80’li yıllarda askerlik yaptığım Tokat…
Komutanım, ısrarla Tokat’ta kalmamı istiyor. Bense ısrarla, kurada İstanbul’u çekeceğimi düşünüyorum.
Tokat’ı beğenmeyen ben, Erzurum’a gittim. Gittiğim ilk günlerde firar etmeye karar verdiğim Erzurum…
Çünkü Tokat’taki birliğimle kıyaslayınca, şehirden köye gelmiştim.
Kaliteli olanaklardan, yoklukların içine gelmiştim.
Ve ben ki, Tokat’ın soğuğundan korktuğum için Allah beni Erzurum’un soğuğu ile cezalandırmıştı.
Eksi 41’leri gördüm.. Kaşlarım donardı.
Neyse işte, askerliğimi yaptığım kentin çocukları, Büyükçekmece’de Katmer Şöleni düzenlerler… Anlatacaklarım birer iddia…
Tokatlılar Derneği’nin Başkanı ise, Büyükçekmece AK Parti Meclis Üyesi Rasim Yağar…
Katmer Şöleninde katmerler tavuklarla beraber pişiyor, bir taraftan ise iştahla yeniyor.
Akgün konuştu, olay oldu Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, alana girer… Alkışlarla karşılanır. Ne de olsa kentin Belediye Başkanıdır. Kısa bir süre oturduktan sonra, konuşmasını yapar. Konuşmasını kısa keser. Tokatlıları etkinliklerinden dolayı kutlar, ancak festival programının yoğunluğundan dolayı çok az kalacağını belirtirek, Tokatlılardan erken ayrılacağı için özür diler.
Kentinin bir hemşehri derneğini ve aynı zamanda başkanlığını yapan Meclis Üyesi arkadaşını önemli bir gününde yalnız bırakmamak için yoğun programı içersinde vakit ayırdığını söyleyen Dr. Akgün, konuşmasından sonra Katmer Şöleni’nden ayrılır.
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, şölenden ayrıldıktan birkaç dakika sonra AK Parti İlçe Başkanı Av. Celal Babayiğit şölen alanına girer…
Çok büyük ihtimalle, Başkan Dr. Akgün’le karşılaşmamak için alana geç gelmiştir…
Başkan Av. Babayiğit şölen alanında tezahüratlarla karşılanır. Babayiğit’in keyifli olması gerekirken, nedense suratından düşen bin parçadır.
Senin başkan benim o değil
Suratının neden asık olduğu kısa bir süre sonra anlaşılır. AK Parti İlçe Başkanı Av. Celal Babayiğit, burnundan solumaktadır. Babayiğit, Belediye Meclis Üyesi ve Tokatlılar Dernek Başkanı Rasim Yağlar’ı bir kenara çeker…. Önce bir güzel çıkışır ve ardından azarlar…
Seyredenler küçük dilini yutmak üzeredir.
Babayiğit, Yağlar’ı neden azarlamaktadır? Hem de hemşerilerinin önünde..
Babayiğit kimsenin görmediğini zannetmektedir ancak, insanlar seyretmektedir.
Babayiğit o kadar sinirlenmiştir ki, etrafını bile görecek durumu yoktur.
Halbu ki, Meclisin Üyesi ne onun babasının çiftliğinde marabadır, ne de avukatlık bürosunda ofisboydur.
AK Parti İlçe Başkanı Av. Celal Babayiğit ne de olsa eskiden hakimlik yapmanın deneyimi ile Tokatlılar’ın etkinliğinde Dernek Başkanını yerin dibine sokarak sorgulamaktadır.
Ve şöyle demektedir: ‘Hasan Akgün’ü burada neden konuşturu-yorsun?’
*****
Hayda… Gel de burdan yak…
‘Neden konuşturuyorsun?’ dediği adam, kentin belediye başkanı.
Aynı zamanda dernek başkanı ile aynı Meclis çatısı altını paylaşıyor.
Bir anlamda kentin parlamentosu olan Belediye Meclisi’nde beraber görev yapmaktadırlar.
Kongreyi kazanamayacağı anlaşılınca kongresi iptal edilen. Buna rağmen kazanamayacağı anlaşılınca parti tüzüğüne rağmen seçilmiş delegeleri iptal edilen.
Kimseye haber vermeden tüzüğe aykırı bir biçimde yeniden delegelerin seçilmesiyle kongreyi kazanabilen ilçe başkanı, kentin vekili olan ve bir hemşeri gurubunun başkanlığını yapan kişiyi yüzlerce kişinin önünde azarlamaktadır.
Belediye Başkanı’nı burada nasıl konuşturursun?
Yağar ise kızarmış ve şaşırmış bir halde savunmasını yapmaktadır(!) ‘Celal Bey, o benim Meclis Başkanım, Bu kentin Belediye Başkanı. Şölenimize davet etmişiz. Bizi kırmamış gelmiş. Konuşma hakkı vermemek olur mu? Konuşurken, mikrofonu mu kapasaydım.’
Vay sen misin Dr. Akgün için ‘başkanım’ diyen ha, Celal Babayiğit daha da şiddetle babalanır. “Senin başkanın benim, ben…” diyerek tartışmayı sonlandırır.
Sen misin Külünk’ün sahuruna katılan
Geçtiğimiz günlerde AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, sahilde sahur yemeği verir. Sahura AK Parti ilçe teşkilatında çalışanı A. da katılır. Vay; sen misin katılan? Bugün o genç, partide çalışmamaktadır. Çünkü işten atıldığı iddia edilmektedir. Belki de başka nedenle işten atılmıştır. Ancak, Külünk’ün sahuruna katıldıktan sonra işten atılması rastlantı da olabilir(!)
*****
Ve sorulması gereken şudur: Sahur yapan CHP, MHP milletvekili değil. AK Parti milletvekili… Ne bu Külünk düşmanlığı?
Sizce Büyükçekmece AK Parti’de bizim bilmediğimiz neler oluyor?
Nasıl bir ruh hali ile teşkilat yoluna devam ediyor.
Görülen o ki, kırılarak, dökülerek…
Bizden söylemesi: Seçimler kapıya dayandığında, kırılıp dökülenler bunun hesabını sorarlar.
Sakına unutmayın…
