Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Mustafa KÖSE

Uzaklarda Bir Sürgün Yeri: Fizan!

Mustafa KÖSE Yazar Mustafa KÖSE
14 Aralık 2008
Mustafa KÖSE
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mustafa KÖSE

TARİH BİLİNCİ

Namık Kemal, 1873’te Hanya vapuruyla Kıbrıs’a (Magosa ) sürgüne giderken kendisi ile kader birliği eden Nuri Bey’e,  ” Benim için telaş etmeyin, ben Magosa’ya gidiyorum.. Siz de elbette Akka’da kalmazsınız; Fizan’ı filan boylarsınız… ” diye not  bırakarak, esas korkulacak sürgün yerinin Fizan olduğunu  belirtmiştir.

Trablusgarp, eskiden beri hem siyasi suçlular, hem de merkezden uzaklaştırılmak istenen devlet görevlileri için bir sürgün yeriydi.  Ancak burası asıl ününü II. Abdulhamit zamanında edindi. Tahttan indirilme korkusunu bir saplantı haline getiren Sultan Abdülhamit, çareyi en tehlikeli düşmanlarını (Jön Türkleri)

zehirlerini saçamayacakları, saçsalar bile etkili olamayacakları en emniyetli yer olan “Fizan’a” sürmekte buldu.

Sürgün Abdülhamit’in en sık başvurduğu cezalandırma yöntemle- rinden biriydi. Aslında bunun amacı cezalandırmaktan öte tehlikeli gördüğü muhalifleri İstanbul’dan uzaklaştırmaktı. Jön Türk hareketini dağıtmak ve örgüt mensuplarını muhafaza etmekti. Öte taraftan kimilerine göre Abdülhamit’in hemen her zaman sürgün cezasına yetinmesine neden olan şey, ondaki “adalet” ve “merhamet” duygularıydı. Ona yakıştırılan “zalim”, “hak tanımaz”, “keyfi” ve  “nefsani” sıfatları tamamen uydurma, “Kızıl Sultan” yakıştırması ise tamamen Ermenilerin icat edip, bütün dünyaya yaydığı” bir lekeden ibaretti. …(1).   

Abdülhamit’in sürgün politakası, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin İstanbul’da dağıtılmasında başarılı olmuş, ancak çağdaş bir eğitim gören binlerce Türk gencini ülkenin ücra yerlerine  sürmesi, bunların siyasi etkinliklerini, örgütlenmelerini buralarda yaymalarına yada sürgünde bulundukları yerlerden kaçarak Avrupa’da ki Jön Türklerle birleşmelerine yol açmıştır.

ŞEREF  KURBANLARI

1896’da,  İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin planladığı başarısız bir darbe planı ortaya çıkarılmıştı. Söz konusu olayda plan, eyleme geçmeden bir gece önce cemiyet üyelerinden Nadir Bey’in boşboğazlığı yüzünden beklenmedik bir şekilde ortaya çıkmış, isimler ifşa olmuş ve komplocuların hepsi ayni gece birbiri ardına tutuklanmıştı. Teşkilat üyeleri çok ağır bir suçlamayla karşı karşıya bulunuyorlardı, çünkü söz konusu plan sadece padişahın hallini değil, gerekirse öldürülmesini de öngörüyordu. … Buna karşın Sultan Abdülhamit’in tepkisi, plana karşı örgüt mensuplarını sürgüne göndermekten ibaret kalmış, hatta planı uygulayacak olan İstanbul’daki 1. Fırka komutanı Kazım Paşa, rütbe indirimiyle İşkodra valiliğine atanarak basit bir cezayla kurtulmuştu.

Abdülhamit’in saltanatı boyunca giriştiği en büyük sürgün operasyonu, yukarda sözünü ettiğimiz darbe girişiminden bir yıl sonra, 1897’de gerçekleşti. Sultan söz konusu girişimden sonra, İttihat ve Terakki’nin toparlanmaya çalışan İstanbul örgütünü yakın takibe almıştı. Bu sırada aldığı bir ihbar, örgütü tamamen çökertmeye yönelik olarak büyük bir tutuklama operasyonuna girişmesine neden oldu. Bu operasyonda İttihat ve Terakki Cemiyeti ile ilgili görülen 324’ü öğrenci, toplam  630 kişi tutuklanarak hücrelere kondu. Bunlar muhtelif tarihlerde ve İstanbul’un çeşitli semtlerinde yakalanmış, ayrı ayrı hücrelerde yatırıldıktan sonra hepsi Taşkışla’da toplanmışlardı.

Taşkışla Divan-ı Harbi’nde yapılan yargılamalarında 78 kişi suçlu bulunarak sürgünle cezalandırıldı. Önemli bir kısmı Tıbbiye öğrencilerinden ve hekimlerden oluşan sürgün kafilesi, nereye gönderildiklerinden habersiz olarak, 8 Eylül 1897 tarihinde Şeref vapuruna bindirilerek yola çıkarıldı.  Kafiledekiler bindirildikleri vapurun adından dolayı ” Şeref Kurbanları ” adıyla Jön Türkler arasında  ” Abdülhamit zulmünün ” canlı bir kanıtı olarak efsaneleştiler.

Mahkumlar 15 Eylül 1897’de Trablusgarp’a indiklerinde, plan onların Fizan’ın merkezi olan Murzuk kazasına gönderilmesiydi. …  ..  Vali Namık Paşa’nın çabalarıyla çoğu Trablusgarpta alıkondu. Çeşitli görevlere atanarak kentten çıkmamak şartıyla serbest bırakıldılar. Trablus zaten öteden beri sürgün şehriydi. Buraya yollananların çoğu iş güç sahibi olmuşlardı. Yeni gelenlerde, mesleklerine göre devlet dairelerinde görevlendirildiler. Sürgünler, aralarında topladıkları parayla şehrin merkezinde bir kütüphane kurdular. Ardından Mekteb-i İrfan adı verilen, tüm hocaları sürgünlerden oluşan okul inşa edip, açtılar. 

Sürgünler burada siyasi faaliyetlerini sürdürmekten geri kalmıyorlardı.  İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin Trablusgarp’taki şubesi ( 7. şube ) yeni gelenlerle daha da güçlenmiş ve etkisini arttırmıştı. Ayrıca Örgüt mücadelesini Avrupa’da sürdürme kararında olanların kaçmalarına da yardım ediyordu. Gruplar halinde kaçıyorlardı. Mesala 4. firar Ferit, Yusuf Akçura ve Fazlı Beylerin ki idi. Bunu ilerleyen yıllarda diğerleri izledi. …   İlginç bir firar, 1908 yılında, iki kez ölüme hüküm giyen, sonra cezası ömür boyu kalebentliğe çevrilerek Fizan’a sürülen  Bahriye Zabiti Sami Bey’inkiydi.  Büyük Sahra çölünü ters yönden 6 ayda açlık ve susuzlukla mucize gibi aşıp, Gine Körfezi kıyılarına ulaşmıştı. “Çölgeçen”  soyadını alan Sami Bey oraya vardığında İstanbul’da çoktan Meşrutiyet  ilan  edilmişti. (1)

Daha sonraları ve günümüzde muhaliflerince bile olumlu icraatları, usta denge politikası takdir edilen II. Abdülhamit,  genç öğrencileri, subayları, aydınları ve başarılı bürokratlarını,  30 yılı aşkın hükümranlığı esnasında oluşturduğu, hafiye ve  jurnal teşkilatının, bahşiş almak için pek çok da alakasız yada sadece tanıdığı veye akrabası kişiler gibi delil ! sayarak,  gözaltına aldırdığı, tutuklattığı ve yaygın olarak sürgüne gönderdiği,  bilahire Jön Türk ve İttihat Terakki’nin yaygınlaşıp, güçlendiği, devamında iktidarının sonunu hazırladığı anlaşılabilmektedir. Tarihsel olaylarda geri dönüp şöyle olsa deme şansımız yoktur. Ancak ders alma şansımız vardır. Birbirini hiç tanımayanlar aynı örgüt üyesi olmaktan toplanmış, kurunun yanında yaş da yanmıştır.. Bu gibi olaylarda, sürgünlerde  haksız yere,  üstlerinin  ya da rakiplerinin çekememez- liklerinden iftiraya uğrayanlar olmuştur.  İşin ilginç yanı bu kişiler mazlum durumda olduklarından,  daha heyecanlı bir Örgütçü olup çıkabilmek- tedirler. İktidarlar yanlışları düzeltmeli, adaleti uygulamalıdır. Yoksa Fizan Örgüt’ün Okulu ve Kampı olur.. Olmuştur da..Tarihten ders alınmalı.!  Fizan’da çok çok uzak doğrusu…

NE DERSİNİZ, YENİ SÜRGÜNLER OLSUN MU ?

Yararlanılan kaynak :(1)ALTUN, Mehmet – Jön Türklerin Korkulu Sürgün Yeri: Fizan denen şu   yer!. TOPLUMSAL TARİH -s.24- 29 – Mayıs 2004

  FİZAN ÇÖLÜNDEN BİR RESİM ..

Paylaş
Etiketler: coğrafyadünyakültürtarih bilinci
Önceki Yazı

Fizan Neresidir ki!!?

Sonraki Yazı

Musa ve İsa, Size Yaranmak Zorunda mıyım?

Mustafa KÖSE

Mustafa KÖSE

AVAREYİM ..

İlişkili Yazılar

Mustafa KÖSE

Bayrağına Sahip Çık!!

30 Ekim 2009
5k
Mustafa KÖSE

Bekirağa Bölüğünden Kemal Bey

08 Ocak 2009
5k
Mustafa KÖSE

Bekirağa Bölüğünde’ki TEŞKİLAT

02 Ocak 2009
5k
Mustafa KÖSE

Neden Bekirağa Bölüğü?

29 Aralık 2008
5k
Sonraki Yazı

Musa ve İsa, Size Yaranmak Zorunda mıyım?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap