Yazmadan edemedim. Kahroldum. Oturdum Ağladım. Çaresizliğime, ülkemin ve devletimin çaresizliğine ağladım. Bu nasıl bir iştir anlayamadım. Anlayan var ise, anlatsın adam gibi de biz de bilelim.
BBP lideri Muhsin Yazıcıoglu’nu taşıyan Helikopterin düşmesi ve ardından yapılan arama kurtarma çalışmaları tam bir rezalet ve diz boyu gariplikler ile dolu idi. Tuhaf açıklamalar.
Gaipten ses duyup da hastaneye kaldırıldı tedavi altında diyen makamlar.. İnsanı çileden çıkartacak işler.
Koskoca devletimizin düştüğü acze bak!
Böyle bir şey olur mu? Oluyor ve oldu işte. Burası bizim ülke. Herkes lafa geldi mi atar tutar ama iş icraata geldi mi işte böyle netice alamazsınız.
O helikopterde canlar var. Bu melun olay olalı kaç gün geçti. Birisi diyor 3 bin asker arıyor.
Birisi diyor bin asker arıyor…
Gece görüş helikopterleri ordaymış.
Termal kameralıymış…
Bir o kadar sivil vatandaş arıyor…
Yetkilisi, yetkisizi orada ama netice yok.
Sanki okyanusa düştüler.
Burası bizim coğrafyamız.
Üzerinde ay yıldızlı bayrağımız sallanıyor.
Nasıl oluyor bulunamıyor?…
Ve günlerce bulunamadı?..
HER KAFADAN BİR SES ÇIKIYOR
Büyük devlet olmanın gereği, yetkili yetkisiz her kafadan bir ses çıkması mıdır?
İlk günden beri biri diyor bulduk, biri diyor tedaviye alındılar, biri diyor erişilemedi.
Biri diyor hastaneye kaldırıldılar. Diğeri diyor ki henüz haber yok bulamadık…
Allah aşkına bu nasıl bir iş, bu nasıl bir ciddiyet?
Koskoca devletimizin bu işi neticelendirecek ekibi, takımı taklavatı yok mu?
O insanlar soğuktan dondular ve canlarını yitirdiler.
İHA muhabiri kardeşimiz dakikalarca telefonda konuşmuştu.
Sinyalinden de mi bulamadılar.
Her şeyi dinleyen, yatak odamıza kadar ne yaptığımızı bilen devlet bunu mu çözemedi yani.
Bunu anlamak mümkün değil.
İçinde 6 kişi ile kayıp oldu, olacak iş değil ama tam 4 gün oldu…
Sanki Okyanusa düştü, ya da Sibirya da bir yere düştü, bulmakta güçlük çekiyoruz. Gönder paraşütçülerini, seferber et devletin her tür imkân ve olanağını. Oradaki insanın bırak siyasi parti genel başkanı olmasını, milletvekili olmasını, o bir can ve onla beraber toplam 6 canımız var orda. İnsan hayatından daha kıymetli bir şey mi var? Ne oluyor ne bitiyor anlayamadık.
Sözde tüm devlet orada…
Asker orada, polis orada, vatandaş orada…
Ama günlerce ulaşılamıyor.
SAKIN KAZA DEĞİL SABATOJ OLMASIN
Son günlerde ülkemiz üzerinde acayip entrikalar dönüyor.
Hiç alışık olmadığımız meseleler gündeme geliyor ve yaşıyoruz.
Sakın bu kaza denilen olay bir sabotaj olmasın?
Bu işin içinde hinoğlu hinlik yatmasın?
Sakın sakın ha, bu işin içinde BOP projesi BİP projesi yaratıcılarının parmağı olmasın?
Sakın bu işin içinde DERİN işler olmasın?
Aklımıza her şey gelmeye başladı.
Elinizde her imkân olacak, ama bir türlü kaza yerine intikal edemeyecek yaralı veya ölülere günlerce ulaşamayacaksınız.
Bu utanç verici bir durumdur ve Büyük devlet anlayışı ile örtüşmemektedir.
HALEN İHA MUHABİRİNİ BULAMADILAR
Şu anda gelen bilgilerde Rahmetli Muhsin Yazıcıoglu ve diğerlerine ulaşıldı DONARAK ÖLMÜŞLER…
İHA muhabiri ise halen kayıp.
Tahmin ediyorum ki, o insan telefonda da söylüyordu, yalvarıyordu, donacağız bize yardım edin, kurtarın diyordu, ayağının kırık olduğunu söylüyordu, her halde olduğu yerden çıkıp kurtulmak için bir yere sığınmak amaçlı oradan ayrıldı.
Dualar ediyorum ve ediyoruz, bari o kurtulsun.
Yalvarıyorum Allah’ım sana, bari onu kurtar.
Bir mucize olsun, mucizenin adı da İsmail olsun.
Yarabbi sen büyüksün.
Mucizelerinden sual olmaz.
SORUMLULAR VE İHMALİ OLANLAR HAKKINDA GEREKEN YAPILMALI
Toplumun tüm katmanlarına ve yetkili makamlarda oturanlara sesleniyorum. Bu kazada ihmali olan, kaza sonrası olayların takibi, icrasında ihmali olan, kabahati olan ve kamuoyuna yanlış bilgi veren ilgili ve yetkililer hakkında gereken yasal işlem bir dakika bile beklemeden yapılmalıdır.
Bakın korucuların ifadeleri, anlatımları ortada.
Köylülerin aktarımları ortada…
Kazayı gören köylüler bildirdik dikkate alan olmadı diyorlar.
SİYASİ PARTİ LİDERLERİNE
Kazadan sonra, seçim dolayısıyla önceden planladıkları partilerinin miting programlarını iptal ederek hassas davranan tüm siyasi parti liderlerini saygı ile karşıladığımı bilmelerini isterim. Durum devletimiz ve milletimiz için göründüğünden vahim bir durumdur.
SABIR DİLİYORUM, DUALAR EDİYORUM, HERKESİ DUA ETMEYE ÇAĞIRIYORUM
Kazada kayıp olan 6 can için İLK GÜNDEN BUYANA HEP DUA ETTİK.
Allah korusun, kollasın. Sevenlerine ve milletimize bağışlasın. Temennilerinde bulunduk.
Ama olmadı.
Günler sonra kaza yerine ulaşıldı ve 5 kişi bulundu.
Donmuşlar.
Buz kesmişler.
Yetkililer Herkesi sabır ve sükûnete davet ediyorlar….
Tabi kolay bu davet…
Yanan can onların canı değil.
Ateş düştüğü yeri yakar.
Üfürmek kolay, atıp tutmak kolay…
Orada hava şartları belli…
Kurtarma işlemi tabiî ki kolay değil.
Ama bu kadar ilkel yollar ile arama olur mu?
Nerede o kiriz masası ve kimden nasıl ihbar ve telefon gelmiş, nasıl değerlendirmişler?
Köylüler ve korucular konuştukça içim sızlıyor.
Bir ihmal ve ilgisizlik kokusu duyuyorum.
Sanki kasıt var.
Hani biz her tür teknik imkana sahiptik.
Terör ile mücadelede bu söyleniyordu.
Kışın ortasında kuzey ırak’a girildiğinde eleştiren olunca, bizde her tür teknik imkan var, orasını BBG evleri gibi izliyoruz diyorlardı.
Kaç gündür bu kazayı bulamadılar.
Kapalı telefondan bile popomuza kadar dinleyenler, İHA muhabirinin dakikalarca konuşup durumunu aktarmasına rağmen yerini tespit edemediler.
Gerçekten mi edemediler, yoksa işin içinde iş mi var?
Kafama takılan soru bu.
Ve benim gibi herkesin kafasında soru işaretleri var.
Şimdi, ‘ya olan oldu, ölen öldü, karıştırmayalım’ demeyin.
Bu işi meclis çok ciddi araştırmalı.
Başka kurum ve kuruluşlarda araştırmalı.
Enine boyuna araştırmalı.
Kasıt, ihmal var ise, gereken yapılmalı.
Bu olay ört bas edilmemeli.
Oldubittiye getirilmemeli.
Didik didik incelenmeli ve araştırılmalı.
Tekrar ölenlere rahmet diliyorum.
Kayıp kardeşimiz İsmail İnşallah kurtarmayı başarmıştır diyorum, yüce Allah’a yalvarıyorum.
Kurtarma arama çalışmalarında emeği geçen samimi olan herkese saygı ve sevgilerimi sunuyorum
Rahmete kavuşanların ailelerine, yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.
Rahmete kavuşanların mekânları cennet olsun.
