar ile dolu bir dönem geçirmelerini diliyorum.
İşleri kolay olmayacaktır. Zira, ciddi bir borç yükü ve istihdam fazlası ile karşılaşacaklardır. Tamamen politize edilmiş ve tüm kaynakları iktidar tarafından sömürülmüş bir yapı bulacaklardır. Bu açıdan;
1– Lütfen devir teslim işlemlerinde dikkatli olsunlar. Aldatılmasınlar. (Belediye mevzuatını iyi bilen danışmanları olsun)
2– Devirden hemen sonra belediyenin tüm icraatlarını ve hesaplarını, özellikle de belediye şirketlerini çok ciddi ve titiz bir biçimde denetletsinler. Yeminli mali müşavirlere inceletsinler. Tüm yolsuzlukları, bankamatik çalışanları tespit etsinler ve yargıya sevk etsinler.
3– Tebriklerle zaman kaybetmesinler. (Yoksa aylarca sürer gider.) Hemen icraata başlasınlar. (Devamlı olarak beldeyi dolaşsınlar, halkın içinde olsunlar.)
a) Önce beldenin tüm ileri gelenleri, meslek odaları başkanları, üniversite rektörleri ile bir “Tarama Konferansı” düzenlesinler. Öncelikleri tespit etsinler.
b) Muhtarlarla geniş bir toplantı yapıp, mahallelerin önceliklerini öğrensinler. Kapıları muhtarlara hep açık olsun.
c) Siyasete bulaşmamış, liyakat sahibi, dürüst, çalışkan kişilerden kadro kursunlar. Etraflarına çıkarcıların, dalkavukçuların sızmasına izin vermesinler. Tenkitlere, önerilere, istişarelere açık olsunlar. Tek adamlığa özenmesinler.
d) Hiçbir zaman hediye kabul etmesinler, özel davetlere gitmesinler. Belediye ile iş yapanlarla direkt ve yalnız olarak görüşmesinler.
e) Açıklığa, şeffaflığa çok önem versinler. Meclis toplantılarını ve tüm ihaleleri açık olarak yürütsünler. Asla yalan söylemesinler. Yapamayacaklarını vaat etmesinler. Çok konuşmasınlar. (İcraatları konuşsun.)
f) Hiçbir partiliye, aile yakınına, eşe dosta özel muamele yapmasınlar, iş vermesinler, çıkar sağlamasınlar. Aile mensuplarını belediyeye sokmasınlar.
g) Kesinlikle parti işlerine, delege seçimlerine, il ve ilçe kongrelerine karışmasınlar. Sadece belediye işleri ile meşgul olsunlar. Partizanlık yapmasınlar. Herkesle diyalog kursunlar, eşit davransınlar.
h) En kısa sürede Danışma Meclisi, Gençlik Meclisi ve Özürlüler Meclisi kursunlar.
I) Dini kesinlikle siyasete alet etmesinler. Cuma namazlarına kalabalık ekiple ve medya ile gitmesinler. (Her gün medyaya çıkmasınlar. Haftada en fazla bir gün beyanat versinler.)
j)Esnaf temsilcileri, şehit ve gazi aileleri, STK’lar (özellikle sosyal hizmet amacı taşıyan kadın dernekleri) ile geniş bir işbirliği kursunlar.
4– Hemen bir işgücü planlaması yapsınlar. Bankamatik ve parti militanı kişileri tespit etsinler. Bunları hemen işten atmak mümkün olamayabilir. Mezarlıklar, park ve bahçeler, temizlik işleri ve asfalt işlerinde görevlendirilebilirler. (Kişilerin politik görüşüne değil, dürüstlüğüne ve liyakatine önem verilmelidir.)
5– En titiz biçimde, tasarruf tedbirleri uygulanmalıdır. Personel, taşıt, reklam, haberleşme, seyahat, ikram giderleri minimuma indirilmelidir. Kesinlikle taşıt, mobilya, mefruşat alımları yasaklanmalıdır. Belediye mülklerinin envanteri yapılmalı, kimlere kiralandığı ve kira bedellerinin rayice uygunluğu incelenmelidir. Suriyelilere, yandaş vakıflara, cemaatlere, derneklere, kulüplere aktarılan kaynaklar sona erdirilmelidir. Gösteriş yatırımı yapılmamalıdır. İhaleler herkese duyurulmalı, gerçek anlamda rekabet sağlanmalıdır. Zarar eden şirketler tasfiye edilmelidir.
6– Belediye gelirlerinin tahsilatı disipline edilmelidir. (Emlak vergileri, otopark, su, ulaşım gelirleri çok önemlidir) Titiz bir denetim sistemi kurulmalıdır.
a) Devamlı olarak Fon ve Nakit Akımı Tabloları düzenlenmelidir. Kriz ve borç yönetimine ağırlık verilmelidir. Tüm ödemeler zamanında yapılmalıdır.
b) İmar komisyonu çok önemlidir. En büyük yolsuzluklar burada olmaktadır. Başkanlar bilgili, dürüst, liyakat sahibi elemanlardan müteşekkil bir Hukuk ve Planlama Birimi ile İmar Müdürlüğü kurmalıdır. İmar Komisyonu kararlarını titiz biçimde inceletmelidir. Şaibeli gördüklerini meclise sevk etmemelidir. Her konu yerine gidilerek incelenmelidir.
7– Sosyal hizmetler çok önemlidir. Beldede aç, aciz, kimse kalmamalıdır. Huzurevi, aşevi, kadın sığınma evi, meslek kursları, burslar, evlere hizmet uygulamaları vb. öncelik kazanmalıdır. Bu arada en kısa sürede sadece tarımla uğraşanlara tahsis edilmek üzere, “üretici pazarları” kurulmalıdır. Çiftçi kesimine değişik destekler sağlanmalıdır.
Niyet hayır olursa akıbet de hayırlı olur. Dürüst, iyi niyetli, halka dayanan bir başkanın Ankara’ya ihtiyacı olmaz. Korkusu da olmaz. Kimse de engelleyemez.
Not: Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı:
Bu tablonun vebali aylarca (Kendi Habur, Osla, Çözüm Süreci, Dolmabahçe Mütabakatı vb. rezaletlerine bakmadan) CHP’yi terör yandaşı olmakla suçlayan (Genel Başkanı, İçişleri ve Adalet Bakanı, parti sözcüsü ve tüm üst yönetimi ile) AKP ile ağzını her açışta siyasi rakiplerine, (en ağır, en galiz, en mantıksız) hakaret ve iftiraları sıralayan ve hala da bu tutumunu sürdüren MHP Genel Başkanı’na aittir.
– Milli Savunma Bakanı’nın o saldırgan güruha karşı yaptığı konuşma ise akıl ve mantık dışıdır. Acizlik örneğidir.
– Olay önceden planlandığı ve organize edildiği açıktır. Tüm komutanların, mülkü amirlerin, emniyet yetkililerinin önünde yapılması, hiçbir tedbirin alınmamış olması dikkat çekicidir.
– Ekilen ayrımcılık ve kamplaşma tohumları meyve vermektedir.
– Yüce Rabbim (cc) saçı bitmemiş yetim hakkı ile beslenen, yalan, iftira, fesatçılık üretim merkezi “Yandaş Medyayı” sana havale ediyorum.