İncecikten çiseye rağmen, toprak kuruydu. Sebzeyle oyalanırken, ayağı çalıya takıldı ve yüzü koyun yere düştü. Sol dizi ve sağ kolu kesildi. “Görünmez kaza” buna denirdi.
Yeğeni, hastaneye götürdü ve acilden doktora ulaştı. Doktor kesikleri temizledi ve dikti. Dayı, sesini çıkartmadı. Nasıl düştüğünü bilemiyordu. Dizi yürümeye engeldi. Yeğeni koluna girdi ve eve geldiler.
Arabadan zorlukla inebildi. Çünkü bacak ve kolda kaslar yıpranmıştı. Doktora göre üç gün yürümeyecekti.
Yeğeni ihtiyaçlarını getiririm. Ayağa kalkıp gezinmeyeceksin. Yoksa dizlerindeki tahribat iyileşmez. İçi içine sığmasa da sözün bittiği noktadaydı. Çünkü bahçeye inmezse işler ne olacaktı. Bitkilerden elde edilen öz suları, dizine uygulasa iyi olur muydu? Doktor denenmemiş ilaçlar, hiçbir şekilde iyi olmaz, demişti.
Üç gün dolduğunda içi kıpırdamaya başladı. Doktor ne diyecekti. Yarası iyileşme yolunda mıydı? Hasta bakıcı, kesiklerini pansuman yaptı ve sardı. Yaralar mikrop kapmaması gerekirdi. Doktor, ilaçları yenilemedi. Bir hafta daha kullanacaktı. Ayrıca kemik suyu çorba içsin, dedi.
Hareketli bir insanın yerinde kalması, can sıkıcıydı. Az da olsa yürüyebilseydi, rahat edecekti. Kesik kaslar, ayağa kalktığında şiddetli ağrı yapıyordu. Yürümek şiddetli ağrı demekti, asla uygulamamalıydı.
Yeğeninin getirdiği kitabı, okumaya başladı. Kitap hoşuna gitmişti. Tarkan, tekfurun sarayına girmiş ve sarayda dönen dolapları, öğrenmek istiyordu. Kapıları açıp askerleri içeri alacak ve silahlara el koyacaktı.
Dayı “yaramı doktor sarsın” diyerek yeğeniyle hastaneye gittiler. Kesik yara geç iyileşir, sözünü yanındaki söyledi. Adama kızdı ama güldü. Geç de ne kadar geç, dedi. Aya yaklaştığı halde üzerine basmamıştı.
Doktor yarayı inceledi, biraz daha, yürümeyeceksin, dedi.
İki ay geçmiş yaraları hala sancıyordu. Nerede ise adı “yaralıya” çıkacaktı. Yeğeni derin yarayı kabullenmeliyiz, dedi. Yalnız ilaçlarını düzenli kullanmalıydı.
Bitkisel bazı ilaçlar söylediler. Onları da uyguladı, fakat bir yararı olmadı.
Zaman içerisinde dizini oynatmaya başladı. Seviniyordu, birkaç adım atıyordu.
Son olarak, hastaneye gittiler. Doktor ayrılmış ve morali bozuk olarak geri geldiler.
Yürümeye başlamış ve moral bulmuştu.
Hasan TANRIVERDİ























