Gerçekler yarınlar için ele alınmalı ve iyiliğe yönelik olmalıdır. Böylelikle yaşanan günler, hep aydınlık kalacaktır.
Gerçekler bilim insanıyla, doğanın şartlarına bağlı olarak, değişime yönelecektir. Böylece sevgi ve saygının egemen olduğu, Ülkelerin devamlılığı sağlanacaktır. Aklını kullanıp bilimsel kalkınma, sürecek ve gerçekler yarınlar için göz önünde tutulacaktır.
Bunun için, yeni anlayışlar, kendine alan bulmalıdır. Bu alanda yapılacak deneysel çalışmalar, insanlığa hizmette gerekli sonuca varacaktır. Gerçeğin ışığında yürüyerek ve yeniliklere bağlı kalarak, zihinlerde yer etmek, iyi niyet ölçüsü olacaktır.
İyi niyet, hayat yolunun geleceğidir. Gelecek için gerçekler kabul edilmeli ve yaşantımızda yer bulmasını sağlanmalıdır.
Bugün, insanların beslenmesi gerçektir. Olayda doğallık ve devamlılık esastır. Örneğin, ailenin yaşantısı gerçektir. Bu gerçekliğin geleceğe aktarılması gelenektir. Toplumun sosyal yapısına uygun olan bu anlayışı, kimse inkâr etmeyip yaşatmalıdır.
Sistem içerisinde, rollerin yıkıcı olmadan, gerçekleştirilip yarınlara, aktarılması gerekir. Islah çalışmaları gibi. Bu çalışmaların, kapasitesi geniştir. İş makinalarının toprak kaymasında ve yeşil örtü üzerindeki ıslahının önemi gibi.
Islah sonucu oluşan, fidanları, yarınlara devretmek gerekir. Böylece meyve ve sebzelerimiz, sağlığa uygun hale gelecektir. Dere ve ırmakların ıslahı da yeşil örtüye verilen kaliteli su ve gübre demektir.
Doğaya karşı, bilinçli çalışmalar gerçektir. Bu sayede doğanın vereceği zarardan korunmuş oluruz. Çığ düşmesi, sel, yangın ve deprem felaketleri için korunma tedbirleri gerçeklerimiz arasındadır. Bu gerçeklerden korunmakla ilgili deneyimi, geleceğe aktarmakta yapılacak önemli bilimsel çalışmalar arasındadır.
Bilimsel çalışmaların iyileştirmek adına yapıldığını bilmeliyiz. Bu konuda teknik gelişmelerde sayılabilir. Rüzgâr olayında setlerle damın çatısını kurtaran köylünün yaptığı önemli bir çalışmadır.
Şehirlerdeki düzen; bilimsel gerçekler ve bu gerçeklerin geleceğe aktarılmasıdır.
Japonya’da şehir sallanıyor ve kimse yerinden kımıldamıyor. Biz de ise şehirler sallanıyor ve yıkılmadık bina kalmıyor. İnsanımız ise enkaz altında yitip gidiyor.
İlgililer rant, insanımız sabır ve dua peşinde.
Hasan TANRIVERDİ























