Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Zy YazarPortal ANONİM

Vah Benim Ergenekoncum!

Vildan BİRKAN Yazar Vildan BİRKAN
01 Kasım 2009
Zy YazarPortal ANONİM
15
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bir süredir PKK affı gündemi meşgul ediyor.

Ellerine silahı alıp dağa çıkan teröristlerin anlı- şanlı dönüşleri, kahramanlar gibi karşılanışları…

Adına demokratik açılım deniyor.

Bu ülkede demokrasi nedense tek taraflı işliyor. Bu arada hemen aklıma Devlet Bahçeli’nin bir cümlesi geliyor” Bu ülkede Kürt sorunu yok, Türk sorunu var” düşününce hak vermiyor değilim.

Diyarbakır’a gittim geçenlerde, elektrik bedava su bedava. Adamlar hayvanları üşümesin diye ahırlara elektrik sistemi kurmuşlar. Hayvanları bile değerli diyorum içimden.

Doğunun şartları elbette ki zor ama, burjuvaziden değilseniz hanginizin şartları kolay ki? Adana’da kapıdan bir fabrikadan çıkarılmış işçinin çocuğuma bir simit bile alamadım diye haykırışını hatırlıyorum. Doğunun şartları kötü de batınınki çok mu iyi? Metropol İstanbul’da her türlü şartlar mevcut iken yoksulluktan çocuğunu okula gönderemeyenler yok mu? Burnun dibinde hastane varken gidemeyen, ilaç parası bulamayan yok mu? Seslerini duyurabilmeleri için ellerine silah alıp dağa mı çıkmaları gerekli?

Yoksulluk, ağır geçim şartları Türkiye’de yaşayan tüm burjuva dışı insanları kapsarken Kürt toplumunu ajite ederek belirli haklardan yoksunmuşlar gibi ön plana çıkarmak Türk’lere haksızlık olmaz mı?

Bir insan neden eline silah alıp ta dağa çıkar; silahlarla dans etmek için mi?

Bu teröristler suça teşebbüs etmiş ama herhangi bir suç işlememişler ondan dolayı serbestler, kahramanlar! Vah benim ergenekoncuma, darbeden söz etmişler ama yapmamışlar ya da yapamamışlar. Suçlular hem de çok suçlular, tutuklular cezalarını ödüyorlar.

Bu demokrasi Kürt’ler, Ermeniler için ( şimdilik sadece bunlar için) var. Türk’ler için yok ne hikmetse.

Bir eylemi düşünmek mi yoksa gerçekleştirmek mi suç? Düşünmek suçsa teröristler niye serbest? Gerçekleştirmek suçsa ergenekoncum niye tutuklu?

Çifte standart böler bu güzelim toplumu.

Düşünmek taraf olmaktır. Bende bu konuda tarafım, ama bölücü değilim.

Bu gazetedeki ilk yazımda açıktan taraf olmamı yadırgamazsınız umarım. Saygılarımla.

Paylaş
Etiketler: açılımdarbedemokrasiergenekonpolitikaSiyasetterörist
Önceki Yazı

Erken Seçim Yakındır

Sonraki Yazı

Hristiyanlıkta Ekümenlik Birlik Meselesi

Vildan BİRKAN

Vildan BİRKAN

İlişkili Yazılar

Göz Gördü Gönül Katlanmadı
Hasan TANRIVERDİ

Farklı Ülkeler

30 Mayıs 2025
5k
Şeytana Güç Adem’e Kahırdan Verildi…
Zy YazarPortal ANONİM

Şeytana Güç Adem’e Kahırdan Verildi…

25 Ekim 2024
5k
Kadın ve Çocuk Cinayetleri Neden Durdurulamıyor?
Zy YazarPortal ANONİM

Kadın ve Çocuk Cinayetleri Neden Durdurulamıyor?

25 Eylül 2024
5k
Çocukların Dostu Kitaplardır
Edebiyat

Çocukların Dostu Kitaplardır

07 Eylül 2024
5k
Sonraki Yazı

Hristiyanlıkta Ekümenlik Birlik Meselesi

Yorumlar 15

  1. Halil DAĞ says:
    16 yıl önce

    “Yoksulluk, ağır geçim şartları Türkiye’de yaşayan tüm burjuva dışı insanları kapsarken Kürt toplumunu ajite ederek belirli haklardan yoksunmuşlar gibi ön plana çıkarmak Türk’lere haksızlık olmaz mı?”

    Açılımların düğüm noktası burası. Fırat’ın ötesindekiler kendi ağababalarınca sömürülürken suçlu devlet, berisindekiler senden benden daha zengin olurken ise devletin önlerine serdiği imkanlar için teşekkür yok.

    Kürt doğuda fakir batıda benden zengin.
    Demekki devlet onlara bana olduğundan daha cömert.
    O zaman Fırat’ın öbür tarafında kalanlar devleti değil kendi ağababalarını kurşunlamalılar.

    Bu arada hoşgeldiniz.

  2. Vildan BİRKAN says:
    16 yıl önce

    Doğru söylemişsiniz.Teşekkür ederim

  3. ahmet fidan says:
    16 yıl önce

    Hoş geldiniz Vildan Hanım.
    Tereddüdünüze mahal yoktur. Her görüşe ve düşünceye açık olabildiğince demokrat bir yayın çizgimiz bulunmaktadır.
    Taraflı da olsa, sağduyulu derin analizlerinizi bekliyoruz. Kolay gele.

  4. Fırat Durmaz says:
    16 yıl önce

    Ben suçu daima, doğulu vatandaşımızdan çok batıdaki duyarsız, kendini beğenmiş, burnundan kıl aldırmayan, kendisinin de topraktan yaratıldığını düşünmeyerek dünyayı ben yarattım havasında ortalıklarda dolaşarak komik duruma düşen tiplerin yaptığı sorumsuzluklarda ararım. Yüksek yaşam standartlarına sahip olduğunu bilerek, diğerlerini de kendi gibi görmek isteyen, görmediklerini toplumdan soyutlayarak muhalefet yaratmayı en iyi başaran kesimin hatası olarak nitelendiriyorum ben bu durumu. Olan ise ne yazık ki bahsetmiş olduğumuz bu insan profilinin değil, sizin bahsettiğiniz fabrikada çalışarak evine bir topan ekmek götürme derdinde olan batılı veya güneyli vatandaşın zarar görmesine neden olmuştur. Neden mi? Çünkü bu kendini beğenmiş tipler, işlerim yürüsün de gerisi beni ilgilendirmez havalarına büründüğü için, birşeylerin farkına varamamışlardır. Doğudaki insana iş imkanı sağlanmayarak, ki bunda devletimizde de suç vardır. O insanların buraya izlenen yanlış politikalar sonucunda kin ve nefret yüklü bir şekilde gelmeleri söz konusu olmuştur. Beraberinde gelişen olaylar, günlerce hatta aylarca konuşulacak kadar derin mevzulardır. Saygılar…

  5. Halil DAĞ says:
    16 yıl önce

    Halk açlık ya da yoksulluk içindeyken, AhMET Türk, Bucaklar, Sakıklar, Şey Sait’in ardılları ve adını burada sayamayacağım onlarca aile krallar gibi yaşıyorsa Kürtlerin dönüp kendi içine bakması lazım.
    Bir kere herşey devletten beklenmez.
    Biz niye beklemiyoruz.

    Önce kendi kapını süpürecek sonra komşuna çamur atacaksın.
    Bunda devletin kusurlarını sakladığım sonucu çıkmasın. Ama elektiriği, suyu devlet versin, karnımı devlet doyursun, onu devlet yapsın, bunu devlet yapsın, devlet yapmazsa kurşun sıkarım…
    Yok öyle yağma.

    Zaten bölge halkının herşeyi devletten bekleme alışkanlığı komünizmdeki “Tembellik Hakkı”na benziyor. Etliye sütlüye karışmayayım, devlet bana bakısn.
    İyi de be arkadaş, kanını emen, üzerinden geçinen aşiretleri ağaları defetmek için ne yaptın.
    Bugün mecliste akepelilerle beraber yüz civarında kürt var. bunlardan aşiret ağası olmayan kaç kişi var???

    Soruyu cevaplarsanız çözümü de bulursunuz.
    Yok daha da devlete sıkarım diyorsa kürtler artık biz de birileri de onlara sıkar.
    Çünkü Türkler, etnik olarak kendilerini hiç bir zaman ayrı bir yere koymadılar ama bu kadar hor görülmeyi de sanmam ki kaldırabilsinler.

    Kürtlere önerim, başlarındaki kemirgen ağalarını önce temizlesinler.
    Zaten çözüme de ulaşmış oacaklardır o zaman.

  6. Fırat Durmaz says:
    16 yıl önce

    Halil Bey de durumu gayet iyi anlatmış. Dediğimiz gibi işin bir de bu boyutu var. Fakat doğuda yolunda gitmeyen birtakım şeylerin, batıya nasıl yansıdığını anlatmak istedim ben yorumumda. Halil Bey de bunun yarattığı sonuçları belirtmiş. Ancak ben ne yazıkki bu kişilere sıkacak birini tanımıyorum. Bunu söyleme sebebim de tamamiyle bu konuları bildiğinizi düşündüğüm içindir. Bugüne gelinmesine sessiz kalan bir toplumun, bundan sonra daha da güçlenmiş, ekonomik vs yönlerden güçlenmiş bir terör oluşumunu bertaraf edebileceğini gerçekçi göremiyorum. Benim böyle görmememe sebep tamamiyle gördüğüm duyarsızlıklardan kaynaklanıyor. Masum Kürt vatandaşlarımızı ayrı tutuyoruz ya hani, bu masum vatandaşların arasına girerek gayrimeşru yollardan para kazanan terör yandaşları ne yazıkki hala mevcut. İnsanların iyi niyetinden faydalanarak bir çok sektörden teröre para aktarıyorlar. Ne yazıkki bunun önüne geçmek bir hayli zor. Bu görev ayrıca bizim değil istihbaratın görevidir…

  7. Halil DAĞ says:
    16 yıl önce

    Hani geçmişten beri bildiğimiz tekrarladığımız bir “BİZ” kavramı vardır. Biz hep bunu bildik. Kendini ya da başkasını ayırmadan kendini o “biz”in içinde gören herkesi kendimiz olarak kabul ettik.
    Bugünden sonra işin gidişatını Kürtlerin kendini o “biz” kavramının içinde görüp görmeyeceklerine bağlı.
    Yoksa kimseyi kimseden ayırmak kimsenin haddi değildir.

  8. SEAMİ SAYGIN says:
    16 yıl önce

    Kürt meselesi ele alınırken Fırat nehrinin birsınır olarak kabul edilmesi büyük bir yanlıştır. Fırat’ın doğusunda yer alan bazı illerde Kürtler sayı bakımından azınlık iken Fırat’ın batısında özellikle ege ve marmaradaki büyük şehirlerde Kürt nüfusunun yüzde elliden fazlası yaşamakatadır. Yani Fırat’ın doğusu ve batısı söyleminin gerçek hayatla bir ilgisini kurmak zorlamadır. Yanlıştır.
    Kürt meselesi ele alınırken inatla Zazalarında Kürt sayıması büyük bir yanlıştır. Zazalar Zazadır. Başkalarının zorlaması ile tekrarı ile Kürt yani Kırmanç olacak değillerdir.
    Şeyh Said Elazığ/Palu asıllı ve Zazadır. İsyanı da öyledir. Bucak aşireti de en ünlü Zaza aşiretlerindendir. Ebette Zaza olmak kimseyi yanlış yapmaktan alıkoymaz. Ama Zaza olanlar yanlışları sebebiyle eleştirilecekse bu dikkate alınarak yapılırsa daha anlamlı olur. Zazalarında Kürt sayılarak o çerçeve içinde ele alınmaları ve eleştirilmeleri külliyen yanlıştır. Bu konuda yazı yazan yorum yapanların daha duyarlı davranmaları umulur.

  9. Halil DAĞ says:
    16 yıl önce

    Fırat derken elbetteki Kürtler ile aramıza coğrafi bir sınır çizmiyoruz. Fırat’ın Doğusu kavramını ben sıklıkla kullanırım. Bunu doğusunda başkaları batısında başkaları yaşar anlamında değil de büyük kentlere göçememiş, genel olarak Anadolu Kırsalı’na hapsolmuş kalmış, orada kendilerini ezen hakim kültür (feodalite) dairesinden kurtulamamış insanları ifade etmek için kullanırım hep.
    Zaza vs. ayrımına gelince, bu konuda haklısınız, biraz teknik bir durum, detaylarını pek bilmiyorum. Ancak kimin Zaza yada Kırmanç olduğunu bilmesem de bakışım; devlete kurşun sıkan ve onu destekleyen manasında Kürtler ifadesini kullanıyorum. Yoksa anası babası Kürt olduğu için Kürt doğan birini Kürtler yada filanlar tanımının içine almayı kendi adıma doğru bulmuyorum.
    Çünkü Kürt olmak başkadır, Kürtlerden olmak başkadır.
    Karışık bir durum ama arzu ederseniz başka bir platdormda Kürt ve Kürtler arasındaki nüans farkına ilişkin fikir teatisinde bulunabiliriz.
    Maksat üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil.
    Selam ve Saygı ile…

  10. Hazal Seyitoğlu says:
    16 yıl önce

    Ergenekoncularla, PKK’yı karşılaştırmak/kıyaslamak armutla elmayı birbirine karıştırmak gibidir.
    Ergenekon durumu, tüm darbeleri, ihtilalleri, cuntayı ve dahada irdelersek, PKK’yı da bir şekilde doğuran yapıdır.
    PKK ile işbirliği, faili mechul cinayetler, Ergenekon soruşturması kapsamında TSK mensubu bazı muvazzaf subayların Kürt ağaları ile (o zengin olanlar var ya) kaçakçılıkta kurdukları bağlantılar aklınıza gelebilecek her türlü soru işareti son halkası Ergenekon olan yapının içindedir. PKK’nın gerçekleştirdiği TSK’nın yüz karası insanlarının (asker demeye dilim varmıyor)Aktütün, Dağlıca katliyamlarını PKK’ya yaptırdığı ya da bilgileri dahilinde olduğu bugün artık gün yüzüne çıkmıştır.

    Çözüm: Atatürk’ün dediği gibi, “Ordu millî iradenin tâbi ve hizmetçisi” olduğunu unutmamalıdır.

    Yalnız şu da bir gerçek, insanî, yasal, ahlakî tüm kavramlar tüm kurumlarda yerle teksan olmuştur ve TSK’yı da etkilemiştir. Askeri mahkeme bu sebeple kurulmutur. Kol, yen içinde kalamayacak şekilde kırılmıştır. Bir an önce temizlenmelidir. Ayrıca, yapılan her şeyden millet haberdar edilmelidir. Taraf gazetesinin pazar günü yayınladığı eki, bu anlamda ayrıca tebrik ediyorum. Fakat, içinde yaşadığımız tarih daha aydınlatıcı olarak halkla paylaşılmalıdır.
    Saygılarımı sunarım.

  11. Hazal Seyitoğlu says:
    16 yıl önce

    Ergenekon, yeni çıktı, PKK’da yıllardır var diyenlere: Ergenekon, 1960’tan bu yana darbelerden, nemalanan zihniyetin, son halkasının adıdır. Hatta bazıları bunu ittihat terakkiye bağlar ama o kadar uzatmayacağım.

  12. Halil DAĞ says:
    16 yıl önce

    Yok daha neler,
    İsterseniz biraz daha uzatalaım, Teşkilat-ı Mahsusa’yı da katalım işin içine… Mesela M. Akif Ersoy Ergenekon’un Afrika sorumlusuydu… Ne dersiniz? Yakıştı mı?
    Elma + Armut : Ben Ergenekoncuyum.
    Gücenmece yok, topladım bu çıktı.

  13. Vildan BİRKAN says:
    16 yıl önce

    Hazal hanım eleştiriniz için öncelikle teşekkür ederim.Yazımın başlığında hernekadar Ergenekon kelimesi kullanılmış ise de,anlaşılacağı üzere tek bir cümle içerisinde amacıda gayet açık bir şekilde belirtilmiştir. Ergenekon bünyesinde belirtiğiniz gibi insani davranışlardan yoksun kötü niyetli kişiler elbette vardır. Bu kapsamda tutuklu bulunan kişilerin isimlerini lütfen bir kez daha hatırlayınız. Çoğu yazınızda belirtiğiniz eylem ve kişilerle uzaktan yakından ilgisi bulunmamakla beraber hükümetin eylem ve söylemlerine karşı Atatürk’çü çağdaş ve demokrat çizgilerinden ödün vermemiş kişilerdir. Hatta bazıları darbeden bahsettiği için tutuklanmıştır. Suçlular vardır
    Tabiki cezalarınıda çekmelidirler. Ben bir eylemi düşünmenin mi yoksa gerçekleştirmenin mi suç olduğuna yanıt aradım. Anlaşılacağını zannetmiştim ama görüyorum ki yanılmışım. Hangisi suçsa uygulanan çifte standarttan bahsettim. Bence Ergenekon kapsamında adı geçen herkesi terör orgütüymüş gibi algılamakla siz kendinizle çelişmişsiniz. PKK ile Ergenekoncuları kıyaslamak öyle elmayla armut kıyaslamasına
    benzemez. Çok büyük bir algılama hatasıdır. Saygılarımla

  14. beril.dilsiz says:
    16 yıl önce

    Merhaba Vildan Hanım, daha ilk yazınızda renginizi belli etmeniz iddialı- biraz erken de olsa güzel. Çünkü herkesin bir rengi olmalı, korkusuzca kendisini-fikirlerini tarif ettiği. Umarım zaman içerisinde renginiz solmaz, daha da parlaklaşır.
    Aramıza hoşgeldiniz.
    Beril DİLSİZ

  15. Vildan BİRKAN says:
    16 yıl önce

    Teşekkür ederim Beril Hanım.Ben Çerkezim.Türk-Kürt ilişiklerinde hiçbir zaman bir Türk milliyetçisi kadar Türk’leri savunamam.Ama kendi gördüğüm ve yaşadığım olaylardan da yola çıkarak bu konuda taraf olduğumu açıkça belirttim.Ben anlamam akıntıya kürekten, o yüzden de yazımın erken yada iddialı olduğunu düşünmüyorum.

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap